Yukarı
     SON DAKİKA     

Eski CHP Lideri Altan Öymen'e Veda

99925

Deniz Feneri davasında önemli gelişme

23 Aralık 2011 12:58

Almanya tarihinin en büyük bağış skandalı olarak anılan Deniz Feneri e.V. skandalında ikinci dalganın soruşturma evresi tamamlandı. Hazırlanan iddianame mahmekeye sunuldu ve kabul edildi. Mahkeme, davanın başlaması için Türkiye'den istenen hukuki yardımın gelmesini bekliyor. Deniz Feneri e.V.'nin Türkiye ayağını soruşturan savcılar, bağış paralarıyla Euro 7'ye alınan "Baltic Kristina" adlı geminin iki Avrupa ülkesi arasında çalıştığını tespit etti. Euro 7 tarafından İstanbul merkezli bir şirkete kiralanan ve ismi değiştirilen "Panama bandıralı" gemi Akdeniz'de ticari amaçlı olarak kullanılıyor.

Cumhuriyet gazetesinden Aykut Küçükkaya’nın haberine göre, Kanal 7’nin muhasebecisi Firdevsi Ermiş’in “Euro7 için bağış paralarıyla alındı” itirafında bulunduğu “gemi”nin Akdeniz’de çalıştığı belirlendi. Panama bandıralı geminin Euro 7 tarafından merkezi İstanbul olan bir şirkete kiralandığı öğrenildi.

Deniz Feneri e.V vurgununu ortaya çıkaran Kanal 7’nin muhasebecisi Firdevsi Ermiş’in “Euro7 için bağış paralarıyla alındı” itirafında bulunduğu “gemi” (Baltic Kristina) bulundu. Türk savcıların iki Avrupa ülkesi arasında çalıştığını tespit ettiği gemi şu anda “Panama bandıralı”. Akdeniz’de ticari olarak çalıştırılan geminin Euro 7 tarafından merkezi İstanbul’da bulunan bir şirkete kiralandığı öğrenildi.

Geminin akıbetini araştıran Türk savcılar ise geminin alındığı tarihlerde Euro 7’ye kredi veren Frankfurt’taki Vakıfbank Şubesi’ne yönelttikleri sorulara ise hâlâ yanıt alamadılar. Türk savcılar Euro 7’nin kredi için bankaya teminat olarak gösterdiği Weiss Handels GmbH’ye ait taşınmazları sordu, ancak bu soruya hâlâ yanıt gelmedi. Bu sorunun yanıtı savcılar için büyük önem taşıyor. Çünkü Türk savcılar krediyi alan Euro 7 şirketiyle, Deniz Feneri e.V’nin bağış paralarının yönlendirildiği tespit edilen şirketlerden Weiss Handels şirketinin yönetiminde aynı isimlerin bulunmasını sorguluyorlar.

Taşkan ve Ermiş itiraf etmişti

Deniz Feneri e.V’nin son başkanı Mehmet Taşkan ile hem derneğin hem de Euro 7’nin muhasebecisi Firdevsi Ermiş Deniz Feneri soruşturmasında önemli bir yer tutan gemi olayıyla ilgili önemli itiraflarda bulunmuştu. O itirafların özetleri şöyle:

Mehmet Taşkan: 1 milyon 200 bin Avro’luk finansman VakıfBank, amaca bağlı olmaksızın Euro 7’ye verilmişti. Ancak Vakıfbank bu paranın nereye harcandığını biliyordu. Teminat olarak gemi Vakıfbank’a yetmemiş olduğundan, Weiss GmbH’nin emlaklarından teminat da verildi. Deniz Feneri’nin bir hesabından da para verildiği kanısındayım. Bu paranın ne kadar olduğunu finans işleriyle fazla ilgilenmememden dolayı bilmiyorum. Türkiye’deki Mustafa Çelik, İsmail Karahan ve Zekeriya Karaman (Almanya’nın Türkiye’deki asıl failler olarak gösterdiği Kanal 7’nin tepe yönetimi) geminin kiraya verilmesine dair karar verdiler.

Firdevsi Ermiş: Bu geminin parasının yüzde yüzünün Deniz Feneri’nin parasından ödendiğinden eminim. Dışarıya bunu başka şekilde lanse edebilmek için, geminin satın alınmasından hemen sonra Vakıfbank’tan Euro 7 GmbH adına 1 milyon Avro kredi aldırıldı. Mehmet Gürhan, bu işlemi resmi muhasebeye “geminin satın alınması için 1 milyon avro kredi alındığı, geri kalan paranın da sanki Türkiye’den geldiğini gösterecek şekilde” geçirmem için talimat verdi. Bu kredi, Frankfurt Vakıfbank’tan Euro 7’nin hesabına geçirildikten sonra ise iki kez ve her defasında 200 bin Avro’yu Türkiye’de yeni kurulan Haliç Denizcilik’e havale ettim. Bu para orada hangi iş için ve nereye kullanıldı bilmiyorum.

4 saatlik sorgu

Anımsanacağı gibi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, eski Vakıfbank Frankfurt Şube Müdürü Metin Özetçi’nin 4 saat süreyle ifadesini almıştı. Özetçi, Deniz Feneri e.V bağlantılı soruşturmanın başlamasının ardından Türkiye’ye tayin edilmişti. Türk savcılar Özetçi’ye, Almanya’dan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na ulaştırılan kredi sözleşmelerine ilişkin ayrıntılı sorular yöneltmiş, Özetçi’den, müdürlüğü döneminde Deniz Feneri e.V. ile bağlantılı şirketlere verilen kredilere ilişkin detaylı bilgi edinmişti. Özetçi’ye Türkiye’ye yapılan para transferlerine ilişkin sorular da yöneltilmişti.

ALMANYA’DA İKİNCİ DAVA

Hürriyet gazetesinden Ali Varlı’nın haberine göre Almanya tarihinin en büyük bağış skandalı olarak kayıtlara geçen Deniz Feneri e.V. skadalında ikinci dalganın soruşturma evresi tamamlandı. Hazırlanan iddianame mahmekeye sunuldu ve kabul edildi. Deniz Feneri’nin ilk dalgasında, Almanya’daki Deniz Feneri’nin eski Başkanları Mehmet Gürhan ve Mehmet Taşkan ile muhasebecisi Firdevsi Ermiş yargılanıp ceza alırken, ikinci dalga ise Radyo Televizyon Üst Kurulu RTÜK eski Başkanı ve şimdiki üyesi Zahid Akman, Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman, yöneticileri İsmail Karahan ve Harun Kapıyoldaş’ı kapsıyor. Kanal 7 Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Çelik’in dosyası ise sanıklardan ayrıldı. Çelik için ayrıca soruşturma yapılacağı öğrenildi.

10 yıla kadar hapis

Frankfurt Savcılığınca Zekeriya Karaman, Zahid Akman, İsmail Karahan ve Harun Kapıyoldaş hakkında hazırlanan iddianame 58 sayfadan oluşuyor. İddianamede birinci sanık olarak Zekeriya Karaman, ikinci sanık olarak Zahid Akman, üçüncü sanık olarak da İsmail Karahan gösterildi. Harun Kapıyoldaş ise iddianameye dördüncü sanık olarak girdi. Frankfurt’ta iki savcının ortak hazırladığı ve 20 Ağustos 2009 tarihinde tamamlanan 6310 Js 210107/08 dosya numaralı iddianamede, sanıklar dolandırıcılık suçunu düzenleyen Alman Ceza Yasanının 263. maddesinin 1. Ve 3. fıkrası ve birden fazla kişinin suça iştirak etmesini düzenleyen Ceza Yasası’nın 25. maddesinin 2. fıkrasından yargılanacak. Akman, Karaman, Karahan ve Kapıyoldaş kendilerine ve üçücü şahıslara yasa dışı yollarla kazanç sağlamak amacıyla sahte faturalar düzenlemek, sahte bağış makbuzları hazırlamak, gayri resmi muhasebe tutmak ve sürdürmek, üçüncü şahısları bu yolla zarara uğratmakla suçlanıyor. Alman Ceza Yasasının 263. maddesi bu tür suç işleyenlere sağlanan yarar ve verilen zararın maddi büyüklüğüne göre 6 ay ile 10 yıla kadar hapis cezası öngörüyor.

Yardım bekliyoruz

Frankfurt Savcılığı Basın Sözcüsü Doris Möller-Scheu, davanın ne zaman başlaacağı yönündeki soruya cevap veremeyeceğini söylerken, Almanya’da soruşturmaların tamamladığını belirtti. Möller Scheu, yeni bir adımın atılabilmesi için Türkiye’den talep edilen hukuki yardımın gelmesini beklediklerini kaydetti. Sözcü, Türkiye’den ne zaman yardım gelecek sorusuna ise iki kolunu yana açarak “Bilmiyorum. Umarım biran önce gelir” demekle yetindi.

Akman’a üç soruşturma

RTÜK eski Başkanı Zahid Akman hakkında tamamlanan Deniz Feneri İddinamesi dışında iki ayrı suç ile ilgili soruşturma daha yürütüldü. Akman, Deniz Feneri’nde kurye olmak, bağış paralarını almak, bağış paraları ile şirket kurmakla suçlanırken, ayrıca yönetim kurulu üyeliği yaptığı Offenbach & Frankfurt Yapı Kooperatifi OFWG yolsuzluğunda da soruşturmaya tabi tutuldu. Savcılık bu konu ile ilgili ilk soruşturmada takipsizlik kararı verdi. Savcının kararına kooperatif mağdurları itiraz edince soruşturma dosyası yeniden açıldı. Akman, ayrıca resmi belgede tahrifat yapmak suretiyle kendisine menfaat sağlamaktan da soruşturuldu.

Hapis cezası aldılar

Almanya’da 2002-2007 yılları arasında Deniz Feneri e.V. Avrupa’da yaşayan Türklerden tespit edilebilen resmi rakamlara göre tam 42 milyon Euro para toplandı. Yoksula, yetime, ihtiyaç sahiplerine para ve maddi bağışta bulunulacağı vaadiyle toplanan paralar daha sonra amaç dışı kullanıldı. Almanya’da 2007 yılında patlak veren Deniz Feneri e.V. skandalında eski Başkanlar Mehmet Gürhan ve Mehmet Taşkan ile Deniz Feneri e.V.’nın gayri resmi muhasebesini tutan Firdevsi Ermiş hapis cezasına çarptırılmıştı. Frankfurt 26. Asliye Ceza Mahkemesi 17 Eylül 2008 tarihinde verdiği kararda Mehmet Gürhan’a 5 yıl 10 ay, Mehmet Taşkan’a 2 yıl 9 ay ve Firdevsi Ermiş’e 1 yıl 10 ay hapis cezası vermişti. Toplam 10 yıl 5 ay hapis cezası alan sanıklardan Firdevsi Ermiş ve Mehmet Taşkan hapis cezalarını tamamlarken Mehmet Gürhan ise hala cezaevinde. (Cumhuriyet, Hürriyet)



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

ABD, UNESCO defterini kapattı

ABD'nin, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünden (UNESCO) gelecek yıl sonu ayrılacağı bildirildi. Beyaz Saray Sözcü Yardımcısı Anna Kelly, Washington yönetiminin, UNESCO'da...

'Türkiye, Suriye'de müdahale eder'

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail’in Suriye’nin güneyindeki müdahalelerini “kaos yaratma amacı taşıyan adımlar” olarak nitelendirdi. Fidan, Suriye’nin bölünmesinin Türkiye için bir güv...


İsrail'den İran itirafı: Hala hedefimizde

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir bugün düzenlediği basın toplantısında, "İran ve ekseni hala hedefimizde. İran’a karşı yürütülen kampanya sona ermedi" ifadelerini kullandı.

Küba’da tarihi adım: Cinsiyet değişikliği artık beyanla mümkün

Küba, trans bireylerin mahkeme kararı ya da tıbbi müdahale olmaksızın yalnızca kişisel beyanla yasal cinsiyet değişikliği yapabilmesini mümkün kılan yeni Nüfus Sicil Yasası’nı onayladı. Y...


Kraliyet ailesini yasa boğan haber! Evinde ölü bulundu

Prensens Diana ve Kral Charles'ın çocukları Prens William ve Prens Harry'nin kuzeni olan Rosie Roche evinde ölü bulundu. İngiliz Kraliyet Ailesi, bir trajediyle daha sarsıldı. Prenses Dia...

ABD tarihinin karanlık dosyası! Martin Luther King belgeleri açığa çıktı

ABD, Martin Luther King suikastıyla ilgili 230 binden fazla sayfadan oluşan FBI belgelerini yayımladı. Belgelerde, King suikastına ilişkin yürütülen soruşturmalardan davanın ilerleyişini ...


Bir şehirde benzinli motosikletler yasaklanıyor!

Milyonlarca benzinli motosikletin şehir merkezini işgal etmesi üzerine hükümet harekete geçti. Alınan karar doğrultusunda benzinli motosikletler önümüzdeki yıl yasaklanacak. Uygulama ilk ...

Donald Trump'tan Tehdit Gibi Sözler; 'Gerekirse Yine...'

ABD Başkanı Trump, İran’a yönelik saldırıların başarılı olduğunu ve “gerekirse yine yapılabileceğini” söyledi. İran’daki nükleer tesislerin yok edildiğini savunan Trump, aksini öne süren ...


Lassa Kabusu Can Almaya Devam Ediyor! Ölü Sayısı 151'e Yükseldi

Nijerya'da Lassa ateşi can almaya devam ediyor. Ocaktan bu yana 800 vaka tespit edilirken, 151 kişi hayatını kaybetti. Virüsün ölüm oranı geçen yıla göre arttı. Nijerya'da hayvandan insan...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Reynmen para atılmasına sinirlendi!

Reynmen lakaplı Yusuf Aktaş, sahnesine para atılmasına sinirlendi. Önceki akşam Kıbrıs'ta bir mekanda izleyici karşısına çıkan rapçi, "Para atma olayı nerden çıktı? Çıkışta seninle görüşe...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Gizli pandemi: Lyme

425’den fazla hastalığı taklit eden ve teşhis edilmesi bu yüzden zor olan Lyme hastalığı ‘gizli bir salgın’ olarak nitelendiriliyor. Geçmişte kenelerden bulaştığı düşünülen hastalığın bit, pire, sivrisinek, tahtakurusu gibi kan emicilerden de geçtiği belirtiliyor.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR