Siz Kimin Vekilisiniz?

   Urla Balıklıova’da evleri Sibel Uyar’ın Danıştay kararını beklemeksizin yıkılan mağdur aileler seslerini duyurmak amacıyla Ankara’ya gittiler. Daha önce CHP İl Binası’nda dertlerini anlatmak için yatak yorgan eylem yapan Balıklıova sakinleri Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Belediye Başkanı Sibel Uyar yargı kararının sonucunu bekleyecek” sözü ile buradan evlerine geri gitmişlerdi.

   Urla Belediye Başkanı, kocaman ilçede yargı kararları da tamamlanmış kaçakları yıkmazken, yatırım yapacak başka bir alan kalmamış gibi burayı hedef aldı. Kendi işletmesindeki kaçaklarla gündeme gelen Sibel Uyar, kış kıyamette insanları ortada bırakacak planını uygulamaya koydu.

   Tüm bu gelişmeler üzerine Balıklıova’da evleri yıkılan aileler, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun evinin önünde kendisiyle görüşüp verdiği sözü anımsatmak istediler. Ne yazık ki yaş ortalaması hayli yüksek olan, aralarında Ankara’nın o soğuk havasında yaşam riski bulunan kadınlı- erkekli grup, eksi 6-7 derecelik soğukla karşılaştı.

   Mağdurların gelmesiyle birlikte evinin arka kapısından çıkan ve İstanbul’a nikah törenine katılmak üzere giden Kılıçdaroğlu’nun görev verdiği Genel Sekreter ve İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır önce grubu Genel başkan’ın evine gelmeden karşıladı.  Mağdur ailelere, “Genel Başkan’ın evi özelidir, oraya gitmeyin, isterseniz Genel Merkez’e gelin” çağrısında bulundu. Sındır grubu ikna edemeyince aileler Kılıçdaroğlu’nun da “Bırakın gelsinler basın açıklamalarını yapsınlar” demesiyle, evin önüne geldiler.

   Açıklamalarını yaptılar ama görüşme talepleri yerine gelmedi. Bunun üzerine grup CHP Genel Merkezi’ne gitti. İşte asıl dramatik görüntüler de burada yaşandı.

   Tuvalete Sokulmadılar

   Genel Merkez’e gittiklerinde kendilerine “Eve gitmeyin bana gelin” diyen Kamil Okyay Sındır kayıplara karışmıştı. Kendilerine daha önce “Genel başkan Belediye Başkanı’na söyledi. Hukuk sürecinin bitmesi beklenecek” mesajını getiren Musa Çam ise hiç ortalarda yoktu. İddiaya göre buradan kendisini telefonla arayan mağdurlara da “Bana mı sordunuz da gittiniz” deme nezaketsizliğini göstermişti.

   İzmir Milletvekillerinden devam edelim.

   İddialı milletvekili Tacettin Bayır da orada değildi. Bayır o saatlerde sosyal paylaşım sitesinden Karabağlar CHP örgütünün taşınacağı binanın badana boya ve diğer işleriyle meşgul olduğunu duyuruyordu.

   Ankara’da kar altında beklerken tuvalet ihtiyacı gelen şeker hastası, kalp hastası, yaşlı insanlar perişan olurken, bazı vekiller de nikah törenlerinde keyifli anlar yaşıyordu. Balıklıova sakinleri tuvalet gereksinimleri için bile binaya sokulmazken…

   İzmir Birinci bölgenin önseçimden çıkmış cesur milletvekillerinin Balıklıova sakinlerine yüz vermemesi gibi, atama milletvekilleri de ne yazık ki kapılarına gelen İzmirli seçmenlerine sırtlarını döndüler. Genel Başkan adayı Mustafa Balbay, özgürlük savaşçısı Atilla Sertel, Makro politikalarla ilgilendiği izlenimini veren Aytun Çıray’da ne yazık ki, o görüntülere bakıp “Bari bu insanları soğukta bekletmeyelim” demediler.

   Bazı milletvekillerine hiç değinmiyorum çünkü onlar İzmirli görünümü altında İzmir’e yabancı insanlar.

   Ama Ankara’da yaşanan bir insanlık dramıydı. Nasıl geldilerse öyle geri gitsinler diye ortada bırakılan Balıklıova sakinlerinden bir-iki temsilciyle nihayet Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi görüştü.

   Devrimci görünümlü CHP’nin Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, karşılaştığı soruna nasıl yaklaşacağını bile bilemedi. TBMM’nin tahsis ettiği arabayla “Sırf haber olmak için” yolcu taşımaya benzemiyordu çünkü bu sorun. Belli ki süslü haberleri seviyordu ama bu haber iç karartacak cinstendi.

   O da, “Genel Başkan’ın Belediye başkanı üzerinde bir yaptırımı olamayacağı”nı söyledi.

   CHP’nin genel manzarası işte böyle. Bir milletvekili çıkıyor ve Genel Başkan Belediye Başkanı’na bir şey diyemez gibi sözler ediyor. Halk nezdinde bu sözün karşılığı sizce ne olur.

   Oldu olacak böyle bir durumda Sibel Uyar’ı Genel başkan adayı yapalım olsun bitsin. Belki bu cesur kadın belediye başkanımız Ankara’daki bu kötü gidişe son verir!

   Sözün Özü

   Doğu ve Güneydoğu’da, Karadeniz ve Orta Anadolu’da deyim yerindeyse sıfır çeken CHP böyle devam ederse elindekilerini de kaybedecek.

   Halkçı olduğunu iddia edip Halktan kaçanların başarılı gibi bir şansı ve beklentisi zaten olmamalı. Bu tarz davranışların parti politikalarından acilen sökülüp atılması gerekir. Aksi halde Halkı aldatarak hiç kimse hiçbir yere varamaz. Benden söylemesi…