
Babacan'dan Tavsiyeler
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, kredi kartı işlemlerinde uygulanan faiz oranlarının, tüketici kredilerine göre daha yüksek olduğuna işaret ederek, vatandaşların, kredi gereksinimlerini, kredi kartı yerine tüketici kredileriyle karşılamalarının yararlarına olacağını belirtti.
Babacan, CHP Adıyaman Milletvekili Şevket Köse'nin soru önergesini, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın bilgi notuyla cevapladı.
Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu ile kredi kartı işlemlerinde uygulanacak azami akdi ve gecikme faiz oranlarının, Merkez Bankasınca belirlenerek 3 ayda bir açıklandığını anımsatan Babacan, faiz oranlarının azami oranlar olduğunu, bankaların bu oranları geçmemek üzere kredi kartı işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını serbestçe belirlediğini kaydetti. Ali Babacan, düzenlemelerde uygulanan yöntemin, azami kredi kartı faiz oranlarını, zaman içinde daha rasyonel seviyelere düşmesini sağlayacağına işaret etti.
Babacan, kredi kartıyla yapılan harcamaların faiz ödenerek taksitlendirilmesi veya kredi kartından faizle nakit çekilmesinin alternatifinin, tüketici kredisi olması nedeniyle kredi kartı işlemlerindeki faiz oranı ile tüketici kredilerindeki faiz oranı arasında bir ilişki kurularak, kredi kartı işlemlerinde uygulanacak azami faiz oranlarının belirlenmesinin uygun olacağını vurguladı. Babacan, 2007 tarihli Merkez Bankası tebliğiyle, kredi kartlarına uygulanacak azami faiz oranlarının, tüketici kredileri faiz oranlarına endekslenerek hesaplanmaya başlandığına dikkati çekti.
Kredi kartı işlemleri için yapılan sabit giderler göz önüne alındığında, tüketici kredisi faiz oranlarının sıfır olduğu durumlarda dahi kredi kartı işlemlerinde belirli bir faiz oranının uygulanması gerekeceğini ifade eden Babacan, bu nedenle operasyonel giderler için bir sabit belirlendiğini, kredi kartı faizinin, bu sabite ilaveten ortalama tüketici kredisi faizine endekslenerek tespit edildiğini kaydetti.
“BANKALARIN FAİZ ORANLARI SEKTÖR ORTALAMASININ ÜZERİNDEYDİ”
Babacan, Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu ile Merkez Bankasına verilen görevin; serbest piyasa şartlarına aykırı faiz oranlarına doğrudan müdahale etmek yerine, kredi kartları pazarında uygulanan ortalama faiz oranlarının çok üzerinde kalan faiz uygulamalarının önlenmesi, faiz oranlarının piyasa dinamikleri içerisinde dengeye gelmesinin sağlanması olduğunu anımsattı.
Merkez Bankasının, Kredi Kartı İşlemlerinde Uygulanacak Azami Faiz Oranlarına ilişkin tebliğlerinden önce kredi kartlarına uygulanan faiz oranlarının çok yüksek olduğunu, bir çok bankanın uyguladığı faiz oranlarının sektör ortalamasının oldukça üzerinde görüldüğünü ifade eden Babacan, 23 Eylül 2010 tarihli tebliğle aylık azami akdi faiz oranı yüzde 2,44'e, gecikme faiz oranının ise yüzde 2,94'e düşürüldüğünü anımsattı.
Babacan, kredi kartı çıkaran kuruluşların, POS makineleri edinme, ulusal ve uluslararası ödeme sistemlerine üyelik maliyetleri üstlendiğini, öngörülemeyen nakit çekilişleri nedeniyle ilave likidite riski taşıdığını vurguladı. Babacan, bankaların, teminatın zayıf olması nedeniyle yüksek kredi riski, öngörülemeyen likidite çıkışları dolayısıyla da likidite riski taşıyan kredi kartı faiz oranlarını, bireysel kredi faizlerine göre daha yüksek belirlediğini bildirdi. Babacan, diğer ülkelerde de kredi kartı işlemlerinde uygulanan faiz oranlarının, tüketici kredilerine uygulanan faiz oranlarına göre daha yüksek belirlendiğini ifade etti.
“ÖDEMELERİ ZAMANINDA YAPAN KART KULLANICILARI...”
Babacan, şöyle devam etti:
“Kredi kartı işlemlerinde uygulanan faiz oranlarının düşürülmesi amacıyla kredi kartı faiz oranlarına doğrudan müdahale ederek sınırlandırmalar getirmek, uygulamadan beklenen sonuçların tam aksine etkili olmayacak; kart çıkaran bankaları bu sınırlandırmayı telafi edici yönde hareket etmeye ve kredi kartı efektif faiz oranının belirlenmesinde kullanılan faiz dışı fiyat unsurlarında ayarlama yapmaya yönlendirecektir. Bankaların bu doğrultuda izleyecekleri stratejiler arasında, yıllık kart ücretlerinin arttırılması, kredi kartı kullanıcılarına ücretsiz olarak sunulan hizmetlerin sınırlandırılması ve yeni kredi kartı arzlarının kısıtlanması gibi uygulamaların da yer alacağı düşünülmektedir. Bu gelişmeler ise sadece sorunlu kart sahiplerini değil, ödemelerini zamanında ve eksiksiz yapan kredi kartı kullanıcılarını da olumsuz yönde etkileyecektir.
Kredi kartı kullandırımları, alınan mal, hizmet ve nakit çekimleri gibi hizmetler karşılığının banka tarafından nakden karşılanmasını gerektiren işlemlerdir. Bu özellikleriyle tüketici-bireysel ve ticari krediler işleminden farklılık gösteren kredi kartı işlemlerine ilişkin faiz oranları da ödemelerin zamanında ve tam olarak yapılmasını teminen, genel bir uygulama olarak normal tüketici kredisi faiz oranlarından daha yüksek tutarlarda belirlenmektedir. Bu nedenle, kredi gereksinimi olan kredi kartı sahiplerinin bu gereksinimlerini, kredi kartları yerine tüketici kredileri yoluyla karşılamalarının menfaatlerine olacağı düşünülmekte ve Merkez Bankası, yayınları yoluyla tüketicileri bilgilendirmektedir.”
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Merkez Bankası açıkladı: Şirketlerin döviz borcu 6 yılın zirvesinde!
Finansal kesim dışında kalan şirketlerin döviz borcu, Mayıs ayında 176,2 milyar dolara çıkarak arttı. Varlıkları da yükselse de, borçtaki artış daha fazla oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez ...
Euro Bölgesi'nde şirketlerin kredi talebi artıyor
Euro Bölgesi'nde, kurumsal kredilere yönelik talep, düşen faiz oranlarının ardından toparlandı. Avrupa Merkez Bankası (ECB), Euro Bölgesi'ndeki 151 bankanın katıldığı Banka Kredi Anketi'n...
BYD'den sürpriz Türkiye kararı
Çinli elektrikli araç üreticisi BYD, Macaristan'da kurduğu yeni elektrikli otomobil üretim tesisinde seri üretimi 2026'ya kadar erteleyecek, işçilik maliyetlerinin daha düşük olduğu Türki...
Tarife belirsizliklerine rağmen ABD'li büyük bankalardan güçlü performans
ABD yönetiminin uyguladığı gümrük tarifelerinin ekonomiye olası etkilerine ilişkin belirsizlikler sürerken, ABD'de büyük bankaların ikinci çeyrek finansal sonuçları ülke ekonomisinin gücü...
Piyasalarda son 48 saat alarmı! Altın ve doların kaderi belli olacak
Piyasalar perşembe gününe odaklandı. Altın ve doların kaderini belirleyecek kritik karar yatırımcılar tarafından merak ediliyor. Uzmanlar ‘Perşembe her şey değişecek’ diyerek piyasalardak...
Tekstilde kriz derinleşiyor: Konkordato başvuruları rekora ulaştı
Bu yılın ilk 7 ayında yaklaşık 300 tekstil ve hazır giyim firması konkordato ilan etti. İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, yaşanan bu geli...
Powell'ı bitirme çabası büyüyor: Fed'in incelenmesi çağrısında bulunuldu
ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, ABD Merkez Bankasının (Fed) para politikası dışındaki faaliyetlerine yönelik kapsamlı bir iç denetim yürütmesi gerektiğini kaydetti. Ayrıca Besent Fed'in ...
İkinci el otomobil satıcıları bayram etti
Sıfır otomobil fiyatları hızla yükselirken, ikinci el araç piyasasında şaşırtıcı bir hareketlilik yaşanıyor. Bayram tatilleriyle birleşen ekonomik belirsizlik, alıcıları doğrudan ikinci e...
Kartlı ödemeler geçen yıla göre yüzde 51 arttı
Bankalararası Kart Merkezi'nin (BKM) 2025 Haziran verilerine göre, kredi kartı, banka kartı ve ön ödemeli kartlarla yapılan toplam ödeme tutarı geçen yıla kıyasla yüzde 51 artarak 1 trily...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Reynmen para atılmasına sinirlendi!
Reynmen lakaplı Yusuf Aktaş, sahnesine para atılmasına sinirlendi. Önceki akşam Kıbrıs'ta bir mekanda izleyici karşısına çıkan rapçi, "Para atma olayı nerden çıktı? Çıkışta seninle görüşe...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Gizli pandemi: Lyme
425’den fazla hastalığı taklit eden ve teşhis edilmesi bu yüzden zor olan Lyme hastalığı ‘gizli bir salgın’ olarak nitelendiriliyor. Geçmişte kenelerden bulaştığı düşünülen hastalığın bit, pire, sivrisinek, tahtakurusu gibi kan emicilerden de geçtiği belirtiliyor.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.