Yukarı
436859

‘Her 10 kişiden 7’si diş eti hastalığıyla yaşıyor’

18 Kasım 2025 10:21

Her 10 yetişkinden 7’sinin diş eti hastalığı yaşadığına dikkat çeken Periodontoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Müge Müezzinoğlu, diş eti hastalıklarının yalnızca ağız içinde kalmadığını, kalp-damar hastalıkları, diyabet ve Alzheimer gibi birçok sistemik hastalıkla ilişkili olduğunu söyledi.

17–23 Kasım Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası kapsamında değerlendirmelerde bulunan Müezzinoğlu, Türkiye’de yetişkinlerin yüzde 85’inin diş eti hastalığıyla, yüzde 90’ının ise çürük diş problemiyle yaşadığına dikkat çekti. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre ağız hastalıklarının dünya genelinde 3,5 milyardan fazla kişiyi etkilediğini belirtti.

‘DİŞ ETİ HASTALIKLARI BİRÇOK NEDENLE GELİŞEBİLİR’

Dr. Öğr. Üyesi Müezzinoğlu, diş eti hastalıklarının en önemli nedeninin yetersiz ağız hijyeni ve bakımı olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Diş etlerimiz birçok sebeple hastalanabilir. Bunların en başında tabii ki yetersiz ağız hijyeni ve bakımı geliyor. Bununla birlikte başka sistemik hastalıklar da buna yatkınlığı arttırabilir. Diş eti hastalıkları, beraberinde kalp hastalıkları, şeker hastalığı gibi hastalıklarla da beraber ilerleyebilir ya da onlar sebebiyet verebilir. Ya da onlar diş eti hastalığına sebebiyet verebilir.”

‘HER YIL MUTLAKA DİŞ HEKİMİ KONTROLÜ ŞART’

Müezzinoğlu, yıllık diş hekimi kontrolünün önemini belirterek, “Bununla ilgili bizim önerimiz, senede bir geçmeyecek şekilde muhakkak diş hekimine kontrollerine gelmeleri, yıllık rutin bakımlarını yaptırmaları ve hekimlerinin yönlendirdiği doğrultuda da ağız bakımlarını yerine getirmelerini bekleriz. Günümüzde de Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 3,5 milyara yakın ya da biraz daha fazla diş eti hastalıkları problemlerini yaşayan insanlar var. Bu yüzden de atlanmaması gereken bir konu olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

‘GENETİK YATKINLIK DA ETKİLİ OLABİLİR’

Genetik faktörlere de değinen Müezzinoğlu, aile geçmişinin önemine dikkat çekti. Müezzinoğlu, “Genetik faktörler de etkili olabiliyor tabii ki. Anne veya baba geçmişini ya da başka aile üyelerinde diş eti problemi olup olmadığını, muayeneye gelen hastalarda sorduğumuz verilerle elde etmek istiyoruz. Çünkü bir yatkınlık varsa o zaman kişide de kendisinde de olabiliyor. Erken dönemde diş kaybı ya da kemik kaybı gözlemleyebiliyoruz. Bu yüzden erken teşhisin de önemi büyük. O yüzden rutin kontrollerimizi aksatmamamız gerekir” ifadelerini kullandı.

‘DİŞ ETİ KANAMASI NORMAL DEĞİLDİR’

Müezzinoğlu, “Banyo yaparken ya da cilt bakımı yaparken evde nasıl ki bir yerimiz kanamıyorsa, dişlerimizi fırçalarken de aynı şekilde kanamamasını bekleriz. Diş eti tedavi edilmediğinde hemen altında kemiğimiz olduğu için, bu durum kemiğe sirayet göstermeye başlıyor. Kemik kaybına doğru yol alıyoruz. Kemik kaybıyla beraber de sonrasında diş eti çekilmesi, diş kaybı olabiliyor. Kemik kaybı sonrasındaki tedavi sürecini hem maddi hem de manevi açıdan zorlaştırmış oluyoruz” dedi.

‘DOĞRU FIRÇALAMA VE DİŞ ARASI BAKIMI ŞART”

Türkiye’de her üç kişiye bir diş fırçası düştüğüne dikkat çeken Müezzinoğlu, “Öncelikle, sıklıkla tekrar ettiğim gibi rutin kontrollerimizi aksatmamalıyız. Bununla beraber doğru fırçalama, doğru fırça ve diş arası bakımlarının yapılması oldukça önem arz ediyor. Ülkemizde ne yazık ki bazı ülkelere oranla yapılan araştırmalar sonucunda her üç kişiye bir diş fırçası düştüğü tespit edilmiş. Bu, Türk Diş Hekimleri Birliği Derneği’nin verilerine göre. Bu da demek oluyor ki biraz bu anlamda bilinç düzeyimizi artırmamız gerekiyor” diye konuştu.

‘HER 10 KİŞİDEN 7’SİNDE DİŞ ETİ HASTALIĞI VAR’

Müezzinoğlu, Periodontoloji Derneği verilerini aktararak, “Günümüzde Türk Periodontoloji Derneği’nin verilerine göre de her 10 kişiden 7’sinin diş eti rahatsızlığı, diş eti hastalığı yaşadığı gözlemlenmiş. Dünyada mevcut insan popülasyonunun yüzde 19’u diş eti problemlerine sahip” ifadelerini kullandı.

‘GÜNDE İKİ KEZ FIRÇALAMA ŞART’

Müge Müezzinoğlu hastalarına verdiği önerileri şöyle sıraladı:

“Tabii ki kişiden kişiye ağız durumlarına göre değişiyor tavsiye ettiğim ürünler ya da fırçalama yöntemleri. Fakat günde 2 defa en az fırçalamamız gerekiyor. Biri sabah, biri akşam yatmadan önce olmak suretiyle. Buna ekstra olarak da akşamları fırçalama sonrası diş arası temizliğinin muhakkak yapılması gerektiğini öneriyorum.”

‘DİYABET TEDAVİSİ DİŞ ETİ TEDAVİSİYLE KOLAYLAŞABİLİYOR’

Şeker hastalarında diş eti hastalığı riskinin 3 kat fazla olduğunu hatırlatan Müezzinoğlu şunları söyledi:

“Şeker hastaları 3 kat daha fazla diş eti hastalığı yaşama riskine sahipler. Fakat diş eti tedavisiyle beraber ve kendi hekimi kontrolüyle birlikte yürütüldüğünde bu risk ortadan kaldırılabiliyor. Kandaki şeker seviyelerinin aslında düzeldiğini ve indiğini gözlemleyebiliyoruz.”

DHA



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Her gün yiyoruz meğer sağlığa zararlıymış

Simitten tatlıya kadar pek çok gıdada bulunan susam aşırı tüketildiğinde ciddi sorunlara yol açabiliyor. Uzmanlar, alerji artışından mide sorunlarına kadar uzanan etkileri nedeniyle susam...

Omega-3’ün kalbe 5 faydası

En faydalı yağlardan biri olan Omega-3, özellikle kalp-damar sağlığını çok yönlü destekleyip, koruyor… Omega-3 yağ asitleri elzem bir yağ türü olan çoklu doymamış yağlardır.İnsan vücudu t...


Günde ne kadar C vitaminine ihtiyacımız var?

Kış hastalıklarının kapıda olduğu bugünlerde C vitamini bağışıklık sistemimizi güçlendiren antioksidan olarak öne çıkıyor. İşte bu vitamini doğal yoldan ve yeteri kadar alma yolları. Kış ...

Berenizi kimseyle paylaşmayın!

Havalar soğuyor. Kış aksesuarlarının en ünlüsü taktığımız çeşit çeşit bereler. Ama işin aslı, görüntüsü kadar masum değil. Çünkü İngiliz bilim insanları saçkıran gibi son derece bulaşıcı ...


Günde 4 fincan içmeniz yeterli...

Günde belirlenen miktarlarda kahve içmenin biyolojik yaşı etkilediği ortaya çıktı. Buna göre, orta düzeyde kahve içmenin, yaşlanmanın doğal bir parçası olan ve kromozomların uçlarını koru...

Demansı önlemek için etkili adım miktarı belirlendi

Harvard Tıp Fakültesi’nin yürüttüğü dokuz yıllık araştırma, demansı önlemek için gerekli günlük adım sayısının sanılandan çok daha düşük olduğunu ortaya koydu. Soğuk havalarda egzersiz ya...


Antibiyotik direncinin farkında mısınız?

Antibiyotiklerin gereksiz ve yanlış kullanımı, bakterileri bu ilaçlara karşı dayanıklı hale getiriyor. Dolayısıyla bazı enfeksiyonların tedavisi giderek zorlaşırken, ölüm riski de artıyor...

Lenf sisteminiz yavaşlarsa beyniniz çöker

Vücudumuz kan dolaşımından ibaret değil. Lenf sistemi de toksinleri ve fazla sıvıyı temizleyen ikinci bir dolaşım ağıdır. Bu sistem yavaşlarsa beyni de etkiler. Beyin dokusunda iltihabi m...


30'larında bunları yapan 70'li yaşlara bomba gibi girecek

Yaş alırken sağlığınızı korumanın iyi yolunun 30'lu yaşlardan geçtiğini belirten araştırmacılar, yapılması gerekenleri açıkladı. Araştırmacılar, iyi bir yaşam tarzıyla 95 yaşına kadar sağ...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Fatih Ürek'in sağlık durumundaki iddia...

Ekim ayında geçirdiği kalp krizi sonrası yoğun bakımda tedavisi süren Fatih Ürek hakkında, sosyal medyada “öldü” iddiaları yayıldı. Ünlü sanatçının menajeri, sağlık durumunun hâlâ kritik ...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Her gün yiyoruz meğer sağlığa zararlıymış

Simitten tatlıya kadar pek çok gıdada bulunan susam aşırı tüketildiğinde ciddi sorunlara yol açabiliyor. Uzmanlar, alerji artışından mide sorunlarına kadar uzanan etkileri nedeniyle susamın tüketiminde porsiyon kontrolü yapılması konusunda uyardı.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR