
Geleceğe Önemli Miras
Gazeteci Yazar Nurten Ertul, belgesel bir teknikle kaleme aldığı son romanı Miras’ta, yakın tarihimizin varlık vergisi, 6-7 Eylül, Kıbrıs Barış Hareketi gibi en sancılı konuları zarif bir kurguyla gözler önüne seriyor …
Cumhuriyetin ilanı ve ardından imzaladığımız Lozan Anlaşması’yla birlikte ülkemizde azınlık kavramına giren Rum, Ermeni, Levanten, Süryani ve Musevi vatandaşlarımızın yaşadıkları kent her zaman İstanbul oldu. Bu yüzyılda azınlık kabul edilenlerin yaşadıkları özlemler, hayal kırıklıkları, kayıplar, savrulmalar, bireysel tükenişler İstanbul sokaklarında her zaman yaşandı. Zaman zaman gölge oldu, ruhları sokaklarda, binalarda birbirinin peşi sıra yeni İstanbulluları takip etti.
Gazeteci Yazar Nurten Ertul, Lozan Anlaşmasıyla birlikte İstanbul’da yaşamaktan başka önlerinde seçenek kalmayan bu kitlenin, günlük hayatlarını Miras’ta anlattı. Gözlük Yayınları tarafından basılan romanda İstanbul’un ana mekân seçilmesinde, tarih boyunca çok renkli ve çok kültürlü bir kent olması önemli etken. Rumların dışında aralarında Musevi, Ermeni, Süryani, Levanten gibi gayrimüslimlerden oluşan bir kitlenin arasında geçiyor roman.
Kurulduğu günden bu yana çok farklı kültürlere ve inançlara kucak açan kent Miras’ının ziyan ettiği hayatların sıkıntılı ruhları şeklinde oluşturulan romanın konusu ise kısaca şöyle:
MİRASIN İÇİNDEKİ SAVRULMALAR…
Roman, İstanbullu köklü bir aileye mensup Nilüfer ile Rum asıllı Ortodoks Kosta’nın mantık üzerine kurulu ilişkileriyle başlıyor. Ardından aynı kültürden gelmelerine rağmen farklı dini inançlara mensup ailelerin çocukları olarak, birbirlerine yabancılaşarak ilişkilerini bitirme noktasına getiriyorlar.
Başlangıçta gençlerin karşılıklı maddi ve manevi beklentilerle, cinsel arzular üzerine kurdukları evlilikleri zamanla çok farklı bir noktaya kayıyor.
Güzel bir genç kadınla, yakışıklı ve başarılı bir erkeğin evliliğinin en önemli çıkmazını Cumhuriyet tarihimizin azınlık politikaları belirlemeye başlıyor.
Nilüfer Yıldız ile Kosta Apostal’ın dünyanın her metropolünde olduğu gibi mutlu başlayan ilişkileri, İstanbul’da kent Miras’ının ziyan ettiği hayatların ortaya çıkmasıyla kabusa dönüşüyor.
Osmanlı sarayında hizmetkârlık yapmış bir aileden gelen İstanbullu Nilüfer, evlenmeye karar verdiği Kosta’yla birlikte daha önce hiç dikkat etmemesine rağmen siyasi tarihimizin içinde savrulmaya başlıyor. Bu savrulmalarda pek çok unsur etkili oluyor:
Örneğin: Nilüfer ve ailesi 12 Eylül ihtilaliyle birlikte ilk ciddi varlık sınavını veriyor ve kaybeden tarafta yer alıyor. Ardından ailenin hayatında, geçmiş hiç unutulmayan sürekli canlı tutulan bir noktaya dönüşüyor.
Kosta’yla Nilüfer evlenmeye karar verdiğinde ise bu sefer farklı bir noktaya savrulmaya başlıyorlar.
Varlık Vergisi ile yok olan çok sayıda hayatın canlı mirasçıları ile yüz yüzedir artık Nilüfer. Ayrıca 5/7 Eylül 1955 yılında yaşanan tecavüz mağduru bir akraba, günlük hayatını yakından etkilemektedir.
İstanbul’dan 1960’larda sınır dışı edilen pek çok Yunan vatandaşı dostların giderken arkalarında bıraktıkları enkazın yükü de Nilüfer ile Kosta’nın omuzlarındadır.
Kıbrıs Barış Harekatı ile birlikte dağılan ve savrulan pek çok hayatın temsilcileri Nilüfer’in dünyaya getireceği minik kızı için bile önem taşıyan siyasi olaya dönüşmüştür artık.
Öte yandan hızlı bir şekilde yok olan Rum Ortodoks cemaatten geriye, hayalet binalar, kiliseler, okullar ile iş yerleri kalmıştır. Yeniden hayata tutunabilmek için hayat belirtisi göstermeye çabalayan cemaatin; Nilüfer’in bile desteğine ihtiyacı vardır.
Hayatın içinde ancak bir o kadar da dışında yaşayan bu kitleyi tanıdıkça, Nilüfer’in minik kocasıyla kurduğu köklü ilişki de etkilenmektedir.
GENÇ ÇİFTİN GÜÇ MÜCADELESİ…
Nilüfer ile Kosta’nın evliliğinin etrafı çok önemli tarih, siyaset ve ekonomi dünyasını yakından ilgilendiren sorunlarla çevrili. Genç çiftin minik kızları Meri Su’nun da romanın ilerleyen sayfalarında dünyaya gelmesiyle birlikte olaylar çok daha farklı bir mecraya kayıyor.
Aynı coğrafyada, birbirine benzeyen aile yapılarında büyümelerine rağmen dinsel farklılık çiftin birbirleri üzerinde güç kurdukları bir alana dönüşüyor. Romanın ilerleyen bölümlerinde Türk okuyucusunun çok bilmediği dinsel kavramlar Nilüfer’in de karşısına çıkıyor. Vaftiz, dini nikah, oruç, cemaat yönetimi gibi.
Nilüfer ise bütün bu yeni öğrendiği bilgilerin sonucunda hayatında önceleri hiç önemsemediği din, ülke, milliyetçilik gibi kavramların arkasına saklanarak direniyor. Genç çiftin, ortada minik kızları Meri Su olmasına rağmen, birlikteliklerinin sürüp sürmeyeceğinin kararı ise okuyucuya bırakılıyor.
Yazar Hakkında
Nurten Ertul, Niğde doğumlu. İstanbul Üniversitesi İletişim Fa kültesi Gazetecilik Bölümü mezunu. Çeşitli gazeteler ile dergilerde muhabir ve editör olarak çalıştı. Yazar ülkemizde çok fazla kullanılmayan bir teknikle romanlarını kaleme alıyor. Belgesel teknikle tarihi romanlarını hazırlayan yazarın ilk çalışması, Anadolu’da yaşayan Karamanlıları anlattığı Kimlik. Ardından, Bosna Hersek’in tarihini farklı bir bakış açısıyla aktardığı Beyaz Zambak 2007’de yayın landı. Son romanı Miras için çok sayıda Türk, Rum, Ermeni, Musevi ile Levanten’in anılarından, fotoğraflarından ve müzik arşivinden faydalandı. Gerçek tarihi olaylar üzerinden giden ve o dönemde yaşayan insanların hayatlarını roman kurgusuyla ele alan yazar, genellikle çalışmalarında kararı okuyucuya bırakmayı tercih ediyor.
Miras’ta da romanın ucunu Kimlik’te olduğu gibi yazar, bilinçli bir şekilde açık bırakmayı tercih etti…
Yazar’ın 2006 yılında ilk baskısı yapılan ve Kapadokya’da yaşayan Karamanlıları anlattığı romanı “Kimlik” yayınlandı. Ardından, Bosna Hersek ekseninde Balkanlara farklı bir bakış getiren çalışması, “Beyaz Zambak”. Yazarın her iki belgesel tarih romanı da 2010 yılında Gözlük Yayınları tarafından 2. baskıları yapıldı.
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Sinemalarda, 7 yeni film vizyona girecek
Bu hafta sinemalarda farklı türlerde 7 yeni film vizyona girecek. Dikkat çeken yapımlar arasında, “Sihirli Annem, Hepimiz Biriz", “Karate Kid: Efsane Dövüşçüler” yer alıyor. Ayrıca 2004 y...
Geleceğe taşınan iki büyük miras
Türkiye İş Bankası Anadolu’nun arkeolojik varlıklarının gün yüzüne çıkarılıp, Dünya mirasına kazandırılması amacıyla desteklediği kazı projelerine yenilerini ekledi… Banka, bu kez 5 yıl b...
Tarkan Berlin'de gözyaşlarına boğuldu
Türk pop müziğinin efsane ismi Tarkan, Almanya’nın başkenti Berlin’de verdiği konserle hayranlarına müzikal bir şölen yaşattı. Berlin Arena Salonu’nda gerçekleşen konser, sadece sahne tas...
Grup Yorum'un şarkılarına erişim engeli
Protest müzik grubu Grup Yorum'un 454 videosunun ve şarkısının yer aldığı YouTube kanalına erişim engeli getirildi. Dünyanın en büyük video platformlarından YouTube, Türkiye'nin öncü prot...
Chucky’ye hayat veren oyuncu Ed Gale hayatını kaybetti
“Child’s Play” serisinde Chucky karakterine hayat veren oyuncu Ed Gale, 61 yaşında hayatını kaybetti. Kariyeri boyunca 130’dan fazla projede yer alan Gale, Hollywood’un unutulmaz yüzlerin...
Dört yapraklı yoncaya vefa
Türk Sineması’nın dört yapraklı yoncasından biri olan Filiz Akın unutulmadı. TED Üniversitesi tarafından sanatçının anısına ‘Filiz Akın Köksal Özel Sanat Koleksiyonu Salonu’ açıldı. Ankar...
Antik ticaret yolunda bulunuyordu: Gemi batığının kalıntıları görüntülendi
Türkiye'nin en iyi arkeolojik dalış noktaları arasında yer alan Antalya'nın Kaş ilçesinde, Besmi Adası çevresindeki gemi batığının kalıntıları görüntülendi. Masmavi denizi ve maviyle yeşi...
Sunay Akın paylaştı: İlhan Şeşen'in bisikleti müzede sergileniyor
Usta müzisyen İlhan Şeşen, 76 yaşında akciğer kanserine yenik düşerek hayatını kaybetti. Kadıköy’de düzenlenen törenin ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verilen Şeşen, müzik düny...
İlker Ayrık, Çakallarla Dans 7’ye neden katılmadı?
Yönetmenliğini Murat Şeker’in yaptığı ‘Çakallarla Dans 7’ yine çok konuşuldu. Şevket Çoruh, Timur Acar, Murat Akkoyunlu, Didem Balçın gibi isimlerin yer aldığı film serisinin son filminde...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Ünlü Şarkıcı Şimal Hayatını Kaybetti
Uzun yıllar kanserle mücadele eden ünlü şarkıcı Şimal 39 yaşında hayatını kaybetti. Şarkıcı Şimal (Şimal Gülen), uzun süredir mücadele ettiği hastalığa yenik düştü. 2022 yılında meme kans...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Dünya yeni bir krizle karşı karşıya!
Dünya Sağlık Örgütü, toprağa ve havaya karışan Coccidioides cinsine ait mantar sporlarının hem bağışıklık sistemi zayıf hem de sağlıklı bireylerde yaygın koksidioidomikozis enfeksiyonlarına yol açarak küresel bir halk sağlığı krizine dönüşebileceği uyarısını yaptı.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.