Yukarı
     SON DAKİKA     

Real Madrid'den Lucas Vazquez'e veda

1

Sinan Kara

Asıl Zafiyet AKP’dir…

26 Ağustos, 2012

   Son yaşanan Gaziantep katliamının ardından asıl infilak AKP’de yaşanıyor. AKP’nin Bakanı ayrı telden, Milletvekili de ayrı telden çalmaya başladı.

   AKP içerisinde “Benim istihbarat kaynaklarım güçlüdür” diyen Şamil Tayyar ile İçişleri Bakanlığı, yani Bakan İdris Naim Şahin arasında “yalanlama” kavgası var. Her iki kesimden de kafa karıştırıcı açıklamalar var ve isterseniz bunlara bir göz atalım.

Şamil Tayyar’ın açıklaması;

   Habertürk TV'de 13 Ajansı'nda Didem Yılmaz Arslan'ın sorularını yanıtlayan AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, Gaziantep saldırısında güvenlik zafiyeti olduğunu belirterek, "İl Emniyet Müdürü görevden alınmalıydı" dedi.

   Şamil Tayyar, “Gaziantep'te muhtemel bir eylemin yapılabileceği ihtimali yüksekti. Gaziantep Emniyeti bu ihtimali biliyordu fakat burada bir yönetim beceriksizliği olduğunu düşünüyorum. Gaziantep şehir merkezinde bomba patlatılabileceği ihtimalini 23 Temmuz'daki köşe yazımda yazdım. Bu istihbarat bilgileri bize farklı kanallardan geliyor. Bu bilgileri Gaziantep Emniyet Müdürü'yle de paylaştım. Olaydan 6.5 saat önce de elimizdeki bilgileri milletvekili arkadaşlarımızla yaptığımız toplantıda paylaştık. İhmali olanların bir an önce tespit edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Burada birinci derecede sorumlu Gaziantep Emniyet Müdürü'dür, görevden alınmalıdır.

Ve İçişleri Bakanlığı Açıklaması :

   ''Son günlerde bazı basın ve yayın organlarında yer alan Gaziantep Milletvekili Sayın Şamil Tayyar'ın beyanlarına dayalı haber ve değerlendirmeler nedeniyle aşağıdaki açıklamanın yapılması uygun görülmüştür.

   Gaziantep ilimizde yaşanan menfur bombalama olayı öncesi istihbarat zaafının olduğuna ve istihbarat bilgilerinin kullanılmadığına ilişkin, herhangi bir somut bilgi, belge ve olguya dayanamayan bu iddia, haber ve değerlendirmelerin gerçekle ilgisi yoktur.

   Güvenlik personelimizin çalışma azmi ve motivasyonunu bozma amacını da içerebilecek nitelikteki bu tür açıklama, haber ve yorumlar güvenlik güçlerimizin çalışma azim ve gayretini olumsuz etkileyemeyecektir.''

   Görüldüğü gibi İçişleri Bakanlığı, AKP’nin istihbaratı güçlü vekili Şamil Tayyar’ı açıkça yalanlıyor, üstelik Güvenlik güçlerinin çalışma azmine zarar vermekle de itham ediyor.

   Bu karmaşadan anladığımız nedir diye düşündüğümüzde, AKP’nin terör konusunda afalladığı gerçeği karşımıza çıkıyor. Çocukların katledildiği bir terör saldırısının bırakın istihbari bilgilerini, sonradan oluşan sürecini dahi yönetemeyen bir Hükümetin varlığından bahsediyorum.

   Bu birbiriyle zıt olan her iki açıklamayı okuduğumuzda, daha açık bir tabirle dış politikada olduğu gibi, terör konusunda da AKP fena halde çuvallamış vaziyette.

   Çünkü iddiaları dile getiren Şamil Tayyar’ın AKP’nin sıradan bir milletvekili olmadığını, istihbarat kaynaklarının diğer vekillerden daha fazla olduğu aşikardır.

   Ortada bir zafiyetin olduğu bu kadar açıkken, bu ülkenin başına gelmiş en büyük sorun olan İdris Naim Şahin’in izlediği onca tutarsızlık varken, zafiyet yoktur demek mümkün müdür?

   Ve asıl zafiyet AKP’dir. Çünkü bu İçişleri Bakanını ısrarla o makamda tutan, kırdığı potların gaf ötesine taşındığını bile göremeyen AKP hükümeti ve onun başındaki kişidir.

   Şimdi asıl soruya gelelim;

   Yani bu denli bir keşmekeşlik içerisinde “Halk ne yapsın?” sorusuna.

   AKP Hükümetinin Türkiye’nin en hassas konusu olan Terör olaylarındaki beceriksizliği bu denli ortadayken, öteden beri bu illetin asıl ceremesini çeken fedakar halkın durumu ne olacak?

   İç sorunların üstesinden gelmeyi beceriksizliğineden dolayı öteleyen, başka ülkelerde savaş çığırtkanlığı ve piyonluğu yapan AKP hükümeti, Türkiye halkının göz yaşlarına bu kafayla engel olabilir mi?

   Elbette olamaz!

   Çünkü AKP, bırakın dış politikayı ve terör sorununu, kendi içerisinde dahi tutarsız bir yola girmiş durumdadır.  Ve bu gidişat kendilerini batırdığı gibi, bu ülkenin geleceğini de tehlikeye doğru sürüklemektedir.

   O nedenle asıl zafiyet AKP’nin kendisidir…

Dinamitin Sosu Ümit Zileli

   Türkiye’nin yolsuzluk tarihine çok sayıda ciddi iddialarla ismini altın harflerle yazdıran isimlerden birisi şüphesiz İ. Melik Gökçek’tir. Gökçek’in sahibi olduğu Beyaz TV isimli kanalın kargaşa yaratan konsepti ve belden aşağı vuruşlarıyla bilinen Dinamit adlı programı izleyenleriniz vardır.

   Bu programın Moderatörlüğünü Latif Şimşek adlı kişi yaparken, lokomotifliğini ise Rasim Ozan Kütahyalı yapıyor. Geriye kalan isim ise Ümit Zileli. O da programın sosu görevinde.

   Programı izlediğinizde diğer ikisinin çığırtkanlığı ve AKP sözcülüğü yaptığını sıkça görür ve objektif gazeteciliğin ne denli yerlerde süründüğüne tanık olursunuz.

   Ya Ümit Zileli?

   Sosyal demokrat çevrede “aydın” bir kimliğe sahip olduğu bilinen Ümit Zileli ise o iki çığırtkanın yanında “sos” tadında bir konuma sahip.

   Diğer ikisi kıyametleri koparırken arada bir devreye giren Zileli ise, hafif meşrep bir muhalif çıkış, sonrasında da ortama uyum sağlama formatında zamanını geçirir.

   Bana kalırsa, kendisini çağdaş ve sosyal demokrat bir kimlikle tanımlayan Zileli’nin o programa dahi çıkması bir felakettir.

   Ben olsam asla çıkmam. Aç kalırım susuz kalırım yine de çıkmam. Çünkü söz konusu İ. Melih Gökçek’in kanalıdır ve orada planlanan konseptin dışına çıkmak o kadar da kolay değildir.

   Ümit Zileli’ye saygı duyan sosyal demokratlardır. Öyle ki, panellere davetlerden tutun, kitap alımlarına kadar destek olan kesim, o programda yerin dibine sokulan sosyal demokrat kesimdir.

   Şahsen bu tür zikzakları etik bulmuyorum. Çünkü ayyuka çıkan bir oluşumun içerisinde olmak, sizin de o oluşuma katkı sunarak ortak olduğunuz anlamına gelir.

   Bana ters, gerisi Ümit Zileli gibilerin bileceği iştir.

Özlü Söz:

   Kendileri için özgürlük isteyenler, ötekilerin özgürlük alanına ne kadar da rahat girebiliyor. Bir zamanlar yasakların karşısında olduklarını söyleyenler; söz konusu ötekiler olunca nasıl da yasakçı gömleğini üzerlerine geçiriyorlar... –Sinan Kara-



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Farah Zeynep Abdullah'tan 'Sperm bankası' itirafı

Çocuk istediğini söyleyen Oyuncu Farah Zeynep Abdullah, yaptığı bir röportajda "Babam sperm bankasından çocuk yapabilirsin diyor" itirafında bulundu. Oyunculuğunun yanı sıra sosyal medya ...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

119 ülkede görüldü, yayılıyor: Milyonlarca kişi tehlikede!

Hiçbir sınır tanımadan hızla yayılan tehlike, uzmanları bile alarma geçirdi. Görüldüğü ülke sayısı 100’ü aştı, vaka sayıları tırmanıyor. DSÖ ilk kez kapsamlı bir tedavi kılavuzu yayımladı. Her yıl milyonlarca insan sivrisineklerin taşıdığı virüslerle enfekte oluyor. Sağlık uzmanları tehlikenin kapda olduğunu söylerken, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise bu tehdide karşı tarihinde ilk kez harekete geçti.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR