İzmir Valileri Türkiye gündeminde

   Diyarbakır’dan İzmir’e atanan Vali Mustafa Toprak kente gelmesiyle birlikte, ayağının tozuyla kendisini Gezi olaylarının içerisinde bulmuştu. Olaylar sırasında özellikle “eli sopalı sivil polisler”in halka karşı uyguladığı şiddetten dolayı Vali’ye ağır eleştiriler yapılmıştı.

   Bu Polislerle ilgili gereken incelemeyi başlatacağı sözünü veren Vali, maalesef ilerleyen süreç içerisinde gereken adımı atmamış ve kamuoyunu hayal kırıklığına uğratmıştı.

   Vali Toprak şimdi başka bir iddia ile gündemde.

   CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, İzmir’deki yolsuzluk soruşturmasında Adalet Bakanlığı müsteşarının, dosyayı kapatması için savcıyı araması ve ardından Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın devreye girmesi sırasında yaşanan konuşmaların kayıt altına alındığını belirtiyor.

   Tezcan 31 Ocak 2011’de İzmir’de yolsuzluk soruşturması başladığını ve başlamadan operasyona müdahale edildiğini belirten Tezcan, şöyle devam ediyor:

   “O gece baskılar başlıyor. Müsteşar Kenan İpek, İzmir Valisi, İzmir İl Emniyet Müdürü, Kaçakçılık Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ müdahale ediyor. Konuşmaların bir kısmı kayda alınmış.”

   Tezcan’ın dile getirdiği iddiaya göre Vali Toprak Emniyet Müdürü ve Mali Şube Müdürüyle yaptığı telefon konuşmasında açılan soruşturmaya engel olmaya çalışıyor.

   İddialar doğruysa, Sayın Vali “Devletin Valisi” görevini askıya almış ve İzmir’in sorunlarıyla ilgileneceği yerde, AKP’nin açıklarını kapatmakla meşgul bir görev üstlenmiş durumda.

   Bir diğer gündem de olan ise, Diyarbakır’a atanan (İddialara göre sürülen) eski Vali Cahit Kıraç’la ilgili.

   Twitter’da Haramzadeler isimli bir sayfanın paylaştığı belgede işadamı Mustafa Latif Topbaş’ın 1. Dereceden sit alanı olan bölgedeki villalarını yıkmak isteyen zamanın İzmir Valisi Cahit Kıraç’ı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a şikayet ettiği, olay sonrası Kıraç’ın Diyarbakır’a atandığı ifade ediliyor.

   İddialara göre Sayın Kıraç bir takım usulsüzlüklere geçit vermediği için sürgün ediliyor.

   Tamda EXPO elemelerine yakın bir süreçte Sayın Kıraç’ın aniden İzmir’den gönderilmesini hepimiz “manidar” bulmuştuk. Yukarıdaki iddiaların doğruluk payı oldukça yüksek görünüyor. Bakalım Sayın Kıraç konuyla ilgili bir şeyler söyleyecek mi?

   Öte yandan Başbakan ve ailesine ait olduğu öne sürülen Urla Villalarıyla ilgili “gayri yasal” iddialar evlere şenlik. Bir iktidar değişikliğinde bu kadar çok şaibenin altından nasıl kalkılır doğrusu şimdiden merak ediyoruz.