İzmir'de Baro Seçimini kim kazandı?!
27 Ekim, 2014İzmir Barosu'nun seçimlerindeki mesajı nasıl anlamalıyız. Çünkü bu seçimlerin sonuçları önümüzdeki dönemde özellikle de CHP içerisindeki siyasi gelişmeler ve ayrımların bir habercisi gibi algılanabilir. BU seçimler ve kamuoyundaki yansıtılma biçimleri de ayrıca Baro kurumsalı açısından değil ama CHP'nin içerisine bir "bomba" atmaya çalışanların başarılı olabileceğini gösteriyor.
Birinci tespit şöyle olabilir: "Baro seçimlerinde aday olan Çağdaş Grup eşittir Aziz Kocaoğlu ve Sema Pektaş olarak algılatılmaya çalışıldı. Bunda kısmen başarı sağlandı.." Bunu algılatmaya çalışanlar da üstelik Yeni Asır'ın başında olan ve her dönemin adamı kıvamındaki kişiler ve bundan yararlanmaya çalışanlar...
Bu durumu değerlendirmekte yarar var. Çağdaş Grup, İzmir Barosu'nda gerçekten demokrat ve ilericilerin geniş yelpazede kurduğu bir oluşum idi. Bu gruptan zaman içerisinde İşçi Partisi eksenindeki kişiler koptu ve bugün seçimi kazanan grubun içerisinde örgütlenmeye başladı. Ancak, grup akil insanlar sayesinde ayakta durdu. Eski Başkanlardan yaşamını yitiren Noyan Özkan'dan tutun, Senih Özay ve bu grubun önderliğindeki çevre ve toplum sorunlarına duyarlı birçok avukat Çağdaş Grup altında yıllarca hizmet etti. Ancak son yıllarda CHP içerisinde yaşanan iç tartışmalar Baro seçimlerine de damgasını vurdu.
Manisalı çocukların işkence davasında işkenceyi mahkum ettiren Sema Pekdaş ve arkadaşları da bu grubun üyesi olarak Baro Başkanı oldu.
Ama ne olduysa Aziz Kocaoğlu CHP Milletvekili olan Diyarbakır Barosu Eski Başkanı Sezgin Tanrıkulu ve Sema Pekdaş'ın yakınlıkları ve Pekdaş'ın Konak Belediye Başkan adayı yapılması Baro'daki dengeyi de sanırım Çağdaş Grup aleyhine çevirdi.
İzmir barosu seçimlerine CHP içerisinde siyaset yapan ancak Tanrıkulu, Kocaoğlu ilişkisinden rahatsız olanların da etkili olduğu kanaatindeyim. Bu tavrın asıl darbesi ise ilerici, yurtsever, solcu ve halkına, çevreye, doğaya yönelen saldırılar karşısında savaşan duyarlı insanlara vurulduğunu söyleyebilirim.
CHP içerisindeki bu müdahalenin ileride sorun yaratacağını düşünebilirsiniz. Baro seçimlerinde Ulusalcı olmak, bu kez Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da yaşanan sorunlara duyarlı olmama sonucunu doğuracaksa bu bölünme daha da tehlikeli sayılacaktır.
Kobani'de yaşananları İzmir barosu gündemine almayacaksa, olaylara evrensel değerler üzerinden değil de giderek "Irkçı" bir temele dayanan söylemlere yönelecekse İzmir Barosu'nda alınan bu sonuç topluma kazanç sağlamayacaktır.
Geçmişte Özdemir Sökmen dönemini unutmamak gerekiyor. Sökmen'in bazı söylemlerinden elde edilen çıkarımların tehlikelerini şöyle bir arşivlere bakıldığında ne denli olumsuz olduğu anlaşılacaktır.
AKP, İP ve MHP eksenli bir yapının Cumhuriyetçilerle ittifak yaptığı yönündeki ciddi iddiaları da unutmayalım. Bu tuhaf birlikteliğe bakınca “Kimin eli kimin cebinde” kıvamında bir seçim sonucu ortaya çıkmış desek yeridir. Çağdaş grup bünyesinde bulunan Kürt Avukatların “Kobane”ye yönelik attığı sloganlar, AKP’liler ve Mustafa Kemal’in Askerleriyiz diyenlerin “işbirliği” yapmasına vesile olabiliyorsa, bu ülke de yaşanan onca acı, haksızlık ve adaletsizliklerin aslında hiçbir öneminin olmadığı sonucuna ulaşıyoruz.
Baro seçimlerinden çıkan Başkan'ın bir önceki CHP listesinden vekil adayı olduğunu unutmamak gerekiyor. İzmir barosu CHP'nin içindeki tartışmaların yeri olmamalıdır. İzmir barosu ilerici, çağdaş adımların atıldığı bir Baro olma niteliğini sürdürmelidir. Tıpkı Bergama'da, Ovacık'ta, Efem Çukuru'nda mücadele veren, İşkenceyi mahkum ettiren avukatların birliğinde olduğu gibi.
Sözün özü
İzmir Barosu seçimini “Cumhuriyetçiler” başlığı altında politik bir stratejiyi esas alan ve pragmatik süreci hedefine koyan bir oluşumun kazandığını söylemek sanırım yanlış olmaz.
MHP, İP ve AKP organizasyonundaki Cumhuriyetçi grubun “Zafer” diye nitelendirdiği bu seçimin en net anlaşılabilir yanı “İleri Demokrasi”ye verdiği katkıdır. Bu katkının bırakacağı tahribatı gelecek günlerde göreceğimizden de hiçbir kuşkum yok.
Çiğli’de yaşanan sürgün
Çiğli’nin CHP’li Belediye Başkanı Hasan Aslan’ın faşizan uygulamaları aldı başını gidiyor. Başkan yardımcısı olan Tülün Koç Arslan’ın uygulamalarından fazlasıyla nasibini alan birisi olarak dikkat çekiyor.
Geçtiğimiz günlerde de haberini verdiğimiz üzere Arslan kendi anti demokratik istemlerini yerine getirmeyen Koç’u Belediye dışında olan şantiyeye sürdü. Bu yaşanan “Benim dediğimi yapmazsan başına bunlar gelir” cinsinden bir sürgün hikayesidir. Çünkü bir süre önce haksızlığa uğrayan bir grup işçi Belediyeyi basmış, Arslan o işçilerin maruz kaldığı haksızlıkları çözüme kavuşturmak yerine yardımcısı Tülün Koç’a “Sen belediye adına Polise git bunlardan şikayetçi ol” talimatı vermişti. Bu keyfi talimata uymayan Tülün Koç Hasan Arslan tarafından “Tehdit” edilmişti.
Başkanlık koltuğunda oturan Arslan’ın bulunduğu yerin sorumluluğunu kavrayıncaya kadar Çiğli’de sular durulmayacak gibi. Bekleyip görelim…
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
- Cemil Tugay’ın haklı isyanı
- TANSAŞ modeli İZMAR can suyu olacak
- İzmir’de böyle bir İl Başkanı olduğu için AKP çok şanslı…
- CHP’nin Cumhurbaşkanı adaylığı Özgür Özel’e kalabilir
- Buca’da Görkem Duman farkı
- AKP Selçuk’u unutsun..
- Kreşleri kapatmak ne demek?
- Tunç Soyer’in miadı dolmadı mı?
- Konu kendi Belediyeleri olunca; AKP’li vekiller dut yemiş bülbüle dönüyor
- Biraz sabır... Cemil Başkan güzel işler yapacak
- Tüm Yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Somer Sivrioğlu 25 yaş küçük sevgilisiyle havuzda aşka geldi
Somer Sivrioğlu 25 yaş küçük sevgilisi Tilbe Uslu ile tatil pozlarını paylaştı. İkili havuzda birbirlerine karpuz yedirip aşka geldi. MasterChef Türkiye'nin sevilen jüri üyelerinden Somer...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Sıvı kaybı böbreklerde hasara yol açıyor
Sıcak havalarda böbrek sağlığının daha fazla dikkat gerektirdiğini söyleyen Nefroloji Uzmanı Dr. Merve Aktar, “Yaz aylarında artan hava sıcaklıklarıyla birlikte terleme yoluyla ciddi miktarda sıvı kaybı yaşanır. Bu durum, böbreklere gelen kan akımının azalmasına ve atık maddelerin yeterince süzülememesine neden olabilir’’ dedi.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.