ORC Anketini İnandırıcı Bulmadım...

   Bir süredir İzmir’de özellikle Konak Belediye Başkanını göklere çıkarmakla tanınan ORC araştırma şirketinin yaptığı yeni bir anket dün yerel medyada yayınlandı.

   Ankette ilginç ve şaşırtıcı sonuçlar yer alıyor. CHP’nin Sürpriz düşüşler yaşadığı ilçelerden başlayıp bu sonuçları irdelemeye başlayalım.

   Öncelikle Bayraklı’da 2009 yerel seçimlerinin sonuçlarını hatırlarsak;

   CHP %43.4, AKP ise %36.4 olarak yansımıştı.

   ORC’nin anketine baktığımızda ise ilginç sonuçlarla karşılaşıyoruz.

   Bayraklı’da AKP’ye 33.5, CHP’ye 30.9 ve MHP’ye ise 8.1 oranında oy çıkıyor. Doğrusu bu sonuçların hiçte istikrarlı ve inandırıcı gelmediğini sizlerle paylaşmak istiyorum.

   Nedenine gelince.

   Öncelikle Bayraklı’da CHP’li Belediye Başkanının o denli kısıtlı imkanlarına rağmen son derece iyi işler yaptığına inananlardanım.

   Hatırlarsanız 2009 yerel seçimlerinde Bayraklı için kesin AKP alacak gözüyle bakılmıştı. CHP’nin bölgede güçsüz olduğuna işaret ediliyor ve seçimi kaybeder deniliyordu.

   Ama tam tersi oldu. AKP en güçlü döneminde bir sürü para babasının desteğine rağmen Bayraklı’yı 7 puanlık bir farkla kaybetti.

   Öylesine zorlu bir dönemden geçen CHP’nin şimdi Bayraklı’da çok daha güçlü olduğu kanısındayım. Yani Hasan Karabağ’ı da gayet başarılı bulduğumu ve söz verdiği işlerin çok üzerine çıktığını, en azından “başarılı” gösterilen birçok ilçeden çok daha iyi olduğunu belirtmek istiyorum.

   Üstelik hükümetten ve büyükşehirden yeterince destek görmeyen bir ilçe olmasına rağmen, Bayraklı’da olabildiğince kayda değer ve başarılı işlerin yapıldığı kanaatindeyim.

   Bu nedenle ORC’nin Bayraklı anket sonuçlarının gerçeklerle örtüşmediği ve yanılgılarla dolu olduğunu düşünüyorum.  Önümüzdeki yerel seçimlerde CHP’nin buradan çok daha güçlü çıkacağı fikrindeyim.

   Ve bundan dört ay önce İntegral araştırma şirketinin 2099 kişilik denekle yaptığı “ Pazar günü yerel seçim olsa başkana oy verir misiniz?” sorusuna %48.9 Evet, AKP’ye ise 34.3 oranında bir oy çıktığını da ayrıca hatırlatmak isterim.

   Bayraklı’da kısa sürede yapılan işlerden birkaç örnek verirsek;

   “Gümüşpala Pazaryeri ve Spor tesisi Komplkesi.Kız Misafirhanesi. Şehit Ümit Boz spor tesisleri, 20 adet 35 bin metre karelik park, 80 parkın oyun gruplarının yenilenmesi, Yollar ve kaldırımlar için 150 bin metrekare kilit parke taşı. Her yıl 700 çocuğa kurs veren gençlik merkezi, 21 adet semt evi. 1000 çocuğa burs, spor kulübünde 3 bin çocuğa spor yaptırma olanağı, 1500 bayana her yıl meslek edinme kursu, 250 bayana ücretsiz el işlerini satabileceği stantlar, 2 ambulans, 3 diş hekimi, 3 doktorla halka ücretsiz muayene, tedavi ve servis. Türkiye de ilk ve tek deprem etüt merkezi. %93 temizlikteki memnuniyet oranı, bütün okullar, camiler ve cem evleri ile kiliselerin bakım onarım ve temizliği. TSM ve THM Çocuk belediye koroları, her bölgeye uygun kültür sanat etkinlikleri, bütün derneklerin üyeleriyle birlikte Çanakkale şehitliği başta olmak üzere kültür gezileri. Her Ramazan ayında 2500 kişiye iftar yemeği ve yaklaşık 8 bin kişiye gıda yardımı, erzak, yiyecek ve mobilya yardımı. Parklardan hayvanlara yiyecek ve temizlik kabı hizmeti ve son olarak işçi bulma kurumunun şubesi olarak çalışıp 3 bin kişiye belediye dışından iş olanağı sağlamak ve 1300 kişiye belediyede iş olanağı vermek, 12 kafe açarak halkın ucuz hizmet görmesini sağlamak” bunlardan bazıları…

   Menemen anketi…

   Menemen’de 2009 yerel seçimlerinin sonuçlarını hatırlayalım.

   CHP %40.8, AKP %22.3…

   ORC Araştırma Şirketinin yaptığı ankette ise; CHP %33.4, AKP ise %29.7…

   Yapılan anket, o günden bugüne CHP’nin AKP’yle arasında yüzde 15’e yakın devasa boyutlarda bir farkın kapandığını ortaya koyuyor.

   Bu sonuçta bana hiç ama hiç inandırıcı gelmiyor.

   Neden mi?

   Yerel seçimlerde elbette partinin önemi çok büyüktür ancak kişiler de en az parti kadar bağlayıcıdır. Yani bazı isimler vardır, yaptıkları hizmetlerden dolayı partiler üstü kimliğiyle öne çıkar.

   İşte Tahir Şahin’de o isimlerden birisidir.

   Ve her şeyden önce başarılı bir Belediye Başkanıdır. Öyle olmasaydı üç dönem girdiği seçimi halkın açık ara desteğiyle kazanmamış olurdu.

   Tahir Şahin’de hükümet ve Büyükşehir desteğinden yoksun olarak kendi yağıyla kavrulmasına rağmen Menemen’de var olan kapasitenin kat be kat üzerine çıkanlardandır.

   Ayrıca gelir açısından ele aldığımızda beldelerin bağlanmasıyla birlikte zaten kıt kanaat bir bütçesi olan Menemen’in nüfusu ikiye katlanmakla beraber, halka hizmet götürme işi her ne kadar da zor bir hale gelse de Tahir Şahin ve ekibinin bu zorluğun da üstesinden gelebilecek derecede sorumluluk sahibi olduğu aşikârdır.

   Menemen’de yapılan işlerden birkaç örnek verirsek;

   “300 araçlık yer altı araç oto parkı. Cumhuriyet meydanı, Şehir parkı, Kültür sarayı, şehir içi yolların ve kaldırımların tamamı, Tepe sosyal tesisleri projesi, Ulukent’te cem evi ve camii projesi, Ulukent yağlı güreşleri ve ulusal düzeyde rahvan at yarışları ve yeni bağlanan yerleşim yerlerindeki alt yapı çalışmaları” bunlardan sadece birkaç tanesi olarak ilk aklımıza gelendir…

   Ankete bakınca bana göre çok kötü olması gereken bazı belediyeler "iyi" gösterilmiştir. Bu iki Belediye yani Bayraklı ve Menemen'in olması gereken yerin hakettiği yer olmadığını belirteyim. Ve sizler iyi bilirsiniz ki, birçok Belediye başkanını da en acımasız biçimde eleştirenlerden biriyim ama bu birilerinin de hakkını yemek anlamına da gelmemelidir. Çünkü birilerini eleştirmemizin yanında, haksızlık edildiğinde koruma hakkımız da olmalıdır diye düşünüyorum.

   Önümüzdeki yazıda bu anketin diğer sonuçlarını da yorumlamaya devam edeceğim.

   ESHOT’a dair…

   İzmir Büyükşehir Belediyesinin köklü kuruluşlarından birisi de ESHOT’dur. Ancak buradan gelen şikayet mektupları bu aralar gittikçe artmaya başladı. Bunların başında ise Siyasi kadrolaşmanın geldiği iddiaları var.

   İddialar, eski Demokrat Partililer ve AKP’lilerin burayı üs haline getirdiği yönünde. Özellikle AKP’ye yakın duran bürokratların kurum içerisinde CHP’lileri saf dışı bıraktığı konuşuluyor.

   Genel Müdürün de yaş haddinden emekli olması gerekirken Aziz Kocaoğlu tarafından o makama getirilmesine anlam verilemediğine dair yakınmalar var.

   ESHOT’u ayrıntılı biçimde ele alacağız, bilginize…

   Özlü söz;

   Sıradan bir şeyi şık bir biçimde yapmak, tehlikeli bir şeyi acemice yapmaktan iyidir. Tehlikeli bir şeyi şık biçimde yaptığınızda ise ona sanat denir… -Charles Bukowski-