Yukarı
1

Sinan Kara

R.T.E ikinci 'Saddam' olma yolunda...

24 Mayıs, 2014

   Avenesine kendisi için “dünya lideri” dedirten ama modern dünya tarafından dışlanmış bir adam, kendi polis örgütünü oluşturmuş ve alenen halkını katlettiriyor. En son Uğur Kurt olayında polis terörünün ne denli hoyratça olduğunun boyutlarını gördük.

   Görünen gerçek, R.T.E ve onun paravan şirketi olan AKP’nin ülkeyi kaosa sürüklediği ve halkı bölmeye devam ettiğidir. Öyle ki gün geçmiyor ki ülkede bir olay olmasın, cinayetler işlenmesin.

   Dün basında yer alan bir haber dikkatimizden kaçmadı. Haberde Baran Tursun Vakfı, 2007 ile 2014 yılları arasında polisin 'fail' olduğu 157 cinayeti raporladı. Vakfın raporunda, 2007'de Polis Vazife ve Selahiyetler Kanunu'nda (PVSK) yapılan değişiklik sonrası bugüne kadar toplam 157 kişinin öldürülmesi olayında polisin fail olduğu vurgulanıyor.

   Hatırlarsanız 1990’lı yıllarda faili meçhul cinayetler işlenir ve her cinayet “derin devlet” düzeni içerisinde yapanın yanına kar kalırdı. R.T.E geldiğinde faili meçhul cinayetleri sonlandırmakla ve darbe vesayetini bitirmekle övünürdü. Oysa ki bugünkü durumun çok daha beter olduğuna tanık oluyoruz. Faili Belli cinayetler işleniyor ve darbeci vesayetin yerinin de Polis vesayetiyle doldurulduğunu görüyoruz.

   Bu anlamda aklımıza gelen en belirgin isim Saddam’dır. Irak’ta polis teşkilatını hukuk dışı işlerde kendi muhafızı gibi kullanıp halkını katlettiren kişinin bir benzerine karşın adeta bir yaşam mücadelesi veriyoruz. Sonuç ne olur bilinmez ama şu ana kadar bu ülkeye verilen tahribat hiçte küçümsenemeyecek boyutlara ulaşmıştır.

   R.T.E Saddam’ın yerini doldurma yolunda her türlü antidemokratik adımlar atmaktan sakınmıyor. O yüzden henüz bugünden Dünya tarihine “Diktatör” olarak geçmesi tesadüfi değildir.

   1000 Ali’nin “edepsiz” kardeşi

   İzmir’e Belediye Başkanı olmak için devletin bütün imkanlarını seferber eden ancak İzmirlinin inadını kıramayan Binali Yıldırım Allah’tan kazara da olsa Başkan olmamış. Neden mi?

   Okmeydanı Cemevi'nde polis tarafından başından vurularak katledilen Alevi yurttaş Uğur Kurt'un ardından 1000 Ali’nin Türkiye Kızılay Derneği İstanbul Şube Başkanı kardeşi İlhami Yıldırım twetter hesabından, kendisi gibi kapı kulu olmayanlara karşı kindarlığını kusmuş.

   İlhami Yıldırım, İstanbul Okmeydanı'nda Uğur Kurt adlı vatandaşın Polis tarafından vurularak hayatını kaybetmesinin ardından twitter hesabı üzerinden, "Ya bu ülkede eşşek gibi sessizce yaşayacaksınız ya da defolup gideceksiniz! Sizlere her kim destek oluyor, yüz veriyorsa o da şerefsizdir!" ve “Eğer arpanız fazla geldiyse o arpayı önünüzden almayıda biliriz! Arpa taşıyanları da biliriz!” diye mesajlar atmıştı. Yıldırım, tepki üzerine bu mesajları silmişti.

   Bu densiz ve edepsiz kardeşin nefret dolu açıklamalarına ağabey 1000 Ali “çevir kazı yanmasın” türünden bir açıklama yapmış.  

   Açıklama şöyle;

   "Sosyal medyada yer alan mesajlar benim tarafımdan asla kabul edilemez. Biz daima 77 milyonun birlik ve kardeşliğini savunduk. Türkiye'de yaşayan herkesin birlik ve beraberliğini savunmak hepimizin vatandaşlık görevidir. Bu vesile ile dün hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, ailesine ve yakınlarına sabır ve metanet dilerim."

   Topu taca atmak böyle bir şey olsa gerek. Şahsen bu gerzek adam benim kardeşim olsa redderdim. Bir taraftan birlik ve beraberlikten bahsedeceksin diğer taraftan bu birliğin içerisine kin ve nifak tohumu eken kardeşini kollayacaksın.

   Özetle, 1000 Ali Yıldırım’ın açıklamasında ciddiye alınacak bir samimiyet yok. O yüzden bu açıklamayı hiç yapılmamış gibi saymak en doğrusu.

   İzmir Valisi ve Basın Özgürlüğü

   Soma’daki maden faciasının ardından İzmir’de dün yapılan protesto gösterilerini görüntüleyen DHA Muhabiri Mehmet Candan ve Habertürk Muhabiri Emrah Yılmaz İzmir polisi tarafından gözaltına alınmış.

   TGS İzmir Şubesinden yapılan açıklamaya göre;

   Dün gece de Ege Üniversitesi öğrencilerinin kampüste yürüttükleri işgal eylemine yapılan polis müdahalesini görüntülemeye çalışan tüm gazeteciler engellenirken, DHA Muhabiri Mehmet Candan polisler tarafından yeniden gözaltına alınarak, polis aracında 1 saat süreyle alıkonulmuştur. Candan’ın yanı sıra DHA Muhabiri Yusuf Yavuz da polisler tarafından tartaklanarak küfür ve hakarete maruz kalmıştır.

   Buradan İzmir Valisi Mustafa Toprak’a soralım.

   Sayın Vali süregelen eylemlerde Polisin yaptığını görev sayıyorsunuz da gazetecinin yaptığı sizce nedir?

   Halkın malını, canını ve huzurunu koruma kurallarına uyması gereken Polisinizin, görevlerini yapmaya çalışan gazetecilere   saldırması, küfür etmesi ve hürriyetlerini kısıtlaması sizin için  nasıl bir anlam ifade ediyor?

   Siz ve emrinizdeki polisler yasa da açıkça belirtilen basın özgürlüğü ilkesi ve evrensel hukuk ilkelerini mi yoksa kendi keyfi kurallarınızı mı esas alıyorsunuz?

   O Polislerin amiri ve bu tür olayların tek sorumlusu olan siz, Yasalara uyması için Polislerinizi uyaracak mısınız?

   Bekliyoruz…

   Önemli Not

   Türkiye ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Spor Yazarları Derneği, Türkiye Foto Muhabirleri Derneği Üyesi olan değerli Meslektaşımız Süleyman Alasya’yı kaybettik. Kendisine Tanrıdan rahmet, yakınlarına da sabır ve başsağlığı diliyorum.



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Romantik Asansör Pozları Olay Oldu

Uzak Şehir’in Alya’sı Sinem Ünsal, sevgilisi Berk Cankat ile hasret giderdi. Dizi çekimleri nedeniyle sevgilisinden uzak kalan güzel oyuncu, romantik asansör pozuyla hayranlarından tam no...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Vücudunuzdaki bu sinyaller ele veriyor...

Vücut, metabolizmanın sağlıklı şekilde çalışması için yalnızca besinlere değil, aynı zamanda temel vitamin ve minerallere ihtiyaç duyar. Özellikle kış aylarında yetersiz vitamin alımı, hem fiziksel hem de duygusal değişimlere yol açabilir.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR