Buca’da “Yavuz Hırsız” Misali

   Buca Belediyesi’ndeki imar planında tadilat skandalının kahramanı AKP Meclis Üyesi Mimar Yeşim Gülhan ile ona bu planı getirten o günün başkanvekili CHP’li Ercan Geçgel’in durumu sıcaklığını koruyor.

   Bu iki Meclis Üyesinin partilerince nasıl bir işleme tabi tutulacağını ben hala merak ediyorum.

   Bu konuda CHP İzmir İl Başkanı Tacettin Bayır’den ses çıkmazken, AK Parti İl Başkanı Sayın Ömer Cihat Akay’da beni arayarak, ortada bir hukuksuzluğun olmadığını dile getirdi.

   Ancak ben aynı kanıda değilim.

   Ve bütün bunlar yetmiyormuş gibi AKP’nin Bucalı meclis üyeleri de zaten aynı yemeği sık sık paylaştıkları CHP’li Buca muhaliflerine benzediler.

   Partilerinin de önüne geçen meclis üyeleri arkadaşları Gülhan’ı kurtarma adına “Yavuz Hırsız” misali  Başkan Yardımcısı Tayfun Emre’nin kellesini istediler.

   Peki gerekçeleri ne?

   Tayfun Emre Başkan Yardımcısı olarak görevlendiremez, attığı imzalar geçerli değil. Görevden al…

   Bunu iddia eden meclis üyeleri yasadan habersiz. Üstelik araştırmıyorlar.

   Belirttikleri gibi 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 68/B maddesi’nden dolayı Tayfun Emre görevde değil. Emre aynı yasanın 86. Maddesi gereğince vekil memur oldu ve Başkan Yardımcısı olarak görevlendirildi.

   Bunu teftiş eden müfettişler de bu bilgiyi aldı ve ortaya yasal bir işlem olduğunu gördü.

   Ama bir süredir CHP’li Meclis Üyesi Lokman Fazla’nın başlattığı ve bunu AKP’lilerin izlediği bu iddia dayanaktan yoksun. 

   Bir başka iddia daha var.

   Emre, Meclis’ten belge gizledi….

   Oysa o gizledi dedikleri belge hiçbir şekilde Tayfun Emre’ye gönderilmedi.

   Belediyede Yazı İşleri Müdürlüğü’ne kaydı yapılan Büyükşehir Belediyesi’nden gönderilen yazı dağıtılırken Başkan Yardımcısı Tayfun Emre’ye gönderilmemiş. Anlayacağınız Tayfun Emre için asla kendisine gelmeyen ve bilgisi olmayan yazıyı sakladı diyorlar.

   Bunu da iddiayı ortaya atanlar biliyorlar ama planlar üzerinde büyük bir suç olan tahrifatı kayıt altına aldıran tutanak tutturan Tayfun Emre’yi hedef şaşırtıp, görevden aldıracaklar.

   Dediğim gibi toplumda çok önemli bir deyimimiz var: Yavuz Hırsız Ev Sahibini Bastırır…

   İşte bu olaydaki yaşananlar bu deyime çok uyuyor.

   Bundan sonra ne olacak peki…

   AK Parti ak mı olacak yoksa ipi kaptırdığı meclis üyelerinin CHP benzeri davranışlarını mı izleyecek..

   CHP’liyim diyerek Başkan Ercan Tatı’dan habersiz tasarrufta bulunan meclis üyesi ne yapacak…

   Kamuoyunun bakışı

   Buradan önemli bir tespiti yinelemek istiyorum. Buca’da cümbür cemaat saldırıya uğrayan Tayfun Emre’yi belki üzebilirsiniz. Ama siyaseten Tayfun Emre’yi, son mecliste yine işbirliği yapan AKP ve CHP’lilerin yönelttiği saldırılar yıpratamaz. Olsa olsa kendilerini yıpratır.

   AKP’lilerin Emre’yi bırakıp kendi meclis üyelerine bakması gerekiyor.

   Almışlar silgiyi basmışlar planın üzerine.

   Bu eylemle ilgili konuşması gereken CHP’liler ise üyesi CHP’nin varlık yokluk mücadelesi verdiği dönemde emek veren, partililerin saygısını eksik etmediği bir kişiyle uğraşıyor.

   Pek anlaşılabilir bur durum değil kısacası…

   NOT: Önceki yazımda konunun kahramanlarından Ercan Geçgel beni arayarak "belge" göndereceğini söyledi. Hala bekliyorum...

   İzmir CHP Gençliğinde yaşananlar

   Aldığım bilgiye göre CHP` İzmir İl Gençlik Kolları Başkanı Emre Yılmaz anlaşılmaz biçimde görevden alındı. Yılmaz`ın yerine ise Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan`ın oğlu İbrahim Soydan uygun görülmüş.

   Yağmur çamur demeden yıllarını CHP’ye veren İzmirli genç CHP’lilerin bu durumdan rahatsız olduğunu öğrendim.

   Nasıl olmasınlar ki!

   Sanki koskoca İzmir’de genç yokmuş, kimse yokmuş gibi ithal partililerle iş görülmeye çalışılıyor.

   Tıpkı Milletvekili adaylığı atamalarında olduğu gibi.

   CHP’de yaşlıların kendi aralarında yaptıkları ayak oyunları ve kavgalar yetmezmiş gibi, şimdi gençlerde bu içi boş hizipleşmenin içerisine çekilmek isteniyor.

   Gerçekten yazık…