ATO Başkanı asgari ücret zam talebini açıkladı
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan'ın ABD temaslarında yüzde 25 civarı asgari ücret artışının 2025 enflasyon görünümüyle uyumlu olacağına yönelik açıklamalarını desteklediklerini belirterek "Biz de, asgari ücrete yapılacak zammın bu seviyede olması gerektiği kanaatindeyiz" dedi.
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan'ın Amerika Birleşik Devletleri'nde yatırımcılarla gerçekleştirdiği görüşmede dile getirdiği asgari ücret artış oranını olumlu bulduklarını belirterek, asgari ücrette yapılacak zammın bu oranda olması gerektiğini söyledi.
Ankara Ticaret Odası ekim ayı Olağan Meclis Toplantısı'nda konuşan ATO Başkanı Gürsel Baran, yönetim kurulu çalışmaları hakkında bilgi vererek, güncel ekonomik gelişmeleri değerlendirdi.
'ÇALIŞANIN GEÇİM SIKINTISINI BİLİYORUZ ANCAK...'
Yeni yılın yaklaşmasıyla birlikte asgari ücret tartışmalarının gündeme geldiğini söyleyen Baran, konuya ilişkin şunları kaydetti:
"Merkez Bankası Başkanı Sayın Fatih Karahan, Amerika Birleşik Devletleri'nde yatırımcılarla görüşmesinde, yüzde 25 civarı asgari ücret artışının, 2025 enflasyon görünümüyle uyumlu olacağı mesajını verdi. Biz de, asgari ücrete yapılacak zammın bu seviyede olması gerektiği kanaatindeyiz. Çalışan kardeşlerimizin, enflasyon nedeniyle yaşadığı sıkıntıları biliyoruz. Geçim derdinin ne olduğunu biliyoruz. Ancak, işletmeyi ayakta tutma derdimizin ne olduğunu da biliyoruz. Asgari ücrete daha fazla zam yapılmasını biz de isteriz, ancak uygulamalar gösterdi ki, oraya yapılan zam, iğneden ipliğe her şeye zam olarak yansıyor ve bu da enflasyonla mücadele sürecini uzatıyor. Bizim, enflasyonu bir an önce tek haneli rakamlara indirmemiz ve yeniden büyüme ve kalkınma yoluna girmemiz gerekiyor" diye konuştu.
'KREDİ MUSLUKLARI KONTROLLÜ AÇILMALI'
Konuşmasında enflasyonla mücadelenin reel sektör üzerindeki etkilerine de değinen Baran, "Ekim ayı itibarıyla iç talepte bir miktar toparlanma gözlense de, yüksek faiz oranları finansman maliyetlerini artırıyor. Ticari kredilerin faiz oranları şu an yüzde 55 civarında seyrediyor. Bu da KOBİ'ler açısından dikkatle ele alınması gereken bir konu. Bu nedenle, üretim ve ticaret dünyasının beklentileri doğrultusunda, kredi musluklarının kontrollü ancak destekleyici biçimde açılması büyük önem taşıyor. Özellikle Ankara gibi büyük sanayi ve ticaret merkezleri için finansmana erişim, üretim kapasitemizi artırmanın en önemli unsuru olacaktır" dedi.
Yüksek faizin krediye erişimi kısıtladığını ve istihdam oluşturma kapasitesini de olumsuz etkilediğini anlatan Baran, işgücü dengesini sağlamak için de krediye erişimin önemini vurguladı.
Baran, "Yüksek faiz, krediye erişimi kısıtladığı için istihdam oluşturma kapasitesini de olumsuz etkileyebiliyor. Talepteki yavaşlama ve ekonominin soğuması, işsizliği artırma riskini beraberinde getiriyor. Ankara Ticaret Odası olarak uzun süredir dile getirdiğimiz seçici krediler opsiyonunu bir kez daha hatırlatıyoruz. Büyüme hedeflerimiz için KOBİ'lere daha kapsayıcı, iş gücü dengesini gözeten, proje ve sektör temelli kredi desteklerinin sağlanmasını, kamu bankalarının devreye girerek yüksek faiz kaynaklı finansman sıkıntılarını hafifletmesini bekliyoruz" dedi.
Konuşmasında 2025 yılı bütçesine de değinen Baran, reel kesime verilecek 562 milyar liralık desteğin, işletmelerin finansman sorunlarını hafifletmeye, nakit akışını rahatlatıp yatırımları artırmaya katkı sağlayacağını söyledi. Esnafa sağlanan desteklerin, ticaret odalarına kayıtlı gerçek kişi işletmelerine de sağlanması gerektiğini vurgulayan Baran, "Aynı sektörde faaliyet gösteren esnaf ve tüccarlarımızın, finansmana erişimde farklı maliyetlerle karşılaşmasını adil bulmadığımızı daha önce de dile getirdik, getirmeye devam edeceğiz. Esnafa sağlanan kolaylıkların ticaret odası üyelerimize de sunulmasını bekliyoruz" dedi.
'DOĞRUDAN VERGİLERİN PAYI ARTIRILSIN'
Son dönemde vergi barışı ve yapılandırma taleplerinin de gündeme getirildiğine dikkat çeken Baran, vergi ödememenin ve devlete karşı sorumlulukları yerine getirmemenin barışma gerekçesi olmaması gerektiğini dile getirdi. Baran, "Bugüne kadar, vergi ödemeyenlerle sürekli barışıldı. Bu barışma, vergisini düzenli ödeyenleri, kendini ve sistemi sorgular hale getirdi. Vergi ödememek, devlete karşı sorumlulukları yerine getirmemek, barışma gerekçesi olmamalı. Vergi dediğinizde, tüyü bitmemiş yetimin hakkından bahsediyoruz. Bizim, ülkemizi bir an önce refaha çıkarmak için, kurduğumuz sistemi uygulama sorumluluğunu üstlenmemiz gerekiyor. Vergi barışı ya da yapılandırması bizi refaha çıkarmayacağı gibi geriletmekten başka bir işe yaramayacaktır" diye konuştu.
Konuşmasında vergi sistemine de değinen Baran, şunları söyledi:
"Öte yandan vergi politikaları bütçede öne çıkan bir diğer önemli konu. 12 trilyon 800 milyar lira olarak öngörülen bütçe gelirinin yaklaşık yüzde 28'ini katma değer vergisi (KDV) oluşturuyor, özel tüketim vergisi (ÖTV) ile birlikte bu oran yüzde 45'e ulaşıyor. Tasarıda yer alan bu tahminlere göre, diğer kalemleri de hesaba kattığımızda, 2025 yılında bütçe gelirlerinin sadece yaklaşık yüzde 30'unu doğrudan vergiler oluşturacak. Türkiye'de vergi sisteminin dolaylı vergilere ağırlık vermesi, hem hane halkı hem de işletmeler üzerinde büyük bir yük oluşturuyor ve gelir adaletsizliğine yol açıyor. Bu nedenle, doğrudan vergilerin payının artırılması gerektiğine inanıyoruz. Kayıt dışı ekonomiyle daha etkin mücadele ve vergi tabanının genişletilmesi, ekonomik sürdürülebilirliği artıracaktır."
SÖZCÜ
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Dış ticaret açığı sınırlı geriledi
Türkiye'nin dış ticaret açığı ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre sınırlı gerileme kaydetti. Bakan Bolat, Antalya’da gerçekleştiren seminerde ekim ayı dış ticaret verilerini ve i...
Haftanın en çok kaybettiren yatırım araçları belli oldu
Küresel piyasalar ABD verilerinin aktif olduğu bir haftayı geride bırakırken, en çok kazandıran ve kaybettiren yatırım araçları da belli oldu. ABD istihdam rakamlarının takip edildiği ha...
S&P Türkiye'nin kredi notunu açıkladı
S&P, Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmesini açıkladı. Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, Türkiye'nin uzun vadeli kredi notunun "B+"dan "BB-"ye yükseltildiği ve k...
EPDK'dan petrol piyasasına yeni düzenleme
EPDK'nin "Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği" Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre lisans sahipleri kurul kararı ile belirlenen asgari ödenmiş ...
İmalat sanayisinde daralma yavaşlayarak sürdü
İmalat sanayi satın alma yöneticileri endeksi (PMI) ekimde 45,8'e yükselirken sektörde daralmanın yavaşlayarak sürdüğüne işaret etti. Zorlu talep koşulları imalatçıların ekimde de üretimi...
TL mevduat ve fonlarda stopaj oranları değişti
Türk lirası mevduat ve fonlarda stopaj oranları, 6 ay vadeli mevduatta yüzde 7,5'ten yüzde 10'a, 1 yıla kadar vadeli olanlarda yüzde 5'ten yüzde 7,5'e yükseltildi. Gelir Vergisi Kanunu'nu...
“Elektrik fiyatı esnafı ezecek”
Makine Mühendisleri Odası (MMO) Başkanı Yunus Yener, elektrikte yeni tarife düzenlemeleriyle ilgili uyarılarda bulunarak, küçük esnafın bu değişikliklerden olumsuz etkileneceğini belirtti...
Bankalar sıfır faizli kredi kampanyalarını yeniledi: Tutarlar 50 bin TL'ye dayandı
Vatandaşların nakit ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla başvurdukları sıfır faizli ihtiyaç kredileri, çeşitli bankaların sunduğu cazip fırsatlarla öne çıkıyor. Altı aya kadar olan vade seçe...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
İpek Bilgin'in Kızı da Ünlü Bir Oyuncuymuş!
"Kar Çiçekleri" dizisiyle ekranlara geri dönmeye hazırlanan usta oyuncu İpek Bilgin'in kızı gündem oldu. Bilgin'in, annesi, babası ve halası gibi ünlü bir oyuncu olduğu öğrenilen kızı sos...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Meğer tam bir C vitamini deposuymuş
Harvard Üniversitesi, portakal gibi meyveler yerine daha fazla C vitamini içeren yeşil sebzeleri tüketmesinin faydalı olduğunu savunurken ıspanağın portakaldan daha fazla C vitamini taşıdığını ve bağışıklık sistemi için güçlü bir müttefik olduğunu vurguluyor.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.