CHP'ye Fıkralı Eleştiri

İZMİR - AK Parti İzmir İl Başkanlığı Danışma Meclisi Toplantısı ve bayramlaşma, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in katılımıyla yapıldı.

Çelik, burada yaptığı konuşmada, Hükümetin, kendi partisinden olsun olmasın her yere hizmet götürdüğünü, İzmir'de de birçok yatırım ve çalışma yapıldığını anlattı.

İzmir'in 11 yıldır CHP'li belediye başkanları tarafından yönetildiğini, gecekondulaşmanın böyle güzel bir kente yakışmadığını dile getiren Çelik, AK Parti belediyeciliğinin İzmir'e getirilmesi gerektiğini, bunun sağlanması halinde “kenti uçuracaklarını” ifade etti.

Çelik, yıllarca hizmet yapmalarına karşın bazı çevrelerin halen AK Parti'nin gizli gündemi olduğu yönünde iddialarda bulunduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:

“(AK Parti'nin gizli gündemi var, kafasının ardında bir şeyler var) diyenlere soruyorum. 8 yıldır iktidardayız. Halkımızın yüzünü güldürmekten, köylümüze yol, su, elektrik, okul, medeni imkanlar götürmekten öte ne yaptık? Ülkeye 13 bin kilometre duble yol örmekten, 150 bin derslik yapmaktan öte ne yaptık? Ordumuzu daha da güçlü hale getirmekten öte ne yaptık? Bu kadro meselesidir. Bu kadro can siperhane çalışıyor. Peşin hükümleri parçalamak, atomu parçalamaktan daha zordur. Bu peşin hükümlülüğün ortadan kalkması lazım. Ağzınla kuş tutsan, 'bu hayvan haklarına aykırıdır' diyor, bir şekilde mutlaka seni eleştiriyor. Çünkü varlığını buna borçlu. Hastalık haline gelmiş. Yüksek tansiyon, şeker hastalığı gibi bir şey bu.”

CHP'nin 60 senedir muhalefette olduğunu ifade eden Çelik, şunları söyledi:

“Muhalefette kronikleşmiştir. Geçenlerde Sayın Genel Başkan Kılıçdaroğlu dedi ki 'CHP 53 senedir iktidara gelmiyor.' Aslında yanlış hesap yaptı. Bir partinin genel başkanı kaç yıldır iktidara gelmediklerini bilmez mi? O 53 sene neydi biliyor musunuz? Sayın Önder Sav'ın CHP'de geçen süresiydi. O kadar korku imparatorluğunun tesirine kendisini kaptırmış olmalı ki 1950'de 14 Mayıs'ta halk 'Yeter söz milletindir' dedi, Demokrat Parti'yi iktidara getirdi ve CHP 60 senedir iktidara gelemedi, iktidar yüzü göremedi.”

Hüseyin Çelik, o günden bu güne memleket yararına ister Demokrat Parti, ister Adalet Partisi, ister Anavatan Partisi, ister AK Parti ne yaparsa yapsın CHP'nin ona mutlaka kusur bulduğunu “kulp taktığını” savunarak, şöyle devam etti:

“Bundan dolayı kendinizi üzmeyin. İzmir gibi çok güzel bir memlekette şehri ortasından ikiye bölen nehir var. Ve şehrin tabi sizin belediye başkanı gibi değil, çok başarılı belediye başkanı var. Başkan karşıdan karşıya suyun üzerinde yürüyerek gidiyor. Bu kadar maharetli belediye başkanı. Hasımları onu halkın gözünden düşürmek için 'Belediye başkanı yüzme bilmiyor' diyormuş. Biz ne yaparsak yapalım bu arkadaşlarımız bir kere muhalif olmayı muhalefette olmayı bir hayat tarzı olarak benimsemişler. Muhalefet bunlarda kronik bir hastalık haline gelmiş. Adamın kolu kırılır yanlış kaynar. Biraz yamuk durur ama o kol vazifesini görür. Ama bu kol aslında yanlış kaynamış vaziyettedir. CHP budur. Yaptıkları bir şey yok. En kolay şey birilerini eleştirmektir. Neyi eleştiriyorsunuz Allah aşkına? Elini vicdanına koyan bir insan şu Hükümeti, Başbakanı takdir etmez mi?”

“KÖR İÇİN HER ZAMAN GECEDİR”
Çelik, enflasyonun yüzde 30'lardan yüzde 7-8'lere düşürüldüğünü, esnafın, çiftçinin yüzde 59 faiz yerine yüzde sıfır ile 13 arasında kredi alabildiğini, 2002'de 23 milyar dolar olan tarımsal üretim değerinin 57 milyar dolara çıktığını anlattı.

36 milyar dolar olan ihracatın şu anda 112 milyar dolara yükseldiğini ancak bunu bazılarının halen görmediğini savunan Çelik, “Anadan doğma köre demişler ki; 'Şimdi gecedir.' Demiş 'Ne zaman gündüz oldu ki?' Kör için her zaman gecedir. Birileri şu memlekette ekonomik felaket olsa da döviz fırlasa da borsa dibe vursa, köylü çiftçi, esnaf perişan olsa da halk AK Parti'den bıksa bize yönelse temennisi içindedir. CHP'nin siyaset anlayışı nedir biliyor musunuz? Şu komşunun evi yansa da ben de yumurtamı, omletimi pişirsem” diye konuştu.

“YAPTIĞINIZ MUHALEFET 'TEMEL ANASINI GÖRMESİN' MUHALEFETİ”
Bakanlık yaptığı dönemde, TBMM'de Okul Aile Birliği Kanunu'nu görüştükleri sırada, CHP'nin “kıyameti kopararak” cumhuriyetin, laikliğin, Atatürkçülüğün elden gittiğini savunduğunu anlatan Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Çıktım dedim ki. 'Buraya ne getirsek Atatürkçülük, laiklik, Cumhuriyet elden gidiyor' diyorsunuz. Bunların hiç biri bir yere gitmiyor. Gümrükle ilgili kanun getiriyoruz aynı şeyi söylüyorlar. Sigortacılıkla ilgili getiriyoruz aynı şeyi diyorlar. Tarım Bakanı koyunlarla, keçilerle ilgili kanun getiriyor aynı şeyi söylüyor. Elden giden Cumhuriyet değil. Elden giden Cumhuriyet Halk Partisi siz bunun farkında değilsiniz.”

Çelik, muhalefetin bu tutumunu “Temel fıkrasına benzettiğini” dile getirerek, “Sizin bize yaptığınız muhalefet neye benziyor biliyor musunuz? Temel ile Dursun biri birinin can düşmanı. İkisi suç işlemiş hapse girmişler, idama mahkum olmuşlar. Temele son arzusunu sormuşlar. 'Anamı görmek istiyorum' demiş. Dursun'a sormuş, demiş 'Temel anasını görmesin.' Yaptığınız muhalefet 'Temel anasını görmesin' muhalefeti” ifadesini kullandı.

CHP'lilerin aynanın karşısına geçip, “Niçin biz iktidara gelemiyoruz” diye kendilerini sorgulamadığını savunan Çelik, şunları kaydetti:

“Siz pazarda limonlarınızı sergiliyorsunuz. 'Ahmet'in portakalları kurudur ve susuzdur' diye kendi portakallarınızı satabilir misiniz? Siz iyi portakal sergileyeceksiniz. Bizim halkımız ariftir iyi portakaldan da iyi siyasetçiden de anlar. Sizin memleketin temel meseleleriyle ilgili bir projeniz olmayacak, bir teklifiniz olmayacak... 'Filan işi nasıl halledeceksiniz' diyorlar Kılıçdaroğlu'na, 'Arkadaşlar çalışıyorlar'... Bu çalışmaları da nedense hiç görmüyoruz. Peki bunları nasıl halledeceksiniz? 'Biz iktidara gelelim görürsünüz'... Olur, emriniz olur.”