Teknoloji mi, Sağlık mı?
23 Nisan, 2016Hangi teknolojinin amacı “Hayatı daha mutlu ve yaşanılır kılmaktır?”
Hayatı daha mutlu ve yaşanılır kılmaya yönelik bir teknoloji kullanmaya başladık mı?
Oyundan eğlenceye, ekonomiden sağlık sektörüne, eğitimden spora Türkiye’de alıştığımız her şey teknoloji sayesinde değişime zorlanıyor.
Ülkemizde elektronik haberleşme sektörü giderek büyümekte; bu büyümede iletişimle ilgili teknolojik yenilikler önemli rol üslenmektedir.
Özellikle son günlerde ülke gündeminde yer alan 4.5G teknolojisinin elektronik haberleşme sektörünü daha da büyütmesi beklenmektedir.
Yeni kuşak teknolojilerin kullanılmaya başlanmasıyla birlikte, elektronik haberleşme sektörünün yol açtığı elektromanyetik alan kirliliğinde de artış var.
Her yeni teknoloji uygulamalarıyla birlikte, hem bu teknolojiyi kullanan cep telefonları hem de baz istasyonları nedeniyle, bu ülkede yaşayan yurttaşlar olarak hepimiz artık daha yüksek dozda radyofrekans radyasyona maruz kalacağız.
Bu teknolojik büyüme sağlık etkisi üzerinden değerlendiriliyor mu?
Türkiye mobil abone başına aylık görüşme süresine bakıldığında Avrupa Birliği ülkelerini geçmiş bulunmaktadır. Türkiye’de ortalama konuşma süresi Avrupa ortalamasının %60 üzerindedir.
Baz istasyonlarının güçlenmesi, cep telefonlarının ve konuşma sürelerinin artmasıyla sağlık etkisine karşı şirketler tam tersi tavır izliyor.
Aboneleri özendirmek için şirketler sağlık etkileri ile ilgili her hangi bir değerlendirme yapılmaksızın cazip kampanyalarla insan sağlığını görmezden geliyor..
Cep telefonlarının ve baz istasyonlarının olumsuz sağlık etkisi olarak 2011 yılında Dünya Sağlık Örgütü tarafından elektromanyetik alanların insan için «olası karsinojen» etkisi yarattığı özellikle belirtilmiştir.
Buna rağmen cep telefonlarının ve baz istasyonlarının yol açtığı sağlık sorunları ile ilgili olarak kamuoyuna ayrıntılı bilgi verilmemiştir!
İnsanlığın tehdit altında olduğu kapitalist çağda kar maksimizasyonu insanlık değerini ortadan kaldırmaya çalışmaktadır.
İnsanlığın sağlığını tehdit eden elektronik haberleşme sektörü için risk önlemlerinin bilimsel bilgi yöntemleriyle ele alınması gerekiyor.
Cep telefonu sahipliği, kullanma süreleri, elektromanyetik alan sınır değerleri ve etkilenimin izlenmesi/değerlendirmesi ile ilgili ivedi olarak yasal düzenlemeler var mı?
Cep telefonu kullanım süresine bağlı olarak sağlıkla ilgili rahatsızlıkların ve hastalıkların arttığı biliyor muyuz?
Teknolojiyi uzun süre sınırsız kullanmak beyine zarar verir mi?
Uzmanlar, uzun süre teknolojik aletler kullanmanın beyne zarar verdiğini, beyinin elektriksel aktivitesini ve işleyişini bozduğunu belirtiyor.
Çevreye yaydığı ışınların beyin hücrelerine zarar verdiğini ve beyin hücresinde oluşan bu hasar sonucunda birçok hastalıkların ortaya çıkabildiğini ve Epilepsi denen hastalık yani sara hastalığı beynin elektriksel aktivitesinin bozulması ile tetikleneceği açıklanmaktadır.
Yeni kuşak teknolojilerin kullanılmaya başlanmasıyla birlikte, elektronik haberleşme sektörünün yol açtığı elektromanyetik alan kirliliğinde de artış var.
Her yeni teknoloji uygulamalarıyla birlikte, hem bu teknolojiyi kullanan cep telefonları hem de baz istasyonları nedeniyle, bu ülkede yaşayan yurttaşlar olarak hepimiz artık daha yüksek dozda radyofrekans radyasyona maruz kalacağız.
Cep telefonu sahipliği, kullanma süreleri, elektromanyetik alan sınır değerleri ve etkilenimin izlenmesi/değerlendirmesi ile ilgili ivedi olarak yasal düzenlemeler var mı?
Cep telefonu kullanım süresine bağlı olarak sağlıkla ilgili rahatsızlıkların ve hastalıkların arttığı biliyor muyuz?
Teknolojiyi uzun süre sınırsız kullanmak beyine zarar verir mi?
Uzmanlar, uzun süre teknolojik aletler kullanmanın beyne zarar verdiğini, beyinin elektriksel aktivitesini ve işleyişini bozduğunu belirtiyor.
Çevreye yaydığı ışınların beyin hücrelerine zarar verdiğini ve beyin hücresinde oluşan bu hasar sonucunda bir çok hastalıkların ortaya çıkabildiğini ve Epilepsi denen hastalık yani sara hastalığı beynin elektriksel aktivitesinin bozulması ile tetikleneceği açıklanmaktadır.
Teknoloji yüzünden beynimiz tembelleşiyor, daha çok unutuyoruz.
Bunu önleyebilir miyiz?
Teknoloji beynin kullanılmasını azaltır. Son zaman da ne sorulursa sorulsun özellikle gençler ve çocuklar sorunun cevabını bilgisayarda arar oldular. Bu durum özellikle beyni gelişmekte olan çocukların düşünce gücünü, öğrenme kapasitesini azaltmaktadır.
Beyin çalışmazsa bir süre sonra düşünce fonksiyonu yavaşlar ve unutkanlıklar kaçınılmaz olur. Bunamamak için bulmaca çözün, kitap okuyun, beyin egzersizleri yapın.
Teknolojik aletlerin beyne fiziksel yaptığı zararlar tüm dünyada ispatlanmıştır.
Son zaman yaptığı ve tedavisi şart olan diğer bir sorunda bağımlılıktır. Hatta yapılan araştırmalar teknoloji bağımlılarının sigara ve alkol bağımlılığından daha fazla sayıda olduğunu göstermektedir. Bu bağımlılık ikili ilişkileri zedelemekte, iletişimi koparmakta, boşanmalara ve iş kayıplarına sebep olmakta ve kişiyi asosyal yapmaktadır.
Teknoloji bedenimizde geri dönüşü mümkün olmayan hasarlar bırakıyor…
Beyinde ve sinir sisteminde oluşan kalıcı hasarların düzelmesi mümkün değil. Teknolojik aletlerin ortaya çıkardığı sağlık sorunlarının tedavisinde sadece yatak odasında değil tüm yaşam ortamlarında bu aletleri kendimizden olabildiğince uzak tutmamız gerekir.
Teknoloji sadece insanlara zarar vermez doğaya da zarar verir. Örneğin trafikte bir çok araç yer alır bu arabaların egzozlarından çıkan hava doğaya zarar verir veya fabrikalardan atılan endüstri atıklarının sulara karışması ... Teknoloji insan hayatına faydalı olmakla beraber yavaş yavaş insan hayatını öldürüyor. Artık uyanma zamanı geldi. Teknoloji eğer bir işe yarıyorsa mucitler teknolojinin zararlarını yok etmelidir.
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Popüler tedaviyi yaptıran fenomen hayatını kaybetti
34 yaşındaki sosyal medya fenomeni Katie May, boyun ağrıları nedeniyle başvurduğu son dönemlerin popüler yöntemi kayropraktik tedavi sırasında yapılan hatalı bir müdahale sonucu yaşamını ...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Yemekle mutlu oluyorsanız dikkat!
Yeme bağımlılığının fiziksel ve psikolojik etkileri hakkında bilinçli olunması gerektiğine işaret eden Diyetisyen Şevval Işıklı, “Yeme bağımlılığı, tıpkı diğer bağımlılık türlerinde olduğu gibi kişinin hem fiziksel sağlığı üzerinde ciddi etkiler oluşturabilir hem de bireyin yaşam kalitesini düşürebilir. Profesyonel yardım gerektirebilir” dedi.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.