Yukarı
4

Aydan Tuncayengin

Biz kıyak, siz ne ayak?

25 Mayıs, 2013

   İnsan aklının nereye nasıl doğru ilerlediğin görmek için tarihin sosyolojik ve felsefi koridorlarında biraz gezinmek gerekiyor. Çünkü her dönem kendi dinamikleri içerisinde hareket ediyor. Akıl ile mantık, vicdan ile kalp arasındaki hiyerarşik yapı zamanla bu dinamiklerden çok etkilendi.

   İnsanoğlu aklıyla her şeyi bulabildi mi? Keşfedebildi mi?

   Akıl her şeye yetti mi?

   Belli ki yetmemiş!

   Birden, bizler ve sizler olduk!

    "Biz" ile "istemiyoruz" arası keyfe göre doldurularak idare edilmeye çalışılan memleket işleri.

   “Siz istiyorsunuz” diye, bizlerin tabi olacağı kurallar ve yasaklar!

   Siz istiyorsunuz diye kadınlar üçer beşer çocuk doğuracak, siz istiyorsunuz diye kendi bedenleri üzerinde zerre söz hakları olmayacak, istenmeyen gebeliklerine makul sınırları içinde son veremeyecekler, tecavüze uğrayıp hamile kalsalar bile doğuracaklar, istedikleri gibi doğuramayacaklar? Neden? Çünkü “siz” böyle istiyorsunuz… Bu kıyak kafa işi Reyhanlı'yı arada kaynatmak için ortaya çıktı. Roboski zamanlarında da kürtaj çıkmıştı…

   Başka?

   El kadar çocuklar okula başlayacak, güya seçmeli ama illa ki zorunlu Kuran din iman hadis, efendimizin derslerini alacaklar. Kız çocukları daha yolun başındayken evlere tıkılacak, küçük yaşlarında evlendirilecekler! Mecburen çünkü üçer beşer çocuk yapma meselesi var ya!

   Dinine sahip çıkan nesil istiyordunuz değil mi? Tek din tek dil tek tek bir şeyler daha istiyordunuz. Şimdi de kafası kıyak nesil istemiyorsunuz. 

   Sizin tebanız olmayı ret edenler, size biat etmeyi ret edenler yani bizler, ötekiler!

   Demokrasi böyle bir şey değil! Demokrasilerde "biz istemiyoruz" diye bir şey yok. İleri demokrasiyi savunurken geri kalmak neden?

   O zaman bu nasıl bir kafa? Kıyak halde iktidar kafası! 

21.yy. bireyin öne çıktığı, bireysel özgürlüklerin, bireysel hakların kazanıldığı; kadın, çocuk, yaslı, özürlü, hayvan haklarının savunulduğu bir zaman dilimi. 21. yy. ayni zamanda yasam biçimlerinin karpuz gibi ikiye yarıldığı bir dönem.

   Bizler ve sizler olarak…

   Benimki de sonuçta bi kafa işte. Atıyor bazen…

   Ötekileştirici yasaklarla “ayık nesil” ile “uyanık, diri, bilgi ile mücehhez bir nesil” arasında yaratılan fark arasına sıkıştık kaldık.

   Islah ediliyoruz!

   Mütedeyyin kesimin yüreğine su serpildi… Nesil dizaynı yapılıyor.

   Kafası kıyak ne demek? Benim bildiğim Kıyak emeklilik, vekillere yapılan kıyaklar  ya da banka hesaplarının kıyaklığı arasında bir ilişki söz konusu mu?

   Bu deyim bilindik bir deyim. Evet!

   Keza Başbakan’ın bilmediği çok fazla şey var.

   Kafa kıyaklığı; haksızlık karşısında susmaktır. Haksızlık karşısında susanın kafası kıyaktır…

   AB de alkollü içkilerde vergi oranı %15 geçmez iken Türkiye vergi oranı %55-65 aralığında… Bu mantıkla hareket ettiğimizde AB ülkelerinin gençleri kafa kıyak dolaşıyor. Oysa bizdeki vergi yüksekliği nedeniyle gençlerin zaten kafa kıyak dolaşması imkânsız… Demek ki son getirilen yasakların asıl gayesi gençlerin kıyak kafa dolaşmasını engellemek falan değil. Yeni yasanın çıkarılmasındaki amaç çok önceden kafalarına koydukları ideolojik amaçlarını gerçekleştirmek… İnsanlarımızın özgürce davranma, istediği şekilde yaşama hakkını elinden alarak, AKP’nin istediği şekilde yaşam tarzını zorunlu olarak kabul ettirmek…

   Benimki de sonuçta bi kafa işte. Atıyor bazen…



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Gülseren Ceylan, Mehmet Ali Erbil'e yaklaşamayacak

Mehmet Ali Erbil'in eski sevgilisi Gülseren Ceylan hakkında açtığı davada karar çıktı. Ceylan bir ay boyunca Mehmet Ali Erbil'e yaklaşamayacak. Yasa dışı bahis davasında hakkında 10 ay ha...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Felçte altın saatleri kaçırmayın

Felç belirtileri başladığında ilk 4,5 saat içinde acil tedavinin çok önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Derya Uludüz ‘‘Bu durumda dakikalar hatta saniyeler çok kıymetli. Hastanın en hızlı şekilde bir inme merkezine yönlendirilmesi gerekir’’ uyarısında bulundu.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR