Şivan'ın kardeşi Hüseyin !

   AKP İzmir Milletvekili olan Hüseyin Kocabıyık, HDP'ye oy verenlere şerefsiz diyerek aklınca "prim" yapmaya çalışıyor. Bir yandan Devlet Bahçeli'ye yağ çekiyor, bir yandan da küfürbazlığını legal hale getirecek savunmalara geçiyor.

   Seçmene şerefsiz diyen Kocabıyık'ın yönettiği Yeni Asır Gazetesi'nde 2013'te yayınlanan haberin girişini aşağıda veriyorum. Ardından da Yeni Asır'daki köşe yazısında  Öcalan'ın mektubuna "Tarihi adım" olarak atıfta bulunduğuna dikkat çekmek istiyorum.

   Şamil Tayyar ve Mehmet Metiner'i önümüzdeki seçimde Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun artık çizmesi elzem. Yıllarca Doğan Grubu'nun ekmeğini yiyen Yiğit Bulut'u saraydan kovup, Şamil veya Mehmet Metiner'i yerine koyabilirler. Çünkü artık mecliste daha sağlam ve sağlıklı bir küfürbaz var ve onun adına da maalesef gazeteci diyorlar.

   Hüseyin Kocabıyık geldiği günden beri bu İzmir'e zaten yakışmıyordu. Şimdi hiç yakışmıyor. AKP'nin yıllarca savunduğu "Barış süreci"nin altına Tayyip Erdoğan'ı kurtarmak için koyduğu dinamiti görmeyen Kocabıyık'a sözlerini aynen iade ediyoruz.  Ve aşağıdaki yazdığını ve sorumlu olduğu gazetede çıkan sadece bir haberi dikkatinize sunuyorum.

   16 Kasım 2013, Cumartesi Yeni Asır

   Diyarbakır'da tarihi gün

   Tarihi buluşmada Başbakan Erdoğan ve Mesut Barzani'ye ev sahipliği yapmaya hazırlanan Diyarbakır'da yollar onarıldı, şehir temizlendi, bilbordlar afişlerle donatıldı

   Hazal Ateş  (Diyarbakır)

   Hükümetin çözüm hamlesi ile birlikte silahlar susarken, Diyarbakır bugün tarihi bir buluşmaya ev sahipliği yapıyor. Başbakan Tayyip Erdoğan ve Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi lideri Mesut Barzani'nin 21 yıl sonra yapacağı ziyaret Diyarbakır'da büyük heyecan yarattı. Türkiye'ye yaklaşık 40 yıl sonra gelen Kürt sanatçı Şivan Perver, barış sürecine katkı sunmak için geldiğini belirterek, ilk işinin annesinin mezarını ziyaret olduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan'ın da bir ilki gerçekleştirerek BDP'li Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'i belediye binasında ziyaret edeceği belirtiliyor.

    Çözüm Sürecinde Tarihi Durak

   Hüseyin Kocabıyık / 23 Mart 2015-Yeni Asır

   Epeyce bir izin yaptık ve tekrar okuyucularımızla beraberiz. Bu arada memlekette tarihi gelişmelere şahitlik etmekteyiz. Cumartesi günü Nevruz kutlamalarında Abdullah Öcalan'ın mektubu, adına Çözüm Süreci dediğimiz milli projeyi bir adım daha ileriye taşımış ve bu projeye ümit bağlayanlara moral vermiştir. Aslında Çözüm Süreci'nin içinde bir de "Mektup Süreci" diyebileceğimiz bir süreç vardır. Daha doğrusu Abdullah Öcalan'ın yazdığı ve Diyarbakır Meydanı'nda okunan mektuplar. İlk mektup 2013 yılında okunmuştu ve Öcalan o mektupta şu üç şeyin altını çiziyordu:

   Bir, Türkler ve Kürtler Müslümandır ve ortak bir tarihi yaşamışlardır.

   İki, Kürt Sorunu Türkiye'nin demokratikleşme perspektifinde çözülecektir.

   Üç, silahlı mücadele dönemi bitmiş, siyaset yapma dönemi başlamıştır.

   Öcalan 2013 tarihli mektubunda aslında PKK'nın kuruluş ve terör yapma gerekçelerinin tamamından vazgeçtiğini açıklamış oluyordu.

   2014 tarihli mektubunda da aşağı yukarı aynı ifadelerini teyit etmiştir Öcalan.

  Cumartesi günü Diyarbakır meydanında okunan mektup ise, daha önceki iki mektuptan da daha teferruatlı, daha buyurgan ve daha kesin hatlara sahip bir üslupla kaleme alınmıştı.

   Dediği şuydu Öcalan'ın: Bir, bizi bölen, etnik kavgaları çıkaran, kardeşliği yaralayan emperyalizmdir.

   İki, Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı verdiğimiz kırk yıllık mücadele artık sürdürülemez hale gelmiştir. Artık barış içinde bir arada yaşama zamanıdır.

   Üç, Türkiye'ye karşı silahlı mücadeleyi bitirecek kararı bir kongre toplayarak alın!

   Dikkat edilirse Öcalan, bazılarının zannettiği gibi "silahların susmasından" değil; "silahlı mücadelenin son bulmasından" bahsediyor ve mektubun en önem taşıyan yanı bu.

   Bütün bu gelişmeler alt alta okunduğu zaman, 2015 Nevruz'unun yeni bir tarihin başlangıcına işaret ettiği görülür.