Sana Ne?

Gergin tartışmalar ve alakasız polemikler!..

2023 projesi hedefli Türkiye’nin yüzüncü yıl vizyonu bu mudur?

Kürtaj – Sezaryen!..

Sağlık Bakanının açıklaması gereken konuların, Başbakanın dilinde işi ne?

Bireysel özgürlüklerden sana ne, bana ne!

Bebeğin gelecekteki sağlığı ve toplum sağlığı açısından tabii ki devlet kural koyabilir!..

“Uludereyide işin içine katmadan!”

Ancak, kuralları koyarken sürecide doğru belirlemek ve uygulamak lazım…

Nerde ne konuşacağını, ne konuşmayacağını bilmek gibi…

Erkekler biliyor musunuz;

Annelik süreci gebelikle başlıyor ve süreçte biz kadınlar; isteyerek veya istemeyerek hamile kalıyoruz ve her zaman tasası bize düşüyor!

Sizlerin rolü belli!...

Kaç kadın gebe kalma sürecini doğru planlıyor?

Kaç kadın isteyerek veya istemeyerek gebe kalıyor?

Bu kadınların bedensel sorumluğu ve sorunu kaçınızı ilgilendiriyor?

Sizi mi, bizi mi bağlıyor… Bir düşünün bakalım.

Nereden bakıyorsunuz bize?

Kadınım ve doğurgan isem!

Her an hamile kalabilirim!

İsteyerek veya istemeyerek…

Hayatın her türlü hali neticesinde biz kadınlar istenmeyen gebeliklerimize son vermek isteyebiliriz. Ve bu istenmeyen gebelik duygularımız içinde, gebeliğe son vermek için neleri göze alabileceğimizi, ne ilkel şartlarda, kendimize ne ilkel kötülükler yapabileceğimizi siz erkekler aslında iyi biliyorsunuz!..

İşinize gelmiyor!

Çaresizliğe düşen kadının bu düzende yaşadığı iğrenç tecrübelerine karşın, nasıl bir çözüm üreteceği, hayata tutunmak adına ne mücadeleler vereceğini anlamak için “Kadın olmalısınız!”

Karşıdan konuşmakla olmaz!

Anlayamazsınız bizi…

Hastanede reddedilen kadının, çözüme ulaşmak adına her yolu denediğini medya haberlerinde çok sık okumuş ve görmüş olmanız lazım!

18 yaşından küçük kız çocuklarının istemeden hamile kalması sonucunda doğmak zorunda bırakılan istenmeyen “günah çocuklarının” bu ülkeye ne faydası olabilir?

Sezaryen, ücretinden dolayı fırsatçılık yapanlar var ise, yapanları bulun, cezasını verin!..

 “Doğum kontrolü politikalarınızın” uludere ile ilişkisi nedir? Anlayamadım gitti!

Bu tartışma neden?

Bedenimizin derdi – sizi mi gerdi!

Kıssadan hisse hikâyemi paylaşmak istiyorum;

Üniversite 3.sınıfta ilk çocuğuma hamile kaldım. Planlı bir gebelik olmadı. Çünkü kimse eşimi ve beni bu süreci doğru kullanmamız konusunda bilgilendirmemişti. Plansız oldu ancak bebeğimizi doğuracaktım! Doğum süreci konusunda dersimi çalışmaya başladım… Kızımın doğum sürecine 3 hafta öncesinde erkenden girdim. Sancılar henüz gelmemişti ve doğum anı yoktu! Suni sancı ile doğuma hazırlayan Doktor, doğumhanede sürekli beni kontrole aldı. Zaman bebeğin aleyhine döndüğü için artık doğum gerçekleşmeliydi. Sancılar çok kısa ve yetersizdi. Doktor karnıma bastırıyor ve zorluyordu. Baktım bu iş doktora bırakılacak iş değil. Uzun beklemelerden sonra, Doktor forseps kullanacağını söyledi. Forseps bebeğin biran önce doğurtulması maksadı ile kullanılan alettir. Forsepsin bebeğime doğum esnasında zarar verebileceğini biliyordum. Sıkıntı olduğunu bildiğim için de kendimi bırakmadım. Doktorun sözlerini dikkatle dinledim. Doktora “forseps istemiyorum, doğumu ben gerçekleştireceğim” dedim… Bebeğim zarar görmemeliydi! Tüm konsantrasyonumu bedenime odakladım kendi mücadelemle ha gayret diyerek, kızımı dünyaya getirdim. Her şey normaldi artık!..

Başıma gelecekleri az çok biliyordum. Hiçbir şey benim için tesadüf olamazdı. Doktorla sürekli konuşarak ne yapmam gerektiğini öğrenmiştim.

Bunu neden anlattım?

Benim gibi kaç kadın böyle bir riski atlatabilir?

Benim gibi kaç kadın bedenini tanıyor?

Benim gibi kaç kadın önceden hayata hazırlanmış?

Türkiye’de genç kızlarımızı potansiyel anne adayı olarak kabul edecek olur isek, bu kızlarımızı kadınlık, gebelik ve doğum sürecine hazırlıyor muyuz? Hayır!

Türkiye’de kürtaj uygulamasının zaten serbestîsi yoktur. Ceninin belli bir haftadan sonra alınması konusunda legal yollar kürtaja müsaade etmiyor olsa da illegal yollardan kürtaj yapanlar yok mu? Var!

Gelecek on yılın oy tabanının yükseltme stratejinizi “öfke sanatı” ile taraftara mı dönüştürmek istiyorsunuz?

Bence siz oy toplamak için ne yapın biliyor musunuz?

Anne adayı olan bütün genç kızlarımıza ergenliğe giriş sürecinden itibaren eğitim vermek gerekiyor. Kadınlık sürecini, başlarına neler geleceğini ve bunlardan nasıl korunacaklarını anlatarak bilinçlenmelerine yardımcı olabilirsiniz.

Nasıl yapacağınız konusunda size rehber olabilirim...

Gidişat iyi olursa, akıbette iyi olacaktır…

Ne kürtaja, nede sezaryen müdahalesine gerek kalacaktır.

Siz normal şartları sunarsanız her şey normalleşecektir! Anlatabildi mi?

Yoksa bu istenmeyen şartlarda doğacak bütün çocukların babası siz mi olacaksınız, hepsine siz mi bakacaksınız?

"Ya da benim bedenime karışmayacaksınız!.."