CHP'li Gürer: Et fiyatları artacak
CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman, Köy İşleri Komisyonu üyesi Ömer Fethi Gürer, karkas ette kesimhane fiyatlarında Ulusal Kırmızı Et Konseyi'nin artışa gideceğini açıklamasının, tüketiciye ulaşan et ve etten mamul ürünlerde fiyat artışına yol açacağını söyledi.
Gürer, “Emekli, asgari ücretli ve sabit gelirli vatandaşlar et ve sütten mamul ürünlere erişimde sıkıntılar yaşıyordu. Bu son fiyat artışı ile de mağduriyetleri daha da artacaktır. Emekli raftaki ete ancak bakacak.” diye konuştu.
ET FİYATLARI NEDEN ARTIYOR?
CHP’li vekil Ömer Fethi Gürer, et fiyatlarındaki artışın girdi maliyetlerindeki yükselmeden kaynaklandığını ve besicilerin hayvancılığı sürdürebilmeleri için fiyat artışına gitmek zorunda kaldıklarını belirtti. Ayrıca, Et ve Süt Kurumu'nun piyasayı dengelemede yetersiz kaldığını ifade etti. Gürer şunları kaydetti:
-2023 yılı, 2022 yılına göre et fiyatları %128 artış göstermişti. 2023 yılında karkas dediğimiz kemikli et dana 198 TL, kuzu 190 TL idi. 2024 yılının Ocak ayında kombine ve kesimhane fiyatı, Et ve Süt Kurumu hariç, dana 265 TL, kuzu 281 TL olarak gerçekleşti. Bugün açıklanan kesimhane fiyatı dana için 332 TL, kuzu için 389 TL olarak duyuruldu.
-Et ve Süt Kurumu dahil edildiğinde dana kilo fiyatı 323 TL, kuzu kilo fiyatı ise 364 TL olarak oluşuyor. Bu fiyatın rafa yansıması en az %30-%40 artışlarla gerçekleştiği için şu anda marketlerin ve büyükşehirlerdeki kasapların reyonlarındaki fiyatlar kısa süre içinde değişkenlik gösterecektir.
-Peşin kesim fiyatı hesaplarken, ortalama bir dana için 456 kg olarak düşündüğümüzde, bugün açıklanan fiyatla çarptığınızda 150.000 liralık bir maliyet ortaya çıkıyor. Bu fiyat doğal olarak hayvancılık yapanlar için büyük bir maliyet. Çünkü artan yem fiyatları hayvancılığı zorlaştırıyor.
-Besi yemi, yemlik arpa, buğday kepeği, ayçiçek tohum küspesi, buğday samanı, mısır silajı sürekli zamlandığı için ve hayvana verilen yem fiyatları arttığı sürece et fiyatlarındaki artış devam edecektir. Hayvancılıkta giderlerin %70’i yemdir. Yeme dayalı hayvancılıkta yem ithal edildiğinden döviz kurundaki dalgalanmalar da yem fiyatlarının yükselmesine neden oluyor. Bu da hayvancılık maliyetini önemli ölçüde arttırıyor.
-Buna ahır giderleri, elektrik, mazot ve işçilik eklenince besi maliyeti yükseliyor. Maliyetlerin artması doğal olarak kesime giden hayvanın fiyatında da artışı beraberinde getiriyor. Yem fiyatlarındaki artış, ahır giderlerinin artması, veteriner ve aşı giderleri, işçilik ve çoban maliyetlerinin artması devam ederse et fiyatlarında daha da artış yaşanacaktır.” dedi.
12 AY KAPALI YEMLE HAYVAN BESLENİYOR
-Mera hayvancılığı ülkemizde bitti. 12 ay hayvan kapalı olarak beslenmekte. 12 ay boyunca her gün bir hayvana en az on ila on iki kilogram arasında yem veriliyor. Bu yemle beslenen hayvanların doğal olarak maliyeti artıyor.
-Bu işi yapanlar pazarı, bayramı, tatili olmayan ve sürekli fedakarca hayvanlarına bakan insanlardan oluşuyor. Para kazanamadıkları takdirde hayvanlarını kesime götürüyorlar.
-Süt inekleri dahi üreticide iken süt para etmeyince kesime gitti. Süt fiyatları litresi 14,65 kuruş olarak Ulusal Süt Konseyi tarafından açıklansa da, bizim bölgemizde farklı yerlerde süt 11 TL’den 12 TL’den alınıyor, bu yüzden süt inekleri kesime gidiyor. Süt ineği ve gebe ineğin kesime gitmesi, en az üç tane yavrunun doğumunun da ortadan kalkması demektir.
PLANLAMA YOK
-Hayvancılıkta planlama olmazsa, öngörü olmazsa ve sürdürülebilirlik esas alınmazsa, ithal hayvanla bu sorun çözülmez; fiyatlar artar ve bu artış tüketiciye kat be kat yansır. Kısa süre içinde etin raftaki fiyatının artması demek, Et ve Süt Kurumu'nun piyasayı dengelemek için ithal et getirmesi, emeklinin ve dar gelirlinin yine kuyruklara girmesi demektir. Et ve Süt Kurumu'nda emekliler, asgari ücretliler ve dar gelirliler kuyruklara giriyor çünkü et kısa sürede tükeniyor. Tükenmemesi için emeklilere uygun fiyatla ürün sağlamak kamunun görevidir. Gelir-gider dengesinde vatandaşların protein içeren et ve süt ürünlerine erişememesi, sağlık açısından da ileriki aşamada problemlere yol açacaktır. Bu bağlamda üreticinin, besicinin maliyet girdilerindeki artışla ortaya çıkan fiyat artışının raftaki ürüne yansıması, sorunların daha da katlanmasına yol açacaktır.
"AHIRLARIN ÇOĞU BOŞALDI"
-Kırsalda 10-20 aralığında hayvanı olan ahırların çoğu boşaldı. Kırsalda küçük aile tipi işletmeler ve hayvancılık bitme noktasına geldi. Türkiye, ithal hayvan varlığı ile politikasını oluşturuyor. İthal gelen ürünlerin fiyatları daha düşük olması beklenirken, rafa daha yüksek olarak yansıyor. Cumhurbaşkanlığı yıllık program verisine göre 2023 itibariyle 16.400.000 baş sığır varlığımız bulunuyor; yüzde 44,5’i kültür melezi, yüzde 49’u saf kültür ırkından oluşuyor ve düşündürücü olan ise sadece 1 milyon yerli ırk sığırımızın kalmış olması. Hayvan varlığında ithalat geçen yıl 818.000 baş olarak gerçekleşti, oysa 2022 yılında ithalat sadece 117.000 idi. 2022’de artık ithalat olmayacağı söylenirken 2023 yılında ithalat patladı.
-2024 yılında da ithalat devam etti ve 300.000 baş sığır ülkemize giriş yaptı. Bu veriler, 2024 yılı için olup yıl sonunda daha netleşecektir. Süt üretiminde de düşüş olduğu ifade edildiğinde genelde ‘süt üretiminde düşüş yok’ deniyordu. Ancak Cumhurbaşkanlığı’nın yıllık program verilerine göre, süt üretimi 2021 yılında 23.504.000 litre iken 2023 yılında 21.482.000 litreye düşmüş durumda.
ET ÜRETİMİNDE İKTİDARIN UMUDU İTHAL ET
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, et üretim miktarlarının artacağı yönünde Cumhurbaşkanlığı bütçe hedefleri içinde yer aldığını belirtti. Bu artışın ithal hayvan varlığı sağlanarak gerçekleştirilmesinin amaçlandığını ifade etti. Gürer sözlerini şöyle noktaladı:
-2024 yılında hedeflenen 1.727.000 ton et üretim miktarı 2 milyon tona çıkarıldı ve bu hedef değişikliği ithal et ve hayvan varlığı üzerinden yapıldı. 2025 yılı bütçe gerekçesinde de 2024 yılında 1.000.764 ton et hedeflenmişken, bu miktar 2.328.000 tona çıkarılmıştır. Burada da ithal hayvan ve et varlığındaki artış öngörülüyor. Daha önce ülke içindeki et ve hayvan varlığı hesaplamaya dahil edilirken, bu yıl ithal hayvan varlığı da hesaplamalara katıldı.” dedi. Gürer, “Kasaplar da et fiyatı artışından şikayetçi.
-Satışlarının azaldığını, kira, işçilik, nakliye, elektrik ve diğer dükkan giderlerinin artması nedeniyle kazanamadıklarını söylüyorlar. Gidişat iyi değil. Türkiye’nin kendi kendine yeterliliği sağlanmadan, ette, sütte ve gıda ürünlerinde sağlıklı bir geleceği konuşmak zor. İktidarın tarımda uyguladığı yanlış politikalar her kesimi sorunlu kıldı. Yoksul kesimlerin ete erişimi giderek zorlaşıyor.
-Çözüm var ama mevcut iktidarın çözüm arayışı yok. Hayvancılıkta ithalatı değil, üretimi esas alacak bir planlama ile yerli üretim desteklenmeli. İktidar derhal Tarım Şurası kararlarını işletmeli. Tarım Kanunu'nu uygulamalı. Yemde yüzde 50 destek sağlamalı. Yem fabrikaları kurarak yerli yem üretimini hayata geçirmeli. Tarım ve Orman Bakanlığı, etkin bir şekilde çalışmalar yürüterek besicinin kazanacağı, tüketicinin erişeceği bir modeli hayata geçirmesi.
Sözcü
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Dış ticaret açığı sınırlı geriledi
Türkiye'nin dış ticaret açığı ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre sınırlı gerileme kaydetti. Bakan Bolat, Antalya’da gerçekleştiren seminerde ekim ayı dış ticaret verilerini ve i...
Haftanın en çok kaybettiren yatırım araçları belli oldu
Küresel piyasalar ABD verilerinin aktif olduğu bir haftayı geride bırakırken, en çok kazandıran ve kaybettiren yatırım araçları da belli oldu. ABD istihdam rakamlarının takip edildiği ha...
S&P Türkiye'nin kredi notunu açıkladı
S&P, Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmesini açıkladı. Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, Türkiye'nin uzun vadeli kredi notunun "B+"dan "BB-"ye yükseltildiği ve k...
ATO Başkanı asgari ücret zam talebini açıkladı
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan'ın ABD temaslarında yüzde 25 civarı asgari ücret artışının 2025 enflasyon görünümüyle uyumlu olacağın...
EPDK'dan petrol piyasasına yeni düzenleme
EPDK'nin "Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği" Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre lisans sahipleri kurul kararı ile belirlenen asgari ödenmiş ...
İmalat sanayisinde daralma yavaşlayarak sürdü
İmalat sanayi satın alma yöneticileri endeksi (PMI) ekimde 45,8'e yükselirken sektörde daralmanın yavaşlayarak sürdüğüne işaret etti. Zorlu talep koşulları imalatçıların ekimde de üretimi...
TL mevduat ve fonlarda stopaj oranları değişti
Türk lirası mevduat ve fonlarda stopaj oranları, 6 ay vadeli mevduatta yüzde 7,5'ten yüzde 10'a, 1 yıla kadar vadeli olanlarda yüzde 5'ten yüzde 7,5'e yükseltildi. Gelir Vergisi Kanunu'nu...
“Elektrik fiyatı esnafı ezecek”
Makine Mühendisleri Odası (MMO) Başkanı Yunus Yener, elektrikte yeni tarife düzenlemeleriyle ilgili uyarılarda bulunarak, küçük esnafın bu değişikliklerden olumsuz etkileneceğini belirtti...
Bankalar sıfır faizli kredi kampanyalarını yeniledi: Tutarlar 50 bin TL'ye dayandı
Vatandaşların nakit ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla başvurdukları sıfır faizli ihtiyaç kredileri, çeşitli bankaların sunduğu cazip fırsatlarla öne çıkıyor. Altı aya kadar olan vade seçe...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
İpek Bilgin'in Kızı da Ünlü Bir Oyuncuymuş!
"Kar Çiçekleri" dizisiyle ekranlara geri dönmeye hazırlanan usta oyuncu İpek Bilgin'in kızı gündem oldu. Bilgin'in, annesi, babası ve halası gibi ünlü bir oyuncu olduğu öğrenilen kızı sos...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Meğer tam bir C vitamini deposuymuş
Harvard Üniversitesi, portakal gibi meyveler yerine daha fazla C vitamini içeren yeşil sebzeleri tüketmesinin faydalı olduğunu savunurken ıspanağın portakaldan daha fazla C vitamini taşıdığını ve bağışıklık sistemi için güçlü bir müttefik olduğunu vurguluyor.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.