AKP'nin Çoğunluk Savsatası...
28 Haziran, 2013Gezi olayları sonrasında AKP’nin “Korku operasyonları” devam ediyor. Yaşananlardan ders çıkarmayan Başbakan ve avenesi bir yandan içi boş demokrasi söylemlerini dillerinden düşürmezken bir yandan da Halkın üzerindeki baskıyı Polis ve Yargı marifetiyle sürdürmekten vazgeçmiyor.
Olayların sakinleşmesiyle birlikte neredeyse her sabah çeşitli kumpaslar hazırlanarak evlere baskınlar düzenleniyor, eylemlere katılanlar cezaevlerine atılıyor. AKP Hükümeti olan biteni doğru algılamaktan ziyade, işi baskı yöntemiyle geçiştireceğini zannediyor.
Ancak yanılıyor.
Çünkü Dünyanın pek çok yerinde benzeri olayların panzehiri zulüm ve yıldırma değil demokrasi olmuştur. Demokrasi dediysek göstermelik “orta veya ileri demokrasi” saçmalığı değil, gerçek ve olması gereken demokratik hakların içselleştirilmesi ve yaşama geçirilmesidir.
Mesela İfade özgürlüğü, gösteri ve yürüyüş hakkı ile polisin şiddetsel tutumu ve yargının evrensel hukuk normlarını örnek alması gibi. Aksi halde cadı avı yapar gibi “kıstır-içeri at” mantığı bir çözüm değil, gittikçe büyüyen bir sorun halini alacaktır. Şu an yapılan da budur.
AKP’nin Gezi eylemlerini aslına uygun olarak okumadığını, ya da anlamak istemez tavrını, korku üzerine inşa ettiği operasyonlarından anlıyoruz. Milyonlarca insanın temel hak ve insanca yaşama talepleri Başbakanın koltuk korkusu ve ihtirası yüzünden “Çapulcu”, “Marjinal” ve “Terörist” gibi ötekileştirici ve linç edici bir muameleye maruz bırakılıyor.
Kendi yanlışlarına ortak olmayanları “düşman” gören bu anlayışın, böyle giderse hem korkuları hem de kayıplarının artarak devam edeceği de yadsınamayacak bir gerçek olarak karşımıza çıkacaktır.
Başbakanın ve ona biat edenlerin artık şunu anlaması gerekir ki bu ülkede kendisinin fikrinde olmayan on milyonlarca insan ikamet etmektedir. Bu insanları hapislere atmak, polisine öldürtmek ve kolunu bacağını kırdırmanın kendisine yarardan çok zarar verdiğini hep birlikte fazlasıyla yaşamış bulunmaktayız.
Demokratik teamüller gereği eğer gelişmiş ülkeler baz alınıyorsa, bunca insanın mağdur edildiği bir ülkede yapılması gereken en erdemli tavır istifa etmektir. İyi bilinmelidir ki, Başbakanın “Milli İradesı” taş çatlasa yirmi beş milyon taraftarıyla sınırlıdır. Sıkça dile getirdiği çoğunluk ise 46 Milyon insanın üzerindedir ve bu insanlar kendisi gibi düşünmeyenlerdir.
Yani “ben 76 Milyonun Başbakanıyım” ya da "Çoğunluğun Başbakanıyım" yaklaşımı, reel rakamlardan da anlaşılacağı gibi laf-ü güzaftır.
Özetle, Başbakan ve partisinin Türkiye’yi polis ve yargı marifetiyle kontrol altına alamayacağının en belirgin örneğidir Gezi eylemleri. Eğer birazcıkta olsa vicdan ve ilkesel tutum kaldıysa bundan ders çıkarmaları gerekir. Aksi durumda zorbalıkla yürütülen bu süreçte kaybeden Halk değil, Başbakan ve emir erleri olacaktır. Benden söylemesi…
Dezenformasyon...
Gezi eylemlerinde Polis kurşunuyla hayatını kaybeden Ethem Sarısülük’ün üzerinde oynanan “Yandaş medya” alçaklığına hep birlikte tanık oluyoruz.
Katlettikleri insanın üzerinden “nasıl haklı çıkarız” arayışına giren satılık köpekler, Ethem’i itibasızlaştıma, kendi rezilliklerine de itibar kazandırmak için ellerinden gelen pisliği sergilemişlerdir. Ancak nafile. Çünkü bu Halk Ethem’i benimsediği gibi, onu yok edenleri ve katliamı örtbas eden anlayışı da çoktan lanetlemiş ve not etmiştir.
AKP’nin yargısı her ne kadar “vicdan katliamı” yapsa da, bilinen gerçek Ethem’in katili tetiği çeken o polis ve azmettiricisi de "Polisine destan yazdıran" ve “Emri ben verdim” diyen Recep Tayyip Erdoğan’dır. Devletlerde devamlılık esas alındığına göre Başbakan bu suçtan ve sorumluluktan yaşamı boyunca kaçamayacaktır. Bu ülkenin aydın ve duyarlı yurttaşları, Ethem’i ve bu cinayeti asla unutmayacaktır…
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
- Kılıçdaroğlu’nu CHP’den atmak için; Ne olması gerekiyor?
- Cemil Tugay’ın haklı isyanı
- TANSAŞ modeli İZMAR can suyu olacak
- İzmir’de böyle bir İl Başkanı olduğu için AKP çok şanslı…
- CHP’nin Cumhurbaşkanı adaylığı Özgür Özel’e kalabilir
- Buca’da Görkem Duman farkı
- AKP Selçuk’u unutsun..
- Kreşleri kapatmak ne demek?
- Tunç Soyer’in miadı dolmadı mı?
- Konu kendi Belediyeleri olunca; AKP’li vekiller dut yemiş bülbüle dönüyor
- Tüm Yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Romantik Asansör Pozları Olay Oldu
Uzak Şehir’in Alya’sı Sinem Ünsal, sevgilisi Berk Cankat ile hasret giderdi. Dizi çekimleri nedeniyle sevgilisinden uzak kalan güzel oyuncu, romantik asansör pozuyla hayranlarından tam no...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Vücudunuzdaki bu sinyaller ele veriyor...
Vücut, metabolizmanın sağlıklı şekilde çalışması için yalnızca besinlere değil, aynı zamanda temel vitamin ve minerallere ihtiyaç duyar. Özellikle kış aylarında yetersiz vitamin alımı, hem fiziksel hem de duygusal değişimlere yol açabilir.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.