
Deniz Feneri davasında önemli gelişme
Almanya tarihinin en büyük bağış skandalı olarak anılan Deniz Feneri e.V. skandalında ikinci dalganın soruşturma evresi tamamlandı. Hazırlanan iddianame mahmekeye sunuldu ve kabul edildi. Mahkeme, davanın başlaması için Türkiye'den istenen hukuki yardımın gelmesini bekliyor. Deniz Feneri e.V.'nin Türkiye ayağını soruşturan savcılar, bağış paralarıyla Euro 7'ye alınan "Baltic Kristina" adlı geminin iki Avrupa ülkesi arasında çalıştığını tespit etti. Euro 7 tarafından İstanbul merkezli bir şirkete kiralanan ve ismi değiştirilen "Panama bandıralı" gemi Akdeniz'de ticari amaçlı olarak kullanılıyor.
Cumhuriyet gazetesinden Aykut Küçükkaya’nın haberine göre, Kanal 7’nin muhasebecisi Firdevsi Ermiş’in “Euro7 için bağış paralarıyla alındı” itirafında bulunduğu “gemi”nin Akdeniz’de çalıştığı belirlendi. Panama bandıralı geminin Euro 7 tarafından merkezi İstanbul olan bir şirkete kiralandığı öğrenildi.
Deniz Feneri e.V vurgununu ortaya çıkaran Kanal 7’nin muhasebecisi Firdevsi Ermiş’in “Euro7 için bağış paralarıyla alındı” itirafında bulunduğu “gemi” (Baltic Kristina) bulundu. Türk savcıların iki Avrupa ülkesi arasında çalıştığını tespit ettiği gemi şu anda “Panama bandıralı”. Akdeniz’de ticari olarak çalıştırılan geminin Euro 7 tarafından merkezi İstanbul’da bulunan bir şirkete kiralandığı öğrenildi.
Geminin akıbetini araştıran Türk savcılar ise geminin alındığı tarihlerde Euro 7’ye kredi veren Frankfurt’taki Vakıfbank Şubesi’ne yönelttikleri sorulara ise hâlâ yanıt alamadılar. Türk savcılar Euro 7’nin kredi için bankaya teminat olarak gösterdiği Weiss Handels GmbH’ye ait taşınmazları sordu, ancak bu soruya hâlâ yanıt gelmedi. Bu sorunun yanıtı savcılar için büyük önem taşıyor. Çünkü Türk savcılar krediyi alan Euro 7 şirketiyle, Deniz Feneri e.V’nin bağış paralarının yönlendirildiği tespit edilen şirketlerden Weiss Handels şirketinin yönetiminde aynı isimlerin bulunmasını sorguluyorlar.
Taşkan ve Ermiş itiraf etmişti
Deniz Feneri e.V’nin son başkanı Mehmet Taşkan ile hem derneğin hem de Euro 7’nin muhasebecisi Firdevsi Ermiş Deniz Feneri soruşturmasında önemli bir yer tutan gemi olayıyla ilgili önemli itiraflarda bulunmuştu. O itirafların özetleri şöyle:
Mehmet Taşkan: 1 milyon 200 bin Avro’luk finansman VakıfBank, amaca bağlı olmaksızın Euro 7’ye verilmişti. Ancak Vakıfbank bu paranın nereye harcandığını biliyordu. Teminat olarak gemi Vakıfbank’a yetmemiş olduğundan, Weiss GmbH’nin emlaklarından teminat da verildi. Deniz Feneri’nin bir hesabından da para verildiği kanısındayım. Bu paranın ne kadar olduğunu finans işleriyle fazla ilgilenmememden dolayı bilmiyorum. Türkiye’deki Mustafa Çelik, İsmail Karahan ve Zekeriya Karaman (Almanya’nın Türkiye’deki asıl failler olarak gösterdiği Kanal 7’nin tepe yönetimi) geminin kiraya verilmesine dair karar verdiler.
Firdevsi Ermiş: Bu geminin parasının yüzde yüzünün Deniz Feneri’nin parasından ödendiğinden eminim. Dışarıya bunu başka şekilde lanse edebilmek için, geminin satın alınmasından hemen sonra Vakıfbank’tan Euro 7 GmbH adına 1 milyon Avro kredi aldırıldı. Mehmet Gürhan, bu işlemi resmi muhasebeye “geminin satın alınması için 1 milyon avro kredi alındığı, geri kalan paranın da sanki Türkiye’den geldiğini gösterecek şekilde” geçirmem için talimat verdi. Bu kredi, Frankfurt Vakıfbank’tan Euro 7’nin hesabına geçirildikten sonra ise iki kez ve her defasında 200 bin Avro’yu Türkiye’de yeni kurulan Haliç Denizcilik’e havale ettim. Bu para orada hangi iş için ve nereye kullanıldı bilmiyorum.
4 saatlik sorgu
Anımsanacağı gibi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, eski Vakıfbank Frankfurt Şube Müdürü Metin Özetçi’nin 4 saat süreyle ifadesini almıştı. Özetçi, Deniz Feneri e.V bağlantılı soruşturmanın başlamasının ardından Türkiye’ye tayin edilmişti. Türk savcılar Özetçi’ye, Almanya’dan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na ulaştırılan kredi sözleşmelerine ilişkin ayrıntılı sorular yöneltmiş, Özetçi’den, müdürlüğü döneminde Deniz Feneri e.V. ile bağlantılı şirketlere verilen kredilere ilişkin detaylı bilgi edinmişti. Özetçi’ye Türkiye’ye yapılan para transferlerine ilişkin sorular da yöneltilmişti.
ALMANYA’DA İKİNCİ DAVA
Hürriyet gazetesinden Ali Varlı’nın haberine göre Almanya tarihinin en büyük bağış skandalı olarak kayıtlara geçen Deniz Feneri e.V. skadalında ikinci dalganın soruşturma evresi tamamlandı. Hazırlanan iddianame mahmekeye sunuldu ve kabul edildi. Deniz Feneri’nin ilk dalgasında, Almanya’daki Deniz Feneri’nin eski Başkanları Mehmet Gürhan ve Mehmet Taşkan ile muhasebecisi Firdevsi Ermiş yargılanıp ceza alırken, ikinci dalga ise Radyo Televizyon Üst Kurulu RTÜK eski Başkanı ve şimdiki üyesi Zahid Akman, Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman, yöneticileri İsmail Karahan ve Harun Kapıyoldaş’ı kapsıyor. Kanal 7 Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Çelik’in dosyası ise sanıklardan ayrıldı. Çelik için ayrıca soruşturma yapılacağı öğrenildi.
10 yıla kadar hapis
Frankfurt Savcılığınca Zekeriya Karaman, Zahid Akman, İsmail Karahan ve Harun Kapıyoldaş hakkında hazırlanan iddianame 58 sayfadan oluşuyor. İddianamede birinci sanık olarak Zekeriya Karaman, ikinci sanık olarak Zahid Akman, üçüncü sanık olarak da İsmail Karahan gösterildi. Harun Kapıyoldaş ise iddianameye dördüncü sanık olarak girdi. Frankfurt’ta iki savcının ortak hazırladığı ve 20 Ağustos 2009 tarihinde tamamlanan 6310 Js 210107/08 dosya numaralı iddianamede, sanıklar dolandırıcılık suçunu düzenleyen Alman Ceza Yasanının 263. maddesinin 1. Ve 3. fıkrası ve birden fazla kişinin suça iştirak etmesini düzenleyen Ceza Yasası’nın 25. maddesinin 2. fıkrasından yargılanacak. Akman, Karaman, Karahan ve Kapıyoldaş kendilerine ve üçücü şahıslara yasa dışı yollarla kazanç sağlamak amacıyla sahte faturalar düzenlemek, sahte bağış makbuzları hazırlamak, gayri resmi muhasebe tutmak ve sürdürmek, üçüncü şahısları bu yolla zarara uğratmakla suçlanıyor. Alman Ceza Yasasının 263. maddesi bu tür suç işleyenlere sağlanan yarar ve verilen zararın maddi büyüklüğüne göre 6 ay ile 10 yıla kadar hapis cezası öngörüyor.
Yardım bekliyoruz
Frankfurt Savcılığı Basın Sözcüsü Doris Möller-Scheu, davanın ne zaman başlaacağı yönündeki soruya cevap veremeyeceğini söylerken, Almanya’da soruşturmaların tamamladığını belirtti. Möller Scheu, yeni bir adımın atılabilmesi için Türkiye’den talep edilen hukuki yardımın gelmesini beklediklerini kaydetti. Sözcü, Türkiye’den ne zaman yardım gelecek sorusuna ise iki kolunu yana açarak “Bilmiyorum. Umarım biran önce gelir” demekle yetindi.
Akman’a üç soruşturma
RTÜK eski Başkanı Zahid Akman hakkında tamamlanan Deniz Feneri İddinamesi dışında iki ayrı suç ile ilgili soruşturma daha yürütüldü. Akman, Deniz Feneri’nde kurye olmak, bağış paralarını almak, bağış paraları ile şirket kurmakla suçlanırken, ayrıca yönetim kurulu üyeliği yaptığı Offenbach & Frankfurt Yapı Kooperatifi OFWG yolsuzluğunda da soruşturmaya tabi tutuldu. Savcılık bu konu ile ilgili ilk soruşturmada takipsizlik kararı verdi. Savcının kararına kooperatif mağdurları itiraz edince soruşturma dosyası yeniden açıldı. Akman, ayrıca resmi belgede tahrifat yapmak suretiyle kendisine menfaat sağlamaktan da soruşturuldu.
Hapis cezası aldılar
Almanya’da 2002-2007 yılları arasında Deniz Feneri e.V. Avrupa’da yaşayan Türklerden tespit edilebilen resmi rakamlara göre tam 42 milyon Euro para toplandı. Yoksula, yetime, ihtiyaç sahiplerine para ve maddi bağışta bulunulacağı vaadiyle toplanan paralar daha sonra amaç dışı kullanıldı. Almanya’da 2007 yılında patlak veren Deniz Feneri e.V. skandalında eski Başkanlar Mehmet Gürhan ve Mehmet Taşkan ile Deniz Feneri e.V.’nın gayri resmi muhasebesini tutan Firdevsi Ermiş hapis cezasına çarptırılmıştı. Frankfurt 26. Asliye Ceza Mahkemesi 17 Eylül 2008 tarihinde verdiği kararda Mehmet Gürhan’a 5 yıl 10 ay, Mehmet Taşkan’a 2 yıl 9 ay ve Firdevsi Ermiş’e 1 yıl 10 ay hapis cezası vermişti. Toplam 10 yıl 5 ay hapis cezası alan sanıklardan Firdevsi Ermiş ve Mehmet Taşkan hapis cezalarını tamamlarken Mehmet Gürhan ise hala cezaevinde. (Cumhuriyet, Hürriyet)
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Irak seçime gidiyor: Tarih belirlendi
Irak'ta, 2025 yılı genel seçimlerinin yapılacağı tarih belirlendi. Irak Başbakanı Muhammed Şiya Sudani, genel seçimlerin 11 Kasım'da yapılacağını duyurdu.
"Bakan Lavrov, 12 Nisan'daki Antalya Diplomasi Forumuna katılacak"
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un 12 Nisan'da Türkiye'yi ziyaret edeceğini ve 4'üncü Antalya Diplomasi Forumu'na katılacağını açık...
ABD tarifelerinden sonra Endonezya, Gazzelileri ülkeye kabul etmeye hazır
Gazze’deki savaşın ortasında kalan yaralılar ve yetimler için kapılarını açmaya hazırlanan Endonezya, ilk aşamada bin Filistinliyi geçici olarak kabul etmeyi planlıyor. Daha önce Gazzelil...
Komşuda işçiler bir gün grev yaptı, ülke durma noktasına geldi
Yunanistan’da yükselen yaşam maliyetlerine karşı maaş artışı talep eden işçiler, ülkeyi bir günlük grevle durma noktasına getirdi. Ulaşım felç oldu, sendikalar "açıkca farkedilen" geçim s...
Dominik Cumhuriyeti'nde eğlence kabusa döndü: 3 günlük yas ilan edildi
Karayipler ülkesi Dominik Cumhuriyeti'nde bir eğlence mekanının çatısının çökmesi sonucu ölenlerin sayısı 58'e yükseldi. Acil Durum Operasyon Merkezi (COE) Direktörü Juan Manuel Mendez'in...
ABD, Yemen'de yerleşim yerini hedef aldı: 6 ölü, 16 yaralı
Yemen’e saldırılarını sürdüren ABD, bu kez Hudeyde şehrine bağlı bir yerleşim bölgesini hedef aldı. Saldırılarda 6 kişi öldü, 16 kişi yaralandı.
İsrail basını: Netanyahu, Oval Ofis'te soğuk duş aldı
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ABD Başkanı Donald Trump ile Oval Ofis’te gerçekleştirdiği görüşme, İsrail basınında geniş yankı uyandırdı. Haaretz gazetesi, Netanyahu’nun Washing...
Savaştan kalma mayın patladı: 2 İran sınır muhafızı öldü
İran'ın Bane sınır bölgesinde, İran-Irak Savaşı'ndan kalma mayının patladı. Patlama sonucunda, devriye görevi yürüten 2 sınır muhafızı hayatını kaybetti. İran ile Irak'ın 1980'lerde girdi...
Yunanistan'da basın mensupları 24 saat süreyle greve giriyor!
Basın mensuplarının toplu iş sözleşmelerinin yenilenmesi ve daha iyi ekonomik koşullar talebiyle başlatılan grev kapsamında, ülkedeki haber akışı 1 günlüğüne durduruldu. Basın mensupları ...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Deniz Seki'nin yüreği ağzına geldi
Şarkıcı Deniz Seki'nin kardeşi Serkan Seki, Bodrum'da trafik kazası geçirdi. Deniz Seki'nin Bodrum'da yaşayan kardeşi Serkan Seki önceki gece trafik kazası geçirdi. Aracıyla Yalıçiftlik–K...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Sivilcenizin rengi böyleyse hastaneye koşun
Normal gibi görünen sivilceler aslında cilt kanserine kadar götürebiliyor. Hızla agresif bir türe dönebilen bu sivilceler için uzmanlar uyarılarda bulunuyor. Dermatologlar, zararsız gibi görünene bazı sivilcelerin hızla cilt kanserine neden olabileceğini vurguladı. Bu tür melanomlar, her yıl yüzlerce kişinin hayatına mal oluyor.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.