CHP'nin 'Önseçim'i...

   Cumhuriyet Halk Partisi merkez yönetimi önseçim kararını aldı. Önseçim kararı bekleyen birçok milletvekili aday adayı ve partili özellikle İzmir'de kullanılacak olan ilk sıralardaki 6 kontenjan adaylığı nedeniyle önseçime hazırlananların çok mutlu olduklarını söylemek imkansız.

   Bu durumu açıkça söylemeye çekinenler de var. Nedeni de yarışa girerken CHP merkez yönetiminin aldığı bu hakkaniyetsiz karara karşı çıkıp antipati toplamak istemiyorlar.

   Gelin bir durum analizi yapalım.

   CHP'nin geçen seçimlerdeki performansına bakıldığında iki bölgede toplam 12 milletvekili çıkarabileceği hesaplanıyor. Şayet adayların tümü önseçimle belirlenseydi İzmir'deki bu performansın kesin artacağına inanlar da az değil. Ancak, Genel Başkan'ın özellikle istediği isimleri büyük kentlerde değerlendirme sevdası CHP'deki bu demokratik kararın "Topal" çıkmasına sebep oldu.

   Şimdi daha net bir değerlendirme yapalım. Genel Başkan adına kontenjanı biz kullanalım.

   Mesela diyelim ki; İzmir birinci bölge birinci sıra kadın aday Nazlı Ilıcak. Üçüncü sıra Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu. Beşinci sıra ise İzmir'den sandıktan çıkamayan bir kahraman olsun.

   İzmir İkinci bölgede ise birinci sıraya kadın aday konulacak ya onu da Güldal Mumcu olarak varsayalım. Üçüncü sıraya da Rıza Türmen, beşinci sıraya da Aşkın Türeli'yi koyalım.

   Bu listeye daha Genel Başkan'ın önem verdiği iki ismi de koymadık. Bunlardan Erdal Aksünger ve Aytun Çıray.

   Peki Aziz Kocaoğlu'nun kontenjanları ne olacak. Alaattin Yüksel, Hülya Güven, Oğuz Oyan, Mustafa Moroğlu..

   Bir de neresi İzmirliyse bilmiyorum umut veren politikacı diye sunulan PM üyesi Elfin Tataroğlu. Ya Nazik Işık ne olacak.  Uğur Dündar, Mustafa Balbay, Enis Berberoğlu, Atilla Sertel'i de daha listeye koymadık.

   Kıyametin ayak sesleri

   CHP için kıyametin ayak seslerinin geldiğini görür gibiyim. Çok ağır bir ifade kullanmak istemiyorum ama CHP yönetiminin ön seçimi bu yönetimin son seçimi olabilir. 

   Son yerel seçimlerde sol ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bazı belediye başkan adaylarını Aziz Kocaoğlu sayesinde listelere koyan Genel Başkan ve iradesi yaşanan kayıpları sahiplenmekte güçlük çektiler. Ardından milyonlarca CHP'linin sandığa gitmediği bir Cumhurbaşkanlığı seçimini seçmene dayattılar. Şimdi ise yarım yamalak bir parti içi demokrasi ile halkın karşısına çıkmaya hazırlanılıyor.

   Ben bu noktada HDP'nin parti olarak seçime girme kararına dikkat çekmek istiyorum. HDP'nin büyük kentlerde sol ve sosyalist seçmene yakın gelebilecek adımlar atması kaçınılmaz. Aziz Nesin'in oğlunun Antalya'da adaylık hazırlığı ve açıklamalarını okumayanlar varsa bir zahmet bulup okusunlar.

   İzmir'e bir HDP'li Sırrı Süreyya Önder'in aday gösterileceğini söyledi. Ben daha ileri bir adım atıp, CHP içerisinde zihnen kopukluk yaşayanlar ve özellikle gençleri etkileyecek bazı aydınların, önemli isimlerin ve gezi sürecinde halkla kaynaşan popüler isimlerin aday gösterildiği bir HDP'nin CHP'yi İzmir'de yaralayabileceğini söylemek istiyorum.

   Örneğin CHP içerisinde adaylık mücadelesi verecek olan Osman Özgüven. CHP içerisinde sola inanan tüm seçmenin kalbinde olan bir isim.

   HDP'nin aday gösterilmeyen bir Osman Özgüven'i liste başı yaptığını bir düşünün. Yerel seçimde CHP üst yönetiminin kesin aday göstereceği imalarına karşın aday yapılmadı ve kendisi partisinin bu kararına karşı sesini çıkarmadı. Onun bu davranışı parti tabanında büyük karşılık buldu. Ancak, ilelebet bunu yapacağını düşünmek yanılgı olabilir...

   Not 1: CHP'den aday adayı olan ve yaptığı fütursuzca harcamalarla dikkatleri üzerine çeken bir zat-ı muhteremin, yanında çalıştırdığı insanları "bunlar benim köpeklerim" diye tanıttığı konuşuluyor. Böylesine bir çirkin davranışı sergileyen birinin kazara CHP'den Milletvekili olabileceğini düşünemiyorum.

   Not 2: Vahşice bir cinayete kurban giden Özgecan Aslan'a yapılan alçaklık günlerdir kamuoyunun gündeminde. İktidardan ziyade halk bu olaya sahip çıktı. Bu kez son olsun demek istiyorum ama kadına eşya anlayışıyla bakan AKP ve benzeri zihniyetten hiçbir umudum yok...