Uyar’ın Adaleti Kocaoğlu’na İşler mi?

   Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar’ın görevindeki kalan süresinde hayli yazı yazacağımızı düşünüyorum. Kendisini “Şirin” göstermeye çalışan bir gazeteciyi da bir yandan anlamaya çalışırken, diğer yanda CHP içerisinde Balıklıova’da yaşanan yıkım dramına bakış açısının da hayli “Dramatik” olduğunu düşünüyorum.

   Dramatik diyorum çünkü, Urla’da benim bildiğim kadarıyla 7 binin üzerinde yıkılması gereken ev veya kaçak bina ve ekleri var. Bunların arasında Tayyip Erdoğan’ın yakın dostu Latif Topbaş’a ait binalar da dahil. Balıklıova’da yıkılacak 74 basit evin Danıştay’dan kesinleşmesi gereken kararını beklemeyen Sibel Uyar, Danıştay’dan “Yargılama giderlerine ilişkin hükmü” kamuoyuna sunarak yıkım işlemine gitti. Bu işi yaparken Urla Kaymakamlığı ve güvenlik güçlerinden de kolayca yardım aldı.

   Size ve CHP’lilere (Olayı Savunan CHP’lilere) şimdi soruyorum. Topbaş’a ait karar kesinleştiğinde bu binaların elektriğini, suyunu kolayca kesecekler mi. Kaymakamlık garibanların üzerine sürdüğü jandarmayı, o bölgeye de kolayca gönderecek mi?

   Reis’e Neden Destek Verdiler

   Kendisine ait işletmenin de kaçak bölümleri bulunduğu iddiaları ile haber olan Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar’ın Kaymakamlıktan bu kadar kolay destek alması sizleri düşündürtmüyor mu?

   Gelelim Sibel Uyar’ın yıkımı savunurken yaptığı açıklamalara. Ne diyor Uyar:

   Belediye kanunlarla yönetilir.

  Ben CHP’li bir belediye başkanıyım, ilkelerimiz bellidir. Bu bağlamda çalışmalarımızı yaparak laik demokratik sosyal devlet olan Türkiye Cumhuriyeti’nin kanunlarıyla yönetiriz.

   Kişisel uygulamalar yapmıyoruz

   Karar doğru ve arkasındayız

   Gecekondu kanuna göre uygulama yapıyoruz.

   Vallahi bu savunmalara baktığımda gözlerim yaşardı. Keşke bazı gazeteci arkadaşlarımız gibi Urla’da ikamet etseydim de Sibel Uyar’a oy verseydim demek geldi içimden.

   Gidin bre kardeşim. Orada yaşayanlar ile röportaj yapan Sözcü Gazetesi’nden Gökmen Ulu kardeşimizin görüntülü haberini izlemenizi öneririm. Bu yurttaşların evini yıkmak kolay. Sıkıysa binlerce kaçaktan bahsettiğim Urla’daki diğer evlere de bu kadar kolayca gitsenize. İstiyorsanız size adres adres kaçak binaları gösteririm.

   Urla’yı yöneten eski başkanlar hala oralarda oturuyorlar. Çeşme’deki durumu, Seferihisar’daki kaçakları hiç söz etmeyelim.

   CHP’nin hangi yerel yöneticisi bu kadar kolay yıkımlar yaptı ki, Sibel Uyar’ın vicdan ve yürek sızlatan açıklamalarına destek verelim.

   Yıllarca Valilik nezdinde burada yaşamış insanların evini Valilik yıkmıyor, belediyeye geçtiğinde Urla’da ilk yaptığı yıkım Balıklıova’daki evler oluyor.

   Kocaoğlu’nun Kaçak Villası

   Balıklıova için CHP’den yapılan açıklamada da “Yasalar yerine getiriliyor” deniliyor. Ben de diyorum ki sayın Belediye Başkanı ve partisi CHP’nin yöneticileri.. Lütfen yasaları herkese eşit biçimde işletin ki o zaman biz de bu yıkımların arkasında duralım. Mesela aynı yasa, önceki gün BİMER'e yapılan bir başvuruda Urla'da oturan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun Zeren sitesindeki kaçak villası için de geçerli mi?

   Tapuda tek katlı gözüken ancak fazladan bodrum kat kondurulan ve ruhsata aykırı oduğu iddia edilen bu villaya da aynı kararlılıkla dokunabilir misiniz yoksa gücünüz mü yetmez?

   İlk olarak biz buradan Kocaoğlu’nun villasının kaçak olduğuna dair iddiaları dile getiriyoruz buyurun top sizde. Ne kadar samimi olduğunuzu ve yasaları ne denli ciddiye aldığınızı hep birlikte görelim?!