CHP'nin Birinci Bölge handikapı

   CHP'nin önseçiminden çıkan sonuçlarını değerlendirmeye devam edelim. 

   İzmir Birinci bölgede oluşan listenin 10 üyesinin 7'sinin aynı etnik kökenden olması, Türkiye yapısının tümünü kucaklamayla uygun bir liste olmaması dikkat çekiyor. Bu konuda parti içerisinde de haklı talep ve yakınmalar da yok değil.

   CHP yönetiminin birinci bölgede başlıca sorunlarından birisi de "Göçmen" oylarına yönelik hiçbir adaya sahip olmaması. Bir önceki seçimde AKP'nin 7. sırasından Rıfat Sait'in göçmen olması sebebiyle Buca'daki ağırlıklı göçmen oylarıyla meclise gittiğini anımsatırsam, bu tehlikenin daha da büyük olduğunu söylemek mümkün.

   AKP'nin bu üstünlüğünün kırılması anlamında önseçime giren bazı isimlerin parti içinden "Anahtar liste" vurgunu ile çıkamaması CHP'yi yanıltmamalıdır. Çıkan adayların "Göçmen Oylarını" alma konusunda bir karşılığı olmayacağı çok iyi hesaplanmalıdır.

   İkinci Bölge'de bu açık Bornova Eski Belediye Başkanı Kamil Okyay Sındır ile giderilecek konumdadır.

   Birinci Bölgede ise Ercan Tatı'nın bu listelerde yer alması halinde bana göre bu açık giderilmiş olacaktır. Göçmen oylarının hafife alınması halinde geçen dönem bir milletvekilliğinin kıl payı bir oyla AKP'ye kaptırıldığını da ayrıca buradan vurgulamış olalım.

   Etnik temelde siyaset yapmak

   Bir önceki yazımda İzmir CHP’de oluşturulan listelerin çoğunun bazı kişiler tarafından bir mezhep ekseni çerçevesinde şekillendiğine dikkat çekmiştim. Görüyorum ki bu konuda sitem edenlerin sayısı pekte az değilmiş.

   Seçime günler kala bazı belediye başkanlarının desteğiyle ortaya çıkan anahtar listeler bugün ortaya çıkan ayrışmanın habercisi gibiydi. İçlerinde aday adayı olan çok sayıda CHP’li arayarak yazdıklarımı doğruladı ve parti içerisinde kutuplaşma tehlikesine dikkat çekti.

   Seçim günü yapılan yönlendirmeler, etnik temelde siyaset, istihdam teklifleri ve para pul işlerinin devreye girdiğine dair çok sayıda iddia var. Biz sadece bunları gündeme getirmekle ilgiliyiz. Bu iddiaları “tarafsız” biçimde araştırması gereken yer İl Başkanlığıdır. Aksi halde bu tartışma uzadıkça uzar. Benden söylemesi…

   Bir Not…

   CHP’li bir okurumuz aşağıdaki notu paylaştı olduğu gibi aktarıyor, yorumunu size bırakıyorum…

   Son İl Kongresi sonuçlarında baskı altına alınan Delege'nin 1. çıkardığı Ali Engin kaçıncı sırada?

   Ya ikinci olan Levent Eyipişiren sadece bir ilçede 10. sırada diğer ilçelerde hiç yok, peki 3. olan Tacettin Bayır 1.Bölgede 2. sıraya oturdu ne kadar ilginç değil mi.?

   Aslında bu sonuçlar o zaman il kongresine müdahale eden belediye başkanlarının nasıl müdahil olduklarının belgesidir. Tıpkı bu ön seçimde yine ilçelere müdahale eden şahıs gibi. Özellikle Narlıdere ve Güzelbahçe sonuçlarına dikkat?