Aziz Kocaoğlu’nun 'Toma' itirafı...
02 Ocak, 2014Gezi olaylarının üzerinden neredeyse yedi ay geçti. O günden bugüne İzmir’de en çok tartışılan konulardan birisi Aziz Kocaoğlu’nun TOMA’lara su vermesiydi. Çünkü Gezi mağdurları yedikleri çivili sopaları, gördükleri işkenceyi içlerine sindiriyor fakat bu olayı haklı yere sindiremiyordu. Bu konu yedi ay boyunca Kent gündeminde özellikle CHP içerisinde eleştirilere neden oldu.
Bu eleştiriler karşısında tepkisiz kalan Kocaoğlu’ndan beklenen itiraf aylar sonra da olsa nihayet geldi. Ama evlere şenlik bir savunma refleksiyle.
Pek muhterem Kocaoğlu dedi ki;
“Bu belediyenin görevidir. Eğer su vermeseydik, valilik itfaiye teşkilatına el koyardı”
Tutarsız ve günü kurtarmaya yönelik bir söz. Çünkü, birileri kalkar “Sularımız akmıyor, kesik” diyen Antalya BŞB Başkanı Mustafa Akaydın örneğini verir. Şap diye oturursunuz yerinize.
Bari ilkeli biçimde bir özeleştiri yapılsa, “yanlış yaptım, korktum, otoriteye karşı gelemedim” dense gam yemeyeceğiz ama ortada “hem kel hem de fodul” durumu var.
Bu arada belki sizin de dikkatinizi çekmiştir. Sayın Kocaoğlu son günlerde sıkça “Gezi Mesajları” vermeye de başladı. Gittiği yerlerde gezi olaylarından, gezi gençliğinden, verilen mücadelenin haklılığından övünç duyarak bahseder oldu.
İyi güzel ama bu durum Sayın Başkanın samimiyetsizliğinin de bir göstergesidir. Hem o kitleye su sıktırmak için TOMA’lara su vereceksin, hem de aynı kitleye methiyeler düzeceksin. Bu neyin kafasıdır sözü tam da bu durum için söylenmiş olsa gerek.
Çok sayıda CHP’li Aziz Kocaoğlu’nun ideolojik duruşunu ilkesel açıdan tartışmaya açmışken, Kılıçdaroğlu’nun tekrar adaylık koltuğunu getirip hediye etmesinin mantığını çözmekte zorluk çekiyorum. Ya Kılıçdaroğlu gezi sürecini tam olarak anlayamadı ya da işin içerisine “şantaj siyaseti” girdi.
Bu ne demektir diye sorarsanız, CHP İzmir’de 2009 aday belirleme sürecinde Deniz Baykal’ın da bu tür bir siyasetin mağduru olduğunu sanırım bilmeyen yoktur.
Sayın Kılıçdaroğlu belki okur diye buradan bir kez daha uyarmakta fayda var.
İzmir CHP’nin kalesidir buna eyvallah. Ancak İzmirlinin CHP değil Kocaoğlu konusunda kafası bir hayli karışıktır. Kocaoğlu’yla zorlanarak kazanılması olası görünen bir seçimde, Kocaoğlu dışında bir adayla CHP’nin İzmir’den tulum çıkarması hayal değil, görünen bir gerçektir.
Mesele doğru zaman da doğru aday tercihi yapmaktır. Esaslı bir araştırma yapıldığında, bu doğru adayın Kocaoğlu olmadığını anlayabilmek emin olun ki hiçte zor değildir.
Osman Özgüven’i istemeyenler
Her devrin şakşakçıları tarafından “Osman Özgüven istenmiyor” başlığı altında bir haber servis ediliyor. Amaç adaylığın önünü kesmek.
Yani farklı yöntemlerle Osman Özgüven'in adaylığı engellenmiş olacak.
Yerine kim yapılacak?
Dikili’de Osman Özgüven ve arkadaşları AKP’nin zulmüne karşı direnirken, aynı partide olan ve yoldaşlarını satan birilerinin aday yapılması, bu şakşakçıların gündemindeymiş.
Yuh artık!
Peki Dikili’de Osman Özgüven’i istemeyen kimlerdir. Araştırın bakın, mutlaka Osman ağabeylerinin vesilesiyle siyaseten bulundukları yere taşınan ve sonradan Osman ağabeyleri otoriteyle çarpışırken onu satan kişilerdir.
Dikili gerçeğini bilmeyen anlamaz. Sosyal Demokrasiyi baz almış bir anlayışın Osman Özgüven gerçeğini görmeyip, davayı satanlara itibar etmesi hiçte inandırıcı olmaz.
Ayrıca Genel Merkezin listesinde Osman Özgüven ismi bugün değil dün ve ondan önceki gün de vardı.
Demem odur ki, birtakım rantabl şakşakçılarla Dikili’nin dokusuyla oynamak o kadar da basit değildir. Çünkü mesele Osman Özgüven’le birlikte kimlik kazanan Dikili’nin kültürel ve aydınlık geleceğidir.
Özetle; Yol arkadaşlarını satanların, Dikili’yi parsel parsel satacağı gerçeği asla göz ardı edilmemelidir.
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
- Kılıçdaroğlu’nu CHP’den atmak için; Ne olması gerekiyor?
- Cemil Tugay’ın haklı isyanı
- TANSAŞ modeli İZMAR can suyu olacak
- İzmir’de böyle bir İl Başkanı olduğu için AKP çok şanslı…
- CHP’nin Cumhurbaşkanı adaylığı Özgür Özel’e kalabilir
- Buca’da Görkem Duman farkı
- AKP Selçuk’u unutsun..
- Kreşleri kapatmak ne demek?
- Tunç Soyer’in miadı dolmadı mı?
- Konu kendi Belediyeleri olunca; AKP’li vekiller dut yemiş bülbüle dönüyor
- Tüm Yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Romantik Asansör Pozları Olay Oldu
Uzak Şehir’in Alya’sı Sinem Ünsal, sevgilisi Berk Cankat ile hasret giderdi. Dizi çekimleri nedeniyle sevgilisinden uzak kalan güzel oyuncu, romantik asansör pozuyla hayranlarından tam no...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Vücudunuzdaki bu sinyaller ele veriyor...
Vücut, metabolizmanın sağlıklı şekilde çalışması için yalnızca besinlere değil, aynı zamanda temel vitamin ve minerallere ihtiyaç duyar. Özellikle kış aylarında yetersiz vitamin alımı, hem fiziksel hem de duygusal değişimlere yol açabilir.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.