Dünyanın 5 Kabadayısı!
25 Ekim, 2014BM ve küresel adalet…
Uluslararası sistem maalesef, güçlünün borusunun öttüğü sistemdir. Küresel ölçekteki hukuk, evrensel değerler, şeffaflık, insanca yaşamak, doğaya saygı, devletin hesap verebilirliği taleplerine karşı bu vicdansız sistem devam edip, gidiyor.
Dünya düzeni İkinci Dünya Savaşı sonrasında onun aynası olan Birleşmiş Milletlerle şekillendi!
Dünya barışını korumak için II. Dünya Savaşı sonrası kurulan Birleşmiş Milletlerin günümüzdeki işlevi ve üye yapısı özellikle “5 daimi üye temsilcisinin veto hakkı” günümüz dünyasındaki uluslararası sorunların çözümü noktasında tartışmaları da beraberinde getiriyor.
New York'ta Birleşmiş Milletler'deki karar mekanizmasının demokratikleştirilmesi amacıyla Genç Siviller'in 2013’te Birleşmiş Milletler sisteminin değişmesi için ''Dünya Beş’ten Büyüktür'' kampanyası başlattı.
http://www.biggerthanfive.com
https://www.youtube.com/watch?v=131C9lcsWZ4
BM Güvenlik Konseyi’ndeki beşli veto hakkının reforme edilmesi ve karar mekanizmasının demokratikleştirilmesi talebiyle başlatılan kampanya, sadece kendilerinde bulunan veto etme hakkıyla diğer dünya devletlerinin kaderleriyle oynayan bu 5 daimi üyenin diğer dünya ülkelerinin toplamından daha büyük ve daha güçlü olmadığını ve diğer devletlerin de örgütlenmesi gerektiğini anlatmayı amaç edinmiştir.
Birleşmiş Milletler Örgütü (BM), 24 Ekim 1945′te, dünya barışını, güvenliğini korumak ve uluslar arasında ekonomik, toplumsal ve kültürel bir iş birliği oluşturmak için kurulmuş uluslararası bir örgüttür. Birleşmiş Milletler kendini tanımlarken “adalet ve güvenliği, ekonomik kalkınma ve sosyal eşitliği uluslararasında tüm ülkelere sağlamayı amaç edinmiş küresel bir kuruluş” ifadelerini kullanmaktadır.
Örgütün, kurulduğu yıllarda 51 olan üye sayısı son katılımlardan sonra 193′e ulaşmıştır.
Örgüt, Genel Kurul, Güvenlik Konseyi, Ekonomik ve Sosyal Konsey, Yönetim Konseyi, Genel Sekreterlik ve Uluslararası Adalet Divanı birimlerinden oluşmaktadır. Örgütteki en üst mercii Genel Sekreterlik merciidir.
Birleşmiş Milletlerin en çok eleştirildiği konu Güvenlik Konseyidir…
Görevi, Birleşmiş Milletler’in, üye ülkeler arasında güvenliği ve barışı korumak olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 5’i daimi olmak üzere 15 üye ülkeden oluşmaktadır. ABD, Rusya, Çin Halk Cumhuriyeti, Birleşik Krallık ve Fransa, konseyin daimi üyesidir. Güvenlik Konseyi örgütün en güçlü organıdır.
Güvenlik Konseyi neden en güçlü organdır?
Örgütün diğer organları sadece tavsiye kararı alabilirken, Güvenlik Konseyi’nin kararları, tüm üye ülkeler açısından bağlayıcılı niteliktedir. Bu yapı, Güvenlik Konseyini Birleşmiş Milletler Örgütünün en güçlü organı olmasını sağlamaktadır. Güvenlik Konseyinin karar alabilmesi için 9/15 oranı gerekli olup, daimi üyelerden herhangi birisinin aksi yönde oy kullanmaması gereklidir. Daimi üyelerin veto hakları, BM’nin bu kurumunu tam anlamıyla demokratik bir kurum olmaktan çıkarmaktadır.
BM Genel Kurulu’na üye gönderen ülkelerin hükümetlerinin tüm yurttaşlarını temsil ettiği de söylenemez. En fazla kendilerine oy veren seçmenlerinin temsiline söz hakları var. Dahası, BM Genel Kurulu’nun üçte ikisini demokrasi özürlü ülkeler oluştururken bunlardan 77’sinde demokratik ve şeffaf seçimler bile yapılmıyor.
Güçlü Devletleri elinde tutan yapının atadığı diplomat delegelerden oluşuyor. Küresel sivil toplumun, sivil toplum organizasyonlarının neredeyse hiçbir söz hakkı yok.
Daimi üyelerin veto hakkı nedeniyle Birleşmiş Milletlerin çalışamaz bir hale gelmiştir.
Birleşmiş Milletlerin bu yapısında reform şarttır!
Üye ülkelerin sorunlarını görmezden gelen sistem sonucunda sorunlar, Birleşmiş Milletlerin gündemine değil de bölgesel birliklerin gündemi olur…
Bu durum bölgesel örgütlerin güçlenmesini sağlar ve bir süre sonra Birleşmiş Milletler sistem içinde etkinliğini kaybederek, ASEAN, Şanghay İşbirliği, Afrika Birliği, Pasifik İşbirliği Girişimi gibi veya yeni kurulacak başka örgütler gibi yapıların bölgesel anlamda güçlenmesinin de önünü açmış olur.
Dünya barışını korumak ve kollamak için kurulan Birleşmiş Milletler, dünyanın neresinde olursa olsun yaşanan zulüm ve insanlık dışı olaylara sessiz kalıyorsa, veto kararlarında bir kabadayı tavrıyla dünyaya hükmediyorsa unutmasın ki; “Dünya 5’ten büyüktür!”
Birleşmiş Milletlerin amacı; gerçekten adil ve demokratik bir temsilse bunu sağlayabilecek en makul alternatif, ülkelere göre de değil, nüfuslarına göre ayrılmış bölgelerde demokratik bir seçimle üyeleri belirlenecek bir “Dünya Parlamentosu” yapısına sahip olmalıdır.
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Gülseren Budayıcıoğlu'ndan 'Kral Kaybederse' itirafı
Star TV’nin çok izlenen dizisi Kral Kaybederse, ikinci sezon onayını alarak yoluna devam etmeye hazırlanırken, dizinin uyarlandığı kitabın yazarı Gülseren Budayıcıoğlu’ndan çarpıcı bir aç...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Her 5 çocuktan biri büyüyemiyor!
Türk Pediatri Kongresi, bu yıl 60. kez pediatri camiasını bir araya getirdi. 2 binden fazla çocuk hekiminin katıldığı kongrede, farklı başlıklardaki oturumlarda 300’ün üzerinde konuşmacı ve başkan görev alarak kongreye doğrudan destek verdi.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.