Taksiciler Tarzan mı?
07 Nisan, 2012Hizmet katili sürücüler…
Bu başlıkla taksi hizmeti veren sürücülerin tepkisini çekebilirim.
Bu başlıkla taksicilerin ilgili derneklerinin, odalarının, yönetimlerinin dikkatini de çekebilirim!
Hatta rahatsızlık vermiş olabilirim.
Belki de mesleklerinin niteliği ve gelişimi açısından, kendilerine bir ayna tutabilirim!
Meslek kriterleri diyoruz!
Hele ki hizmet sektörü gibi birebir iletişime dayalı çalışma alanlarında çalışanların durumu oldukça vahim.
Kıssadan hisse hikâyelerim;
1. etap; Taksi durağından araç göndermelerini istedim. Taksi geldi! Aracın içi kötü kokuyor ve oldukça pisti. Boş ver Aydan dedim sabah sabah enerjini düşürme. Sürücü yataktan kalkmış saç sakal birbirine karışmış, oturmuş direksiyon başına… Dersiniz ki bu adam Tarzan mı? Midem bulana bulana hizmet mi aldım, kendime eziyet edilmesini mi sağladım, bilemiyorum!
2. etap; Birkaç gün sonra yine taksicilere işim düştü. Taksi durağını aradım ve temiz bir taksi göndermelerini özellikle rica ettim. Tarzan için bir şey diyemedim. Onu ilk ve son örnektir diye düşünmüştüm!
Taksi geldi. Biraz daha temiz görünse de ancak bizim Tarzan değişmemiş!
Sürücüler farklı olsa da ancak hepsi Tarzan kıvamında…
Bakımsız ve özensiz bir hizmet bilinci ile işlerini yaptıklarını sanıyorlar!
Yaşadıklarımdan sonra taksi sürücülerine daha çok dikkat etmeye başladım.
Taksi sürücülerinin bir denetimsizlik içinde iş yaptıklarını gördüm.
Haldır huldur bir sürüş içinde yolların kralı benim tavrıyla hareket edenler mi!
Özensiz, bakımsız bir halde meslek kalitesini düşürenler mi!
Özellikle çok yaşlı sürücülerin olduğunu tespit ettim.
Kırmızı ışıkta geçenler, seyir halinde cep telefonu ile konuşanlar, emniyet kemeri kullanmayanlar, kornayı ellerinden hiç düşürmeyenler, kafalarına estiği gibi küt diye sağa – sola geçenler, yol boylarında duranlar ve park edenlerle karşılaşmak mümkün...
Avrupa’da hizmet sektörü çok önemli! Taksi sürücüleri makam şoförü gibi… Temiz ve bakımlı. Müşteriye güven veriyorlar!
Bu kadar zor mu, bizlerin temiz, bakımlı ve güvenli hizmet alması!
Gelelim konunun özüne…
Sürekli AB, AB kriterleri diyoruz ya!
Ab kriterleri taksicilere uğramadı mı?
Meslek eğitimi ne durumda?
Kim taksici, kim değil?
Direksiyon başında olan taksi sürücülerinin hepsinin çalışma ruhsatnamesi var mı?
Kayıt dışı çalışmalar önlenemiyor mu?
Ehliyeti olan taksici mi?
Müşterilerin daha rahat ve güvenilir şekilde seyahat etmeleri için direksiyon başına gerçekten işin erbabının geçmesi gerekmiyor mu?
Taksicilik mesleğini seçenlerin çalışma ruhsatnamesi var mı?
Vatandaş ‘Taksici Rezaleti’ yaşamak zorunda mı?
İlkyardım ve acil müdahale eğitimleri var mı?
Sürücüler yerleşim bölgeleri konusunda yeterli derecede bilgi sahibi mi?
Şoförlük mesleğini geçim kaynağı olarak seçmiş olan ve bu mesleği sürekli icra eden taksici, minibüsçü, servis aracı işletmecisi, otobüsçü, kamyonetçi ve kamyoncu esnafı ile bu araçlarda şoförlük yapan kişilerin mesleklerini yetkin bir meslek erbabı olarak, daha güvenli, konforlu, ekonomik, çevreye en az zarar verecek şekilde ifa etmeleri, halkla ilişkilerini geliştirmeleri, dolayısıyla trafik kazalarının azaltılmasında en üst seviyede katkılarının sağlanması amacıyla “Şoförlük Meslek Standartlarının’’ belirlenmesi, belirlenecek standartların gerektirdiği eğitimlerin verilmesi, sınavlarının yapılması ve hak edenlere sertifikalarının verilmesi konusunu Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu bu şekilde açıklıyor…
Açıklıyor da, açıklamak yetmiyor! Görünen o ki, herkes kafasına göre iş tutturmuş, gidiyor.
Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu, Taksiciler Esnaf Odaları, Denekleri vb. diğer ilgili sivil toplum örgütlerinin taksiciliği gerçekten meslek olarak seçenlerin direksiyon başında olmalarını sağlayacak denetim iradesinin göstermesi gerekmiyor mu?
"Şu başıboşluktan bir kurtarsanız mesleği de, Tarzanlarla uğraşmasak!"
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Hayal Köseoğlu meslektaşlarına seslendi: Seks kasediniz varsa...
'Hudutsuz Sevda' isimli dizide 'Damla' karakterini canlandıran oyuncu Hayal Köseoğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması sonrası yaşananlara sessiz kalan meslektaşlarına seslendi...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Yemekle mutlu oluyorsanız dikkat!
Yeme bağımlılığının fiziksel ve psikolojik etkileri hakkında bilinçli olunması gerektiğine işaret eden Diyetisyen Şevval Işıklı, “Yeme bağımlılığı, tıpkı diğer bağımlılık türlerinde olduğu gibi kişinin hem fiziksel sağlığı üzerinde ciddi etkiler oluşturabilir hem de bireyin yaşam kalitesini düşürebilir. Profesyonel yardım gerektirebilir” dedi.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.