1542 “AK?” Belediye
04 Aralık, 2012Türkiye’de son yıllarda operasyon geçiren Belediyelerin tümüne baktığımız da önümüzde oldukça enteresan bir yol haritası beliriyor.
Öyle ki, Edirne’den tutun Balıkesir’e kadar ve Akdeniz’de Mersin Adana gibi iller de dâhil olmak üzere, AKP’nin hâkim olduğu grafiğin dışını kapsayan, Muhalif Belediyeler için düşünülmüş bir “operasyon güzergahı” karşımıza çıkıyor.
29 Mart 2009 Yerel seçimler sonucunda Türkiye’de toplam 2903 Belediyenin 1542’si AKP’nin yönetiminde. Geriye kalan ise muhalefet partileri tarafından paylaşılmış durumda.
Ve Türkiye’de Operasyon tablosuna baktığımızda 1542 AKP’li Belediye’nin “sütten çıkmış AK kaşık” yalanıyla yüz yüze kalıyoruz.
İşte tam da bu noktada “Hepinizde mi AK’sınız ey birader?” sorusu aklımızın bir köşesine yer edinmiyor da değil.
Bu her ne kadar doğaya aykırı bir durum teşkil etse de maalesef günümüz Türkiye’sinde bütün AKP’li Belediyeler tertemiz halde işlerini korkusuz ve kaygısızca “yürütmeye” devam ediyor.
Ülkenin ötekileri konumunda olan, İçişleri Müfettişleri, Polis ve Yargının soğuk nefesini her daim ensesinde hisseden Muhalefet Belediyelerinde ise maşallah suç vasfının her çeşidini görmek mümkün; Zimmet, Yolsuzluk, irtikap, fesat, kayırma vs…
Yani operasyon yememek için tek şansınız var o da AKP’li olmanızdır. AKP’liler her ne kadar da “bize de soruşturma açılıyor” dese de, bu anlamda AKP´li kaç belediyeye bu türden operasyonlar yapıldı ve hangi Belediye başkanı ve bürokratları geçici bir süre de olsa içeriye tıkıldı sorusu da tabiatıyla zihin bulanıklığına neden oluyor.
Yaşananlara, ayrıntılara ve sonuçlara bakınca, Muhalefet belediyeleri için her ne kadar “suç üretim” birimleri devreye sokulmaya çalışılsa da zaman içerisinde bu formülünde bir işe yaramadığını yani tutmadığını görüyoruz.
Nasıl tutsun ki?
Birçoğun sonradan hazırlanan “çakma” verilerle gittiği yere kadar gidiyor ve bir dönem sonra soruşturma S.O.S verir hale geliyor.
Belediyelere yapılan operasyonların tümünde yaygın biçimde karşılaştığımız en belirgin gerçek, açılan soruşturmalar ve yapılan yargılamalar ya takipsizlik, ya tahliye veyahut Beraat kararı ile sonuçlanıyor.
Şu anlama geliyor;
Evrensel boyutlarda kabul görmüş “gerçek adalet”in kendi mecrasında gün gelip, kendi yerini bulduğu gerçeği ortaya çıkıyor.
Elbette yaşanan o kahredici süreçlerde ortaya çıkan mağduriyetlerde işin cabasıdır. Şaşaalı baskınlar eşliğinde yapılan operasyonlar yapanın yanına kar kalırken, olayların mağdur tarafları ise çektiği onca sıkıntıyla ne yazıktır ki baş başa kalıyor.
Ortaya çıkan sonuç;
Adının başında “adalet” olan partinin yaptıkları her nedense Adalet dağıtıcıların ilgi alanına girmiyor. Şu anki algı; yargı mekanizmasının AKP hegemonyasına paralel hareket ettiği algısıdır. Kabahat; bu algıyı taşıyanlarda değil yerleştirenlerdedir.
Burada bir başka eleştiriyi de muhalefet partilerine yapmak gerekiyor.
Şöyle ki;
Ortaya konulan (demokratik) eylem biçimleri oldukça cılız ve bir o kadar da ürkekçedir.
Ülkenin %50 sini barındıran muhalefet partilerinin bir iki basın toplantısı ve yakınmakla yetinmesi bence tavan-taban, yani parti içerisindeki dayanışmanın olmayışından kaynaklanıyor.
Ortaya çıkan bu durumu daha açık bir tabirle, işin başındaki yöneticilerin duyarsız kalmalarına ve beceriksiz olmalarına bağlıyorum.
Tabii ki eylemlerin de elbette sınırı vardır, olmalıdır ama haklıysanız bunu sinerek değil haykırarak, gün yüzü görmemiş mücadele biçimlerinizle ortaya koyarsınız.
Yeter ki şiddetten uzak durun ve haklı olun…
Özlü söz;
Yasama, yürütme yargı içiçe geçmişse, özgürlükler garantide değilse, anayasa yok demektir. Kuvvet kimdeyse o hâkimdir…
-Jean Jacques Rousseau-
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
- Kılıçdaroğlu’nu CHP’den atmak için; Ne olması gerekiyor?
- Cemil Tugay’ın haklı isyanı
- TANSAŞ modeli İZMAR can suyu olacak
- İzmir’de böyle bir İl Başkanı olduğu için AKP çok şanslı…
- CHP’nin Cumhurbaşkanı adaylığı Özgür Özel’e kalabilir
- Buca’da Görkem Duman farkı
- AKP Selçuk’u unutsun..
- Kreşleri kapatmak ne demek?
- Tunç Soyer’in miadı dolmadı mı?
- Konu kendi Belediyeleri olunca; AKP’li vekiller dut yemiş bülbüle dönüyor
- Tüm Yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Ata Demirer'den Özge Borak açıklaması
Komedyen ve oyuncu Ata Demirer, 'Eyyvah Eyvah' film serisinin bitme nedeninin eski eşi Özge Borak ile ilgisinin olmadığını söyledi.
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Kafein faydalı mı zararlı mı?
Kahve, çay, enerji içecekleri, asitli içecekler, çikolata… Hepsi çok fazla tüketiliyor. Dolayısıyla kafein hayatımızın tam ortasında… Bu uyarıcı maddenin enerjiyi ve zihinsel performansı iyileştirmeye yardımcı olabileceğine dair çalışmalar var.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.