Başbakan`ın İşi Zor
18 Ocak, 2011
“Hakemin birisi günün birinde maç yönetir. On binlerce taraftar hep bir ağızdan tempo tutarak bu hakeme olmadık hakaretler ve küfürler yağdırır. Yan hakemlerden birisi bu duruma maruz kalan orta hakemi yanına çağırır ve aynen şöyle der:
-Size olmadık sözler söyleniyor, talimat verin maçı seyircisiz oynatalım.
Mağdur hakem cevap verir.
-Yok, gerek yok. Bu kadar insan bir şeyler söylüyorsa, demek ki bir bildikleri vardır.”
Biliyorsunuz şu meşhur Arena Stadı’nda yaşananları.
Yukarıdaki olayın benzeri Sayın Başbakan hazretlerinin başına geldi.
Artık buna tarih tekerrürden mi ibaret denilir, her neyse…
Ancak ortada bir gerçek var:
Bu da Başbakan’ın bu ülke coğrafyasında sığınacak yerinin kalmadığı gerçeğidir.
Kendisi ve partisinin mensupları nereye giderse gitsin, inanılmaz biçimde son model eylem biçimleriyle karşılaşıyor.
Ülkenin envai çeşit yumurtalarımı desek, kafasına silah dayayanları mı söylesek, koskoca bir stadyumun hep bir ağızdan tuttuğu tempodan mı bahsetsek.
Durum kötü yani.
Olayın en kötü tarafı ise, Başbakanımız’ın yukarıdaki hakemi örnek almaması, özeleştiri yapmamasıdır.
Düşünsenize;
Hani yiğitlik bu ya, çıksa medyanın karşısına;
“Yahu bu kadar insan beni yuhalıyorsa bir bildikleri vardır” dese ne olur?
Hadi anasına ‘defol’ dediğin çiftçi haksız, hadi ‘ODTÜ’lü protestocular haksız.
Eh be mübarek, on binlerce insan da mı haksız!
Neyse…
Arena Stadı’nda son yaşanan bu protesto olayı Başbakan Erdoğan’ın suyunun ısındığını gösterir niteliktedir.
Geçmişe baktığımızda bu tür tepkilerin sonucunda var olan iktidarların, tepe taklak gittiğine şahit oluruz.
Öyle ya iktidar yapan aynı halk aşağıya düşürmesini de elbette bilir.
Bu arada unutmadan,
‘Ben Demokratım’ nutukları çeken Başbakan’ın teorisi ve pratiğinin ‘S.O.S’ verdiği de ayrı bir gerçek. Yani söyledikleriyle yaptıkları arasında uçurumlar oluşmaya başladı.
Örnek mi?
Arena stadında yaşanan olayda, Başbakan’ı yuhalayanların kameralarla tek tek belirlenip fişlenmeye çalışılması.
Bu durum Başbakan’ın dokunulmaz “Tanrı Dağı Hirâ” olduğunun kanıtıdır.
Komediye bakar mısınız;
Konuşsan suç, yuhalasan suç, yumurta atsan suç, hak arasan suç, zam istesen suç, içki içsen suç, el ele tutuşsan suç.
Hatta öksürmek, aksırmak, geğirmek gibi gereksinimlerin suç olması da içten değildir.
Şimdi tam da bu yazının sonunda taşı gediğine koymak lazım.
AKP’lilere soruyorum;
Siz, demokrasiyi askıya aldıkları iddiasıyla, yargılayacağız diye darbecileri basamak kullanarak halktan oy istemediniz mi?
Elbette istediniz!
Peki, yine sorarım size:
Faşizm içeren uygulamalarınızla sizin bu darbecilerden ne farkınız kaldı?
NOT : Sevgili Ünal Ersözlü üstadımın kız kardeşini kaybettik. Kendisine ve ailesine sabırlar, merhuma Tanrı'dan rahmet diliyor, buradan üzüntümü paylaşıyorum…
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
- Cemil Tugay’ın haklı isyanı
- TANSAŞ modeli İZMAR can suyu olacak
- İzmir’de böyle bir İl Başkanı olduğu için AKP çok şanslı…
- CHP’nin Cumhurbaşkanı adaylığı Özgür Özel’e kalabilir
- Buca’da Görkem Duman farkı
- AKP Selçuk’u unutsun..
- Kreşleri kapatmak ne demek?
- Tunç Soyer’in miadı dolmadı mı?
- Konu kendi Belediyeleri olunca; AKP’li vekiller dut yemiş bülbüle dönüyor
- Biraz sabır... Cemil Başkan güzel işler yapacak
- Tüm Yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Yasemin Kay Allen'dan ayrılık sonrası iddialı pozlar
İlişkilerine ikinci bir şans daha veren oyuncu Yasemin Kay Allen ile eski FBI ajanı Erdal Kaya yeniden ayrıldı. Ayrılık sonrası Allen, sosyal medyada iddialı pozlarını paylaştı. Suna Yıld...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Kemik Erimesi: Kırılgan Yaşlılık
Her 3 kadından 1’i, her 5 erkekten 1’i yaşamı boyunca osteoporoz kaynaklı kırık riskiyle karşı karşıya. Kemikler, yaşla birlikte kütle ve yoğunluk kaybeder. Kalça kırığı sonrası ilk 1 yıl içinde erkeklerde ölüm riski % 37, kadınlarda % 28’dir.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.