Yukarı
83170

Defne'nin 'Can Claude'u

23 Aralık 2011 09:55

Ekranların deli dolu sunucusu Defne Joy, iki yıl önce görüntü yönetmeni Yasin Solmaz’la Assos’ta, kimselere haber vermeden evlendi. Geçtiğimiz yıl da oğlu Can Kılıç’ı kucağına aldı.
Özel hayatını meraklı gözlerden hep uzak tutan çikolata renkli sunucu, uzun bir aradan sonra “Can Claude” dediği minik oğlu ile Mother&Baby dergisi için objektif karşısına geçti.

Allah analı babalı büyütsün öncelikle... Can Kılıç’ın iki adını da kullanıyor musunuz?
- Onun yüzlerce adı var canım, iki taneyle bırakmadık! Can Claude, Con Tiko gibi bir dünya isim ... Ama genelde Can’ı kullanıyoruz.

Peki, ikinci çocuk düşünüyor musunuz?
- Ara sıra... Can’a bakınca “Çok güzel, bir tane daha yapalım” diyoruz. Ama tabii meşakkatli bir iş, yapalımla olmuyor, hayatı ona göre organize etmek lazım. Biz Can’da hiç düşünmedik. Hakikaten “Hadi yapalım, hadi yapalım” diyerek çocuk sahibi olduk. Hiç öyle planla programla olmadı yani... İkincideyse başına gelecekleri bildiğin için temkinli davranıyorsun. Ama olabilirse, mesela önümüzdeki sene çalışsam ondan sonraki sene hamile kalmak isterim. Kısmet, bakalım.

Can biraz büyüyence hemen televizyona döndünüz.
- Aslında daha tam olarak dönmedim ama yakındır.

Bu aralar ekranda sizi çok sık gördüğümüz için bize öyle geldi demek...
- Bir reklam filmi var bu ara mesela. Ama onu çektiğimizde Can daha 3 aylıktı. Yakın zamana kadar çocuktan dolayı çalışamadım. Aslında işe güce odaklanamadım. Çünkü insan, doğumdan sonra hiçbir şey değişmediğini zannetse bile bir şeyler oluyor. Kimi hemen çocuğu bırakıp işe dönüyor, kendini kaybetmemeye çalışıyor. Ben de işe döneyim dedim ama beceremedim. Can şimdi 1 yaşında, kendimi kafa ve beden olarak işe ancak hazır hissediyorum. O yüzden yakında başlayacağım çalışmaya inşallah...

FARKINDA OLMADAN DEPRESYONA GİRMİŞİM

Onu soracaktım ben de... Lohusa bunalımı ya da doğum sonrası depresyon gibi sorunlar yaşadınız mı?
- Pek yaşamadım ama bir geçiş dönemi olmuş. Olmuş diyorum çünkü geçtiğimiz aylara bakınca bunu şimdi görebiliyorum. İçindeyken anlamamışım. Meğer bebeğe çok odaklanmışım, başka bir şey yapmak istememişim. Dışarı çıkmak istememişim, Can hep evde uyusun, evde yesin diye düşünmüşüm. İşe gittiğim zaman aklım hep onda kalmış. Herhalde bunun adı depresyon. Ben “Yoo bir şey olmadı” falan diyordum, ama biraz olmuş meğer...

Bir dönem Assos’ta yaşıyordunuz, öyle haberler okuduk...
- Yaşamadım, orada sadece çalıştık. Bir otelimiz vardı, onu kapadık. Sezonluk gittik gerçi ama altı ay oradaydık.

Siz hem sunucusunuz hem de oyuncu? Hangi taraf ağır basıyor?
- Her zaman sunuculuk daha ağır basıyor. Esasında oyuncu sayılmam ben. Hayatımda sadece bir dizide oynadım, ama o da beş sene sürdü ve orada çok iyi ustalarla çalıştım.

Oyunculuğu sevdiğiniz belli oysa, neden uzak duruyorsunuz?
- Çünkü “Sihirli Annem”de kendimden çok uzak birini oynamadım. Bana çok yakın, deli dolu bir karakterdi Eda... Esas oyunculuk ise bence kendinden uzak birini oynamak. Ve öyle bir şey başıma hiç gelmedi. Bunu becerebilirsem “oyuncuyum” diyebilirim.

HAMİLE OLDUĞUMU ANLAMADIM BİLE

Hamileyken kaç kilo aldınız?
- 18 kilo... 30 kiloda bitirirdim normalde, ama tam 8. aya girdim ve o gün Can sanki bana “Bir dakika anne, yemeyelim” dedi. Su bile içemedim, sürekli kustum. Dolayısıyla son dönemde hiç kilo almadım.

Hamileliğiniz nasıl geçti?
- Rahat. Hamile olduğumu anlamadım gibi bir şey. Sadece şiştim, patlayacağım zannettim en sonunda. Çok acayipti.

Normal doğum muydu, sezaryen mi?
- Normal çok istedik ama olmadı. Hastaneye gittik, 10 saat bekledik olmadı. Kordon dolanmış, dört kez hem de. Bu yüzden normal doğum yapamadım, sezaryen oldu.

Deli dolu bir kadınsınız... Peki, nasıl bir annesiniz?
- Bilmiyorum ki... Ama mahallemizdeki insanlar bana bakıp “Acaba bu çocuğun psikolojisi nasıl olacak!” diye soruyorlar açıkçası. Evde çok eğlenceli geçiyor zaman... Can’a müzikaller yapıyorum. Onu bağırarak seviyorum, ara sıra korkutuyorum. Öyle sevmek geliyor içimden ne yapayım! Evin içinde çok farklı Can, çok hareketli. Dışarı çıkıyoruz, sadece ağzı açık etrafına bakıyor!

Evhamlı bir anne misiniz? Aman uykusunu aldı mı, yemeğini yedi mi diye düşünür müsünüz sürekli?
- Evham biraz var galiba. Mesela evde rahat uyuyabiliyor diye onun uyku saatlerinde dışarı çıkmayı sevmiyorum. Huzursuz oluyorum. Düşüp kalkmasına ise alıştım artık. Önceleri düştüğünde içim parçalanıyordu, şimdi düştüğünde “Geçti annecim, bir şey olmayacak” diyorum. Pek evhamlı olmamaya çalışıyorum çünkü anladığım kadarıyla bende o potansiyel var.

EŞİM BENDEN ÇOK DAHA
İYİ BİR ANNE OLURMUŞ
Eşiniz nasıl bir baba peki? Yeterince ilgilenebiliyor mu oğluyla?
- Çok iyi bir baba. Kadın olsa benden daha iyi bir anne olurdu! Eğer evdeyse, ben dışarı çıktığımda Can’a çok güzel bakar. Şahane anlaşıyorlar. Çünkü Can bütün nazını bana yapıyor. 



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Tarkan Berlin'de gözyaşlarına boğuldu

Türk pop müziğinin efsane ismi Tarkan, Almanya’nın başkenti Berlin’de verdiği konserle hayranlarına müzikal bir şölen yaşattı. Berlin Arena Salonu’nda gerçekleşen konser, sadece sahne tas...

Grup Yorum'un şarkılarına erişim engeli

Protest müzik grubu Grup Yorum'un 454 videosunun ve şarkısının yer aldığı YouTube kanalına erişim engeli getirildi. Dünyanın en büyük video platformlarından YouTube, Türkiye'nin öncü prot...


Chucky’ye hayat veren oyuncu Ed Gale hayatını kaybetti

“Child’s Play” serisinde Chucky karakterine hayat veren oyuncu Ed Gale, 61 yaşında hayatını kaybetti. Kariyeri boyunca 130’dan fazla projede yer alan Gale, Hollywood’un unutulmaz yüzlerin...

Dört yapraklı yoncaya vefa

Türk Sineması’nın dört yapraklı yoncasından biri olan Filiz Akın unutulmadı. TED Üniversitesi tarafından sanatçının anısına ‘Filiz Akın Köksal Özel Sanat Koleksiyonu Salonu’ açıldı. Ankar...


Antik ticaret yolunda bulunuyordu: Gemi batığının kalıntıları görüntülendi

Türkiye'nin en iyi arkeolojik dalış noktaları arasında yer alan Antalya'nın Kaş ilçesinde, Besmi Adası çevresindeki gemi batığının kalıntıları görüntülendi. Masmavi denizi ve maviyle yeşi...

Sunay Akın paylaştı: İlhan Şeşen'in bisikleti müzede sergileniyor

Usta müzisyen İlhan Şeşen, 76 yaşında akciğer kanserine yenik düşerek hayatını kaybetti. Kadıköy’de düzenlenen törenin ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verilen Şeşen, müzik düny...


İlker Ayrık, Çakallarla Dans 7’ye neden katılmadı?

Yönetmenliğini Murat Şeker’in yaptığı ‘Çakallarla Dans 7’ yine çok konuşuldu. Şevket Çoruh, Timur Acar, Murat Akkoyunlu, Didem Balçın gibi isimlerin yer aldığı film serisinin son filminde...

Usta sanatçı İlhan Şeşen son yolculuğuna uğurlandı

Akciğer kanseriyle mücadele eden ve dün hayatını kaybeden sanatçı İlhan Şeşen için Caddebostan Kültür Merkezi'nde tören düzenlendi. Törene ailenin yakınları, İlhan Şeşen'in sevenleri sana...


Keşfedilmeyi bekleyen 5 bin yıllık cennet: Kızılin Kanyonu

Adıyaman'ın Besni ilçesinde, Fırat Nehri kıyısında yer alan, kaya mezarları ve 5 bin yıllık geçmişiyle dikkati çeken Kızılin Kanyonu, son yıllarda yapılan altyapı çalışmalarıyla yerli ve ...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Elçin Sangu'nun yakınları endişe içinde

Beyninde kitle tespit edildiği ve tedavi için yurt dışına gittiği öne sürülen oyuncu Elçin Sangu sosyal medya üzerinden sağlık durumuyla ilgili açıklama yaptı. Sangu, "Bu söylentiler doğr...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

40 yaşında yaptığınız bu 4 şey 60 yaşında bunamaya yol açıyor!

Bilim insanları, 40–50 yaş arasında sıklıkla ihmal edilen kronik uyku eksikliği, sosyal izolasyon, kontrolsüz stres ve hareketsizliğin, 60 yaş ve sonrasında demans da dahil olmak üzere nörodejeneratif hastalık riskini önemli ölçüde artırdığını ortaya koydu.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR