Hüseyin Mutlu Akpınar’a çağrı!

   Geçtiğimiz günlerde haberini yapmıştık. Cengiz İnşaat Mavişehir’e bir gökdelen yapıyor. Cengiz İnşaatı bilirsiniz. Hani “Bu Milletin …. …..” diyen Mehmet Cengiz adlı kişinin sahibi olduğu inşaat firması.

   Konuyla ilgili bir Avukat dostum aradı ve önemli bilgiler paylaştı.

   Şöyle ki;

   Mavişehir sakinleri, Mavişehir’de Cengiz İnşaat’ın projesi için dava açmaya hazırlanıyorlar. Fakat dava sürecinde bir sıkıntı ortaya çıkıyor, dava açıldığı zaman yürütme ve durdurma kararı alana kadar bir süre geçecek ve bu süreç içinde Cengiz İnşaat temellerini atmış ve inşaatı çıkmaya başlamış olacak. Daha sonra davanın sonucu Mavişehirlilerin lehine çıkarsa bu sefer de Cengiz İnşaat belediyeden bana neden ruhsat verdiniz diyerek tazminat isteyebilecek.

   Böyle bir durumda da ortaya büyük çapta bir çevre ve kamu zararı çıkacak. Mahkeme o bölgedeki konut projesini iptal ettiği takdirde belediyenin bu tazminatı nasıl ödeyeceği söz konusu olacaktır.

   Bu planlara onayı Büyükşehir Belediyesi verdi, proje şu an imar planı değişikliğinden ötürü askıda, askıdan düştüğü anda Karşıyaka Belediyesi de eğer onay verirse firma inşaata başlayacak ve Mavişehirliler için dava süreci de başlamış olacak.

   Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na buradan çağrı yapmak yersiz çünkü kendisinin bu tür rantabl işlerde çevreye, zarara ve ziyana önem verdiği pekte söylenemez. Bunun örnekleri de çoktur. Mesela Bornova Rekreasyon alanı, Metro, Gemi İhalesi v.s gibi.

   O nedenle burada asıl iş Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’a düşüyor.

   Başkan Akpınar'ın Karşıyaka'nın yeşil kalabilmesi ve beton yığınına dönmemesi için, bu plan askıdayken itiraz ettti mi etmedi mi bilmiyorum ama eğer ettiyse bu karara direnmesi gerekir. Şöyle ki; önergeler bölümünde bekletebilir yani erteleyebilir. Çünkü stad yapımı karşısında direnç göstermişti. Aksi halde göz göre ortaya çıkacak olan büyük çaplı kamu ve Karşıyaka'daki çevre zararının sorumluluğuna da ortak olmuş olacak. Yok eğer o planlara itiraz etmediyse bu Karşıyaka için çok daha kötü bir durum demektir. Ayrıca “Milletin …. …..” diyen bir kişinin değirmenine de su taşımış olur. Şimdiden çağrı yaparak kendisini uyarmış olalım…

   Abdül Batur doğruyu yaptı

   Sanatçı demeye bile dilimin varmadığı Yavuz Bingöl’ün ismi Narlıdere’den silindi. Yerine de sevgili Berkin Elvan’ın ismi konuldu.

   Başkan Batur öncülüğünde alınan bu kararın hem insani hem de ilkeli bir karar olduğunu belirtelim.

   Batur’un açıklamasının şu bölümü oldukça can alıcı ;

“Gezi Parkı Direnişinde yitirdiğimiz ve asla masumiyeti tartışılmayacak çocuğumuz Berkin Elvan ve ailesi ile ilgili açıklamaları kabul edilebilir değildir. Bu isim ve onur Yavuz Bingöl'ün bugün yaşanan yalaka kimliğine değil, o günkü sanatçı ve aydın duruşuna verilmişti. Belediye Meclis Grubumuz ile birlikte duyarlı Narlıdere halkı ve Sivil Toplum örgütlerimizin ortak kararı ile Yavuz Bingöl isminin bu sokaktan kaldırılarak, adının Berkin Elvan Sokak olarak değiştirilmesine oybirliği ile karar verilmiştir. Bu istem sadece Narlıdere halkının değil, Gezi Direnişinde mücadele edenlerin kararıdır. Narlıdere halkı adına Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan'dan özür diliyor, bu grup kararımızın ilk meclis toplantısında karara bağlanacağını kamuoyunun bilgisine sunuyorum.”

   Toplumsal belleğe “Yalaka” tanımıyla yerleşen Yavuz Bingöl’ün birazcıkta olsa gururu kaldıysa, bundan sonra oturup “Ne idim ne oldum” diye düşünmesi gerekir. Çünkü bu gibi süreçlerde, adam gibi durmayan ve “k… başı oynayanları” bu toplum yerin dibine gömer…

   Oluşan toplumsal tepkiye verdiği duyarlılıktan dolayı Başkan Batur’u kutluyorum…