Yukarı
4

Aydan Tuncayengin

Sosyal ağlarda işlenen bilişim suçları ve suçlular!

07 Mayıs, 2016

Hayatımıza giren faili meçhuller…

21. Yüzyılda insanlık, bilginin en büyük güç olduğunu kavrayarak onu işlemeye başlamıştır. “Bilgi çağı”  döneminde gelişen teknoloji gündelik yaşamın bir parçası haline gelmiştir.

Bilişim teknolojilerinin hızlı bir şekilde gelişmesi sonucunda ortaya çıka “internet” denilen kavram her yeni teknoloji gibi internet teknolojisi de eğitimden ticarete, devlet sektöründen özel sektöre kadar insan hayatına büyük kolaylıklar sağlamıştır. Faydalarının yanı sıra internet; art niyetli kişilere ulaşılması kolay, izlerinin zor bulunacağı, sanal bir suç işleme ortamı sunmuştur. Bu yüzden internetin kullanımı kötü niyetli kişilerce günden güne artmış buna paralel olarak da “SİBER SUÇ” kavramı ortaya çıkmıştır.

Dikkat!

Geçen hafta itibarıyla sosyal ağım üzerinden işlenen bilişim suçunun mağduru oldum!

Sosyal medya hesabımdan tanımadığım kişilere gönderilmiş mesajları fark etmem sonucunda benim sayfam üzerinden “siber suç” işlenmeye çalışıldığını anladım.

Sosyal ağımın bir başkasının eline geçtiğini veya iznim olmadan başka biri tarafından kullanıldığını düşündüm. Benim yazmadığım mesajlar faili meçhul kişi/kişiler tarafından tanımadığım bir başka şâhısa gönderilmiş ve o kişinin özel hayatına dair itham ve iftiralarda bulunulmuş…

Mesajları alan kişinin anlatımlarına bakınca işin içinde başka bir müdahalenin olduğunu anlayıp önlem almak üzere Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusu dilekçemle başvuruda bulundum.

Bahsi geçen kişileri tanımadığım gibi bahsedilen konularla da hiçbir ilgimin olmadığını, Facebook hesabımın bir başkasının eline geçtiğini veya iznim olmadan başka biri tarafından kullanıldığını  ve …..  adlı kişinin bahsettiği mesajların benim tarafımdan yazılmadığını belirterek, Faili meçhul durumun tespit edilerek, cezalandırılmasını talep ettim.

Şahsıma ait bir alandan rızam ve bilgim dışında paylaşım yapılmıştır.
Ben kimseye sosyal medya hesabım üzerinden her hangi bir talepte ve özel yazışmalarda bulunmam/bulunmadım.  

Sanal ortamda her kim olursa tanıdık/tanımadık kişilerin paylaşımlarını dikkate almam. Sağlıklı iletişim için her zaman sağlamasını yaparım.

Benim sosyal ağımdan bir “Kişilik taklidi!” yapılmıştır…

Bu durum, kendisine veya bir başkasına menfaat sağlamak veya zarar vermek amacıyla gerçek kişilerin taklit edilmesi veya hayali kişilerin oluşturulmasıdır.

Bu yöntemle gerçek kişilerin arkasına saklanılmakta ve o kişi muhtemel bir suçlu durumuna düşürülmekte ya da ortada hiç olmayan bir kişiye ait profille kişi kendini saklamaya çalışmaktadır.

Zaman zaman gazete haberlerine konu olan sosyal medya ortamında işlenen bu suçlar nedeniyle kişiler, işlerini kaybetmekte aile içi huzursuzluklar yaşanmakta maddi ve manevi zarara uğramaktadır.

Hepimizin başına gelebilecek bu gizemli(!) faili meçhul olaylar ve günümüzde sanal sistemin yaygın kullanımı ile beraber artan bir oranda gerçekleşen internet kullanımı, kişisel sınırlarımızı aşarak özel yaşamımıza müdahaleci bir hal almıştır.

Görüldüğü üzere sosyal ağlarda kullanıcı bir anda mağdur olabilmektedir. Bu tür mağduriyetler yaşamamak için sosyal ağ oturumunuza izinsiz erişimi engellemede için alınacak en sağlam tedbirler, sosyal ağ sitesine  giriş yaparken “Oturumumu sürekli açık tut” seçeneğinin işaretlenmemesi ve şifrelerinizin en az altı ayda bir güvenli bir şifre ile değiştirilmesidir ve kapsamlı bir anti virüs internet güvenlik programı kullanılmasıdır. 

Ne yazık ki problemimiz çok hızlı ve denetimsiz bir şekilde büyüyen sosyal ağlarda bilişim suçlarının takibinin yapılamamasıdır.

Artık farkında olalım veya olmayalım internette gezinirken ana sunucuları başka devletlerde bulunan siteleri kullanıyoruz. Hatta bu durum çoğu zaman arama motorundan itibaren başlıyor. Aynen bunun gibi, siber suçların en küçüğü bile bazen uluslararası bir hal alabiliyor. Kullandığınız sisteme başka ülkelerden birileri sızıp mağdur olmanıza neden olabiliyor.

90’lı yılların sonlarına doğru internetin kullanımı yaygınlaşmaya başlamasıyla çoğunluğu internet üzerinden işlenmekte olan siber suçlarda da artış yaşanmıştır. Yapılan araştırmalara göre 2012 yılında Türkiye’de 10 milyondan fazla kişinin siber suç mağduru olduğundan söz edilmektedir.

Ortam sanal olsa da işlenen suç gerçektir ve sonucunda ciddi sosyoekonomik ve manevi zararlar doğurmaktadır.

İnternet kullanıcıları olarak,  resimlerimizi, sevdiğimiz müzik parçalarını, videolarımızı kendi arkadaşlarımızla paylaşmak, istediğimiz bir konuda grup kurabilmek, beğendiğimiz bir dizinin fragmanını profilimize eklemek, arkadaşlarımızı sosyal ağ sitesinden takip etmek bizlere çok cazip geliyor.

Sosyal ağların insanlar bakımından sosyalleşme platformu olarak görülmesi ve gün geçtikçe yaygınlaşması ile birlikte sosyal ağlar suçlularında suç işleme alanı haline gelmiştir.

Sosyal medya alanında işlenen suçlar hem Türk Ceza Kanunlarında düzenlenen ve teknik olarak bilişim suçu olarak tanımlanan suçlar, hem de bilişim sistemleri aracılığıyla işlenen klasik suçlar olarak ortaya çıkabilmektedir.

Ancak sosyal ağların çok kolay ihlal edilebilecek yasal çizgilerinin olduğu da bir gerçektir.  Bu nedenle Türkiye’de sayıları 20 milyona yaklaşan sosyal ağ kullanıcılarını bilişim suçlarına karşı ciddi çalışmalarla uyarmak gerekiyor!



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Popüler tedaviyi yaptıran fenomen hayatını kaybetti

34 yaşındaki sosyal medya fenomeni Katie May, boyun ağrıları nedeniyle başvurduğu son dönemlerin popüler yöntemi kayropraktik tedavi sırasında yapılan hatalı bir müdahale sonucu yaşamını ...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Yemekle mutlu oluyorsanız dikkat!

Yeme bağımlılığının fiziksel ve psikolojik etkileri hakkında bilinçli olunması gerektiğine işaret eden Diyetisyen Şevval Işıklı, “Yeme bağımlılığı, tıpkı diğer bağımlılık türlerinde olduğu gibi kişinin hem fiziksel sağlığı üzerinde ciddi etkiler oluşturabilir hem de bireyin yaşam kalitesini düşürebilir. Profesyonel yardım gerektirebilir” dedi.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR