Yukarı
     SON DAKİKA     

Yollar yenileniyor, Karşıyaka güzelleşiyor

1

Sinan Kara

Umuda Yolculuk!

03 Kasım, 2014

   CHP'nin yıllarca kamp yapan AKP'nin ardından düzenlediği "Antalya Kampı" sonrasında 2015 seçimlerine "Umuda Yolculuk" temasıyla girileceği açıklanmış. Bu buluşmanın hemen öncesinde istifa eden Milletvekili Emine Ülker Tarhan da, Genel Başkan ve parti yöneticilerinin değerlendirmesine tabi tutuldu. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, Tarhan'ın gidişine çok şaşırmamış gibi yaptı. Yardımcısı Gürsel Tekin ise Tarhan'ın geri dönmesini isteyen açıklamalarını izledik.

   2015 seçimlerinde "Umuda Yolculuk" yapılması nasıl mümkün olur. CHP'nin Türkiye'nin tümünde varlığını hissettirmemesi halinde bu umuttan söz edilebilir mi? CHP tüm kesimleri bir arada tutamaz ise nasıl bir "Merkez Parti" ortaya çıkar? Dilek Akagün Yılmaz ile Sezgin Tanrıkulu Türkiye üzerinde ortak bir dil geliştirmezler ise nasıl biz bu CHP'nin iktidar olabileceğine inanalım...

   O halde Emine Ülker Tarhan'ın istifasının bireysel olarak tartışılması meselesi değildir. Tarhan, TBMM çatısı altında olmadığı dönemde de adından söz ettiren bir kişilik oldu. CHP'ye oy verenlerin özellikle de büyük kentlerde yaşayan eğitimli bir kesimi Tarhan'a ciddi destek verdi. Hala da verebilirdi.

  Ancak, Tarhan İşçi Partisi veya başka bir küçük parti içerisinde siyaset yaparsa bu oyu toplayabilir mi?

   Peşinen söylemek gerekirse hayır..

   Peki Muharrem İnce CHP'den ayrılırsa onu şu anda çok ciddiye alan yurttaşlar kendisiyle birlikte peşinden gider mi?

   Buradan şu sonucu çıkarmamız gerekiyor. Tüm Bu isimler ve değerler bu parti altında bir arada yaşamayı becerip, birlikte Türkiye'nin tüm bölgelerindeki yurttaşları buluşturacak parti politikaları belirleyip, siyaset yapmak zorundadır. CHP'nin oy alamadığı bölgelerde güçlenmesine ihtiyacı olduğu gözardı edilmemelidir. CHP'ye gelenlerin denize kıyısı olan illerden aday olma hevesleri de artık kırılmalıdır. CHP'nin umuda yolculuğu ancak herkesi bir arada tutabilecek bir anlayışla mümkün olacaktır.

   Bu açıdan bakıldığında Emine Ülker Tarhan'ın gidişi bir kayıp olarak görülebilir. Ancak, Tarhan'ın ayrılışı CHP'ye ağır kayıplar verdireceği anlamına da gelmez. CHP zaten bu günkü durumda ağır kayıplara Tarhan olsa da olmasa da uğramaya devam etmektedir. Parti Meclisi'ne alınan bir iki önemli gazeteci, etiketli isim veya göstermelik kadın veya genç CHP'nin makyaj anlayışından öteye gitmemektedir. Daha köklü anlayış değişiklikleri ve anlayış birlikleri kurulmaz ise umut uzaktadır.

   Hayasız saldırı

   Dikili Eski Belediye Başkanı Osman Özgüven'i herkes elindeki koltuğu alındığı zaman yerinde duracağını sandı.  Çok kısa bir süre önce anjiyo olan Özgüven, nerede bir duyarlılık gerekiyorsa orada olmaya devam ediyor. Bu durum birilerine rahatsızlık veriyor.

   Soma'nın Yırca Köyü'nde köylülerin zeytin ağaçlarının kesilmesine karşı mücadelesinde yayında olan Özgüven'i iki basın kurumu haberleştirdi. Bunlardan birisi de Yeni Asır. Özgüven ve arkadaşlarının kesilen zeytin ağaçlarını yakıp ısındığını yazmışlar. Ahlaki çöküntünün üst noktasındayız. Sevgili Osman Özgüven'i tanıyanlar biliyor. Yaşamını yitireceğini bilse bile inandığından vazgeçmeyen bir insandır. Ancak, burada bu habere kaynaklık edenler de önemli. Ne yazık ki, Dikili'de iktidarı eline geçirdiğini düşünen zavallılar, iktidar olamamanın acizliğini kapatmak için türlü yollara başvuruyor. CHP'de Dikili projesini gerçekleştirenlere selam olsun demekten başka bir şey söylemeyeceğim. Attıkları adımların meyvelerini alıyorlar.

   Moroğlu bir kez daha gündemde

   CHP İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu da bu hafta bir haberle daha gündeme geldi. Moroğlu, henüz birinci sınıf öğrencisi olduğu üniversiteyi bitirmediği halde özgeçmişinde bu okulu bitirmiş muamelesi ile gündeme geldi.

   Moroğlu'nun TBMM arşivlerindeki özgeçmişinde İşletme Eğitimi yazılmış. Öylesine bir tanımlama kullanılmış ki, bu okuldan mezun olduğu yazılmamış ama öyle bir izlenim doğmuş.

   Bu TBMM çatısı altında ilkokul diplomasını bile dışarıdan almış insanları gördük. Önemli olan Üniversite mezuniyeti değil elbet, halkın temsilcisi olabilmek. Ama neden bu özgeçmişte "Uludağ Üniversitesi Öğrencisi" diye yazılmamış. Bu yazılsaydı  çok mu utanç verici olurdu. Bana göre hayır. Hiç olmazsa şimdi yaşananlar yaşanmaz, bu eleştirilere de maruz kalmazdı.

Dip Not: Türkiye yine RTE'ye kilitlendi. Son marifet ise, bir kafe de sigara içen bir vatandaşa "Terbiyesiz" diyerek müdahale etmesi. Ölümler, yolsuzluklar ve yoksullukların hüküm sürdüğü bu ülke de memleketin gündemini RTE'nin istem dışı hareketleri belirliyor. Yazık ki ne yazık!



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

30 kilo veren Ata Demirer'i görenler şaştı kaldı

Ünlü komedyen ve oyuncu Ata Demirer son dönemde yalnızca sahne performansları ve projeleriyle değil, geçirdiği fiziksel dönüşümle de gündemde... Kısa sürede verdiği 30 kiloyla bambaşka bi...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

119 ülkede görüldü, yayılıyor: Milyonlarca kişi tehlikede!

Hiçbir sınır tanımadan hızla yayılan tehlike, uzmanları bile alarma geçirdi. Görüldüğü ülke sayısı 100’ü aştı, vaka sayıları tırmanıyor. DSÖ ilk kez kapsamlı bir tedavi kılavuzu yayımladı. Her yıl milyonlarca insan sivrisineklerin taşıdığı virüslerle enfekte oluyor. Sağlık uzmanları tehlikenin kapda olduğunu söylerken, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise bu tehdide karşı tarihinde ilk kez harekete geçti.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR