Cumhuriyet Dramı!
27 Ekim, 2012
Cumhuriyet Dramı!
Abidik gubidik twist twist
Lablab lubada…
Lafazanlar siyasi arenada…
Bireyi ötekileştiren, yalnızlaştırılan ve düşmanlaştırılan bir düşünce içinde ifadeye yer
vermeyen bir Türkiye!
Düşünce ve ifade özgürlüğünde gereken noktada mıyız?
Hayır…
Camdan duvarlar örülü etrafımızda!
Zaman olgusunu hızlı bir tüketim nesnesi gibi tüketiyor, hızlı yaşıyor ve hızlı ölüyoruz.
Her günümüz sil baştan. Yıpratıcı ve tansiyon yükseltici..
Zaman algısı değişti. Tıpkı ifadelerimiz ve düşüncelerimizin değiştirilmeye-yok
edilmeye çalışılarak yaratılmak istenen -munis vatandaşlar 2023 modeli!- gibi…
İfadeler gün aşımına uğruyor.
Özgürlükler güncelin tüketim mezesi oldu.
Demokrasinin ve de bireysel özgürlüklerin vazgeçilmez unsuru olan düşündüklerini
açıklama ve yayma hürriyetini, yani ifade özgürlüğünü, bir “turnusol kâğıdı” olarak
değerlendirir isek; Türkiye’de demokrasinin, kişi hak ve özgürlüklerinin ne kadar
önemsendiğini, en net bir şekilde, bu özgürlüklerle kurduğu ilişkilere bakarak
anlayabiliriz.
Türkiye toplumunun uzun yıllardır kanayan yarası olan ifade özgürlüğü, bu ülkenin
aydınlarını, sorunlara duyarlı vatandaşlarını, düşüncelerini açıkladıkları için
soruşturmalara uğrattı-uğratıyor. Haklarında bir dolu dava… Hatta hayatlarının
hapishanede geçiren ‘suçlu düşünce soyluları’…
Odalara zincirlenmiş düşünceler… Tehlikeli düşünceler!
Düşünceler ve düşünceleri ifade etmek, neden tehlikeli?
Batı toplumlarında daha sınırsız bir ifade özgürlüğü varken doğuya doğru
baktığımızda düşünceler odalara hapsedilmiştir.
İnsanoğlu birbirini vahşi, anarşist ve sapkın görür. Düşüncelere sınırlama getirir.
Düzene ve birbirlerine karşı şüpheli bakarlar. İnsan tabiatına güvensizlik, fikir
özgürlüğünü engellemiştir. Eğer insana inanç olsaydı, onun doğruluk süzgecine de
inanılırdı…
‘Cumhuriyet Dramı’ yaşanıyor!
Düşünceleri sınırlamak, kendi düzenlerini korumak adına toplumun huzur ve refahını
muhafaza etmek için kullandığı etkileme sanatı ile bol lafazanlı gruplar başrolde…
Yasaklara kurban kesiyorlar!
Ortak payda olan insani duygular bütünlük arz etmiyor. Devlet içinde, kitleler
kutuplaşıyor ve bu durumda düşünce özgürlüğü de sınırlanıyor.
Cumhuriyet üzerinden kutuplaşmalar keskinleşti.
Demokratikleşmeyi ezmeye çalışan otorite, ‘ötekilere’ bedel ödetiyor.
Ne için?
Demokratik Cumhuriyet’e karşı!
Oysa herkes serbestçe ifade edebilse düşüncelerini, bölünmeden
kutlasak ‘Bayramları!’…
Hoşgörü ve anlayıştan yana olsalar geriye kutuplaşma kalır mıydı?
Kimse abidik gubidik işlerle uğraşmazdı…
Cumhuriyet; fikren, ilmen ve bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar
ister.
89. yılında Cumhuriyet Bayramınızı Kutlarım.
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Ünlü Şarkıcı Şimal Herkesten Dua İstedi!
Uzun süredir meme kanseri tedavisi gören ve kanseri yenen ünlü şarkıcı Şimal Tebessüm Eden, yeniden hastaneye kaldırılmasının ardından sevenlerinden dua istedi. Ünlü şarkıcı, son halini p...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Felçte altın saatleri kaçırmayın
Felç belirtileri başladığında ilk 4,5 saat içinde acil tedavinin çok önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Derya Uludüz ‘‘Bu durumda dakikalar hatta saniyeler çok kıymetli. Hastanın en hızlı şekilde bir inme merkezine yönlendirilmesi gerekir’’ uyarısında bulundu.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.