Alaattin Yüksel’den Başkanlara “Akraba” desteği…

   İlk olarak Ege’nin Sesi ortaya çıkarmıştı. Daha sonra yeni bir gelişme gibi değerlendirilip tekrar ortaya atıldı. Konu İzmirli bazı Belediye Başkanlarının akrabalarını kendi belediyelerine yerleştirmesi.

   Her ne kadar eski ve bilinen bir haber olsa da, tek fark Alaattin Yüksel’in de işin içerisine girmesi. Ve bu ayıplı yöntemi savunması.

   Belediyelerde uzun bir dönemdir “akraba listeleri” tartışılıyor. Başkanların sanki kendi babasının malıymış gibi belediyeye kızını, oğlunu, kardeşini, kuzenini almasının önünde hiçbir hukuki engel yokmuş.

   Savunmayı bu şekilde kuruyor Alaattin Yüksel..!

   Diyelim ki olmasın. Peki etik mi böyle bir durum?

   İsterseniz gelin Yüksel’in açıklamasını okuyalım sonra da yorumlayalım.

    “Hukuken böyle bir çerçeve yok. Belediye başkanlarının akrabaları namusuyla bir yerde çalışıyorsa ve kazandığı parayı hak ediyorsa çalışabilirler…”

   Şimdi bir antitez ortaya koyalım. Var sayalım ki, AKP’li Selçuk Belediye Başkanı o Belediyeye iki kızını, kardeşini, kuzenlerini, bacanağını ve kayınbiraderini alsın ve siz de buna “Namusuyla çalışsınlar yeterli” ya da “Hak etsinler yeterli”  diyebilir misiniz?

   Ne yani halkın içerisinde “Namuslu çalışabilecek” vasıfta kimseler kalmadı mı? Siz ailenizin tüm bireylerini olması her insanda zorunlu olan bir gerekçeyi öne sürüp o Belediyeye doldurmayı bir meziyet mi sanıyorsunuz?

   Aynı zamanda bu tür AKP’li Belediyeler de yok mu? Elbette onlarca, hatta yüzlerce var. Ben sadece “yanlış bizden olursa doğru, karşı taraftan olursa yanlış” anlayışını sorgulamaya çalışıyorum.

   Mesela bu bizim için önemli bir haberdir. Yani o Belediyenin CHP, AKP veya bir başka partiden olması ölçü değildir. Çünkü burada söz konusu olan Belediyenin halkın Belediyesi olmaktan sıyrılıp Aile Şirketine dönüştüğü gerçeğidir.

   CHP’de Parti emekçilerinin işe alınmalarına hiçbir sözüm olamaz. Keşke alsalar. Ama bir çoğuna söz verilmesine rağmen o sözlerin tutulmadığını da biliyoruz.

   Dediğim gibi AKP bu tür kadrolaşmaları misliyle yapıyor. Kendi yandaşlarını Devlet dairelerine ve Belediyelerine dolduruyor. İtirazım Ailenin her ferdinin bir Belediyeye tıka basa doldurulmasınadır. Kimse kusura bakmasın ama bunu yapan Belediye Başkanı da ve ona göz yuman İl Başkanı da etikten yoksun ve ilkesizdir.

   Tekrar ediyorum o Belediyeler sizin babanızın çiftliği değil. Zaten Halkın malı olan o Ekmek kapısını sülalenize değil, seçim zamanı kendi koltuğunuz için koşturduğunuz Halka açın. Bize lafta “nasıl namuslu olunur”u anlatmayı bırakın, ortaya ahlaklı ve gerçekçi uygulamalar koyun…

   Aksi durumda bu tür olaylar konuşulmaya ve yazılmaya devam eder…