Pavlov’un Köpeği…
04 Ocak, 2013Gerçek ismi İvan Petroviç Pavlov. Rus fizyolog, psikolog ve aynı zamanda hekim.
Hikayesi ise aynen şöyle.
Pavlov'un köpekler üzerinde yaptığı klasik koşullanma deneyleri ünlüdür. Köpeğe ilk olarak birkaç kez zil çalınır. Fakat köpek tepki vermez. Sonradan et verilir. Köpeğin salyaları akar. Sonra et ile birlikte zil çalınır. Daha sonra et verilmediği halde zil çalındığında köpeğin salya salgıladığı görülür. Şartlı ya da şartlandırılmış refleks denen olay da budur. Pavlov, bu davranışın, psikolojik etkinlikle özdeş olan yüksek düzeyde sinir etkinliğinin belirtilerinden biri olduğunu öne sürer ve psikoloji alanında geçerli tek yaklaşımın deneysel yöntem olduğunu vurgular.
Pavlov, her ne kadar bu alandaki çalışmalarından ötürü ünlü olmuş olsa da 1904 yılında Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü'nü sindirim sistemi üzerine yaptığı araştırmalar sayesinde kazanmıştır.
Neyse…
Şimdi nerden çıktı bu Pavlov ve köpeği diyeceksiniz. Hemen konuya girelim.
Dün Buca Belediye Meclisinde toplantı vardı. Meclisin önemli gündemlerinden birisi de CHP’li Meclis Üyesi Zekiye Seda Sönmez’in uzun yıllardır emek harcayıp üzerinde çalıştığı ve ileriki dönemlerde Buca’ya son derece faydası olacağı düşünülen Organik tarımla ilgili bir projeydi.
Projenin yürümesi için paydaş olan birkaç akademisyen ve yerelden çiftçiyle birlikte Almanya’ya gidilmesi, orada bu işin ayrıntılarını yerinde görmek ve zaman içerisinde de Buca’da uygulamaya geçilmesi ve bu amaçla da Almanya yolculuğu için Meclise Sönmez tarafından bir önerge verildi.
Önergeyi muhalif çıkışlarıyla bilinen ve konunun bilimsel yönüyle ilgili yeterince bilgi sahibi olan Levent Köstem dahi desteklerken, bazı Meclis üyelerin de ısrarla karşı çıkmasına anlam veremedim.
Çünkü genel hatlarıyla baktığımızda üzerinde durulması gereken, yani organik tarım açısından uygun bir bölge olan Buca’nın geleceğine yönelik ciddi bir projeydi.
Meclisiteki görüntüleri bütünüyle izlediğimizde, öteden beri süre gelen bir muhalefet etme hastalığının ön plana çıktığını görüyoruz.
CHP içerisinde muhaliflikleriyle bilinen isimlerin karşı çıkmasının yanı sıra, AKP’li Meclis Üyelerinin de önce EVET demeleri sonradan da şaşırtıcı biçimde son dakika hamlesiyle fikir değiştirmeleri de garipsenecek bir durum.
Yani yine bir “ittifak”ın olduğu gözlerden kaçmıyor, zaten iddialarda bu yönde.
Ayrıca biliyorsunuz, önceki yıllarda bir AKP’li Meclis üyesi CHP içerisinden “muhalif” olan isimlerle “işbirliği” içerisinde olduklarını da bize itiraf etmiş, o haberi de Ege’nin Sesi’nde yayınlamıştık.
Dünkü mecliste en ilginç diyalog ise bir zamanlar CHP’de politika yapan ve partiden atılan bağımsız üye Adnan Öztekin ile Zekiye Seda Sönmez arasında yaşanıyor.
Yani Pavlov’un Köpeği burada gündeme geliyor.
Zekiye Seda Sönmez söz alarak projeyi ve kendisini eleştiren Adnan Öztekin’e aynen şöyle bir cevap veriyor;
“Pavlov’un bir köpeği varmış. Önüne et atıyormuş arkasından da zili çalıyormuş. İkinci defa da önüne yine et atıyormuş zili çalıyormuş ve eti yiyormuş köpek. Üçüncü defa da Pavlov sadece zil çalmış ve köpeğinin ağzından salyaların aktığını görmüş. Dolayısıyla da psikolojide bunu “Şartlı refleks” olarak adlandırmış. Bazı arkadaşların belki şartlı refleks olarak bunu değerlendirebiliyor olabilirler onlarında affına sığınıyorum yani, teşbihte de hata olmaz bu psikolojik bir ders veya alıntı diyelim. JVM firmasıyla da (Adnan Öztekin’in dile getirdiği) hiç uzaktan yakından ilgimiz yoktur. Fi tarihinden kalmış şeyleri şimdi çıkartmayın lütfen”…
Bu konuşmanın ardından Pavlov’un Köpeği söylemi için söz alan Adnan Öztekin “Pavlov’un köpeğini üstüme alındım mı asla alınmadım çünkü ben önce lafa bakarım laf mı diye sonra söyleyene bakarım adam mı diye. Bu yüzden ben alınmıyorum bu konuda. Ama edebi şeylerde vardır bununla ilgili, ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz gibi”
Evet tartışma aynen böyle.
Zekiye Seda Sönmez’in “bilimsel” ve aynı zamanda “psikolojik göçük” yaratan Pavlov’un Köpeği açılımı, İzmir’de meclis tartışmalarına renkli ve farklı bir boyut getirmiş olsa da, Organik tarıma ilişkin projenin “ön yargılı” yaklaşım ile sabote edilmesi gerçekten üzücü.
Buca adına, Bucalıların geleceği adına üzücüdür…
Sözün özü;
Buca’nın dört bir tarafına anıt ve heykeller yaptırmasıyla da bilinen Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı’ya bir öneri.
Bilim adına, Pavlov’un bir heykeli Buca’ya, hani gerekir diye düşünmüyor da değilim…
Aman sakın ciddiye almayın, sadece küçük bir ironi hepsi bu…
Kesimhane…
Önceki gün İzmir’in TV programcısı olan bir gazeteci arkadaşımla sohbet ediyoruz.
Meğerse İzmir’de bazı medya sektörlerinde neler oluyormuş. Duyunca inanın bana şok oldum.
Paylaşayım aynı şoku sizde yaşayın.
Bir medya “organ”ında Kesimhane diye tabir edilen bir oda varmış. Küçük bir oda, birisi rahatsızlık veren türden olmak üzere, iki adet sandalye ve bir tane de küçük sehpa.
Adı üstünde Kesimhane…
O sandalyeye oturan “şanssız” kişi ise “kesim” denilen operasyonun her çeşidinin muhatabıymış.
Bu operasyon listesinde kimler yok ki; Politikacılar, Belediye Başkanları, İşadamları vs…
Burası neresi mi?
Onu söylemem işte, ben duydum ve hemen de sizlerle paylaşayım dedim. Ne olur ne olmaz diye, bilmeyenlerin de dikkatine sunayım dedim.
Kesimhane!
Yuh olsun sizin “Gazetecilik” anlayışınıza...
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
- Kılıçdaroğlu’nu CHP’den atmak için; Ne olması gerekiyor?
- Cemil Tugay’ın haklı isyanı
- TANSAŞ modeli İZMAR can suyu olacak
- İzmir’de böyle bir İl Başkanı olduğu için AKP çok şanslı…
- CHP’nin Cumhurbaşkanı adaylığı Özgür Özel’e kalabilir
- Buca’da Görkem Duman farkı
- AKP Selçuk’u unutsun..
- Kreşleri kapatmak ne demek?
- Tunç Soyer’in miadı dolmadı mı?
- Konu kendi Belediyeleri olunca; AKP’li vekiller dut yemiş bülbüle dönüyor
- Tüm Yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Romantik Asansör Pozları Olay Oldu
Uzak Şehir’in Alya’sı Sinem Ünsal, sevgilisi Berk Cankat ile hasret giderdi. Dizi çekimleri nedeniyle sevgilisinden uzak kalan güzel oyuncu, romantik asansör pozuyla hayranlarından tam no...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Vücudunuzdaki bu sinyaller ele veriyor...
Vücut, metabolizmanın sağlıklı şekilde çalışması için yalnızca besinlere değil, aynı zamanda temel vitamin ve minerallere ihtiyaç duyar. Özellikle kış aylarında yetersiz vitamin alımı, hem fiziksel hem de duygusal değişimlere yol açabilir.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.