'İddiası Olan Savcıya Gitsin'

İşte o röportaj;

Ege’nin Sesi:  Yeni bir Belediye olmanın avantaj ya da dezavantajları nelerdir? Siz bunların hangilerini yaşadınız?

KARABAĞ:  Tabii avantajları var. Sonuçta yerleşmiş bir düzene gelip uyumu sağlamaktansa, bir düzen yaratmak daha güzel.  Ama biz daha çok dezavantajlarını yaşadık; İki ilçeden koparıldığı için bazı zorluklar oldu. En büyük sıkıntıyı araç gereç  ve personel konusunda. Bana bazı araçlar ve personel gecikmeli  geldi.

Ege’nin Sesi:  Yani kadro ile ilgili sıkıntılar yaşadınız?

 KARABAĞ:   Evet. Ama çok özveri ile çalıştı tüm arkadaşlar, süreç çok hızlı tamamlandı. Araç gereç çok büyük sıkıntıydı. Bunları hallettik, 55 parça araç-gereç satın aldık. Hizmet ihalelerini yapabilmek için süreç gerekiyordu fakat bizim Karşıyaka Kent A.Ş. süreci ile birlikte büyük bir sıkıntı yaşadık. Kodrolu işçilerimiz ve memurların bir kısmı masadan kalkarak bu işi yaptı. Müthiş bir dönem yaşadık yani bizim kuruluşumuz son derece sancılı oldu. Bir aylık belediye iken Kent A.Ş. işçileri ile karşı karşıya getirildik.

‘Kent A. Ş. işçilerine kapılarımızı açtık’

Ege’nin Sesi:  Ama kamuoyunda Karşıyaka kadar taraf durumunda kalmadınız?

 KARABAĞ:   Biz Karşıyaka kadar taraf değildik. İlk başta yaşadık bazı zorlukları ama zamanla aştık. Bizim şirketimiz olmadığı için ve biz de taraf olmadığımız için bu sorun çözüldü. Bazı köşe yazarlarımız yazmış bu konu ile ilgili sanırım arkadaşlarımız pek takip edemedi. Biz 120 kişi alırız dedik ve stand kurduk eleman alımı yapmak için, 5-6 kişi müracaat etti. Üzerimize düşeni yaptık kapılarımızı açtık. Tabii eleman almaktan kastım taşeronlara tavsiye etmek. Onlar da haklı olarak biz sendikalı işçiyiz dediler.

Ege’nin Sesi:  Fakat medyaya bu şekilde yansımadı değil mi?

KARABAĞ:    Yansıdı şöyle; Mecliste konuşma yaptım buyursun gelsinler dedim.  Yani Bayraklı Belediyesi benim duruşum olmasaydı baştan beri zor kurulurdu. Karabağlar ile bizimkini takip ettiğinizde orası daha geç oturdu. Biz çok daha kısa sürede oturttuk bazı şeyleri. Ve başarılı işler yaptık şu anda Bayraklı Belediyesi İzmir’de yeni kurulmuş olmasına rağmen çok başarılı işler yaptı.

‘İlklere İmza Atıyoruz’

Ege’nin Sesi:  Çalışmalarınız nasıl gidiyor?

KARABAĞ:  14001 Kalite Belgesi ve ISO 9001 Belgesi aldık. Girilmedik sokak  kalmadı, temizlik işlerinde başarıyı yakaladık. Deprem etüt merkezi kurduk. Bu Türkiye’de bir ilk projedir. İzmir’de de bu ilklerimizden biridir.  Kadınlara verdiğimiz önem ve onları belediye çalışanı olarak öncelikler de veriyoruz. Camilerin temizliği, ibadethanelere yaklaşımımız bir örnektir.  Bölgemizde bir kilisemiz var cem evimiz var. Bizim bölgemizde 59 cami 49 okul olması buradaki dengeleri göstermektedir. Bu yüzden biz halkın her kesimine eşit yaklaşmak durumundayız. Öyle de yaptık yani cami cemaati de bizim insanımız.

Ege’nin Sesi:  Cem evi kaç tane var?

KARABAĞ:  Cem evi  şu anda  1 tane var. O da Yamanlar. Osmangazi’de bir tane daha yapmayı planlıyoruz. Bizim bölgemiz çok kültürlü bir bölge etnik yapı açısından da dini mezhep ya da çeşitlilik açısından da. Çok yönlü bir bölge bundan dolayı da ortalama bir tavır sergilemek gerekiyordu Bayraklı’da. Biz her kesime eşit yaklaşarak bu çeşitliliği sağladık. Barış içinde bir belediye oluştu bunun sonucunda da belediyemiz çalışanları arasında da söz konusu bu çeşitlilik. Buradaki çok göç alma ve etnik çeşitliliğin verdiği dezavantajı  avantaja döndürdük.

‘ Biz hayal vaat etmedik’

Ege’nin Sesi:  Seçimlerde yaptığınız vaatler durumda? Neler yaptınız?

KARABAĞ:  Söylediklerimizin %80’ ini yaptık şu anda. Ücretsiz kurs, çocuklara burs, dershane yakında açıyoruz. Belediye hizmet binamızın temelini yakında atıyoruz. Kız yurdu temelini müteahhide teslim ettik yakında yapımına başlanacak. Pazaryerlerinin temellerini attık, Alparslan pazarını haftaya atıyoruz Gümüşpala’da bir kapalı pazar yeri ve spor kompleksi yaptık. Spor tesisleri açısından ilk yaptığımız işlerdi. Ümit Boz Tesisleri’nde bir spor merkezi yaptık.Yani giderek açılışları yapacağız ve temel atmalar başlayacak.Verdiğimiz sözler arasında huzurevi ve kadın sığınma evini biraz zamana yaydık. Çünkü işletme zorluğu var. Biz hayal vaat etmedik. Mesela halk ekmek fırını projemiz vardı  onu Büyükşehir gerçekleştirdi. Tanzim satışlarını söylemiştim ve o da İçişleri Bakanlığı prosedürlerine takıldı. Ama yapacağım bunu da şirket kurmaya çalışıyorum şu anda çözüm yolu budur. Yani takılan tek projem tanzim satışlarıdır o da yasal zorluklar nedeniyle. Biz kadınlara öncelik vereceğiz kadınların belediyesi olacak dedik.Hem müdür, hem memurlarında. hem de kurslardaki kadın sayımız çok fazladır. Kadınlara el ürünlerini satabilecekleri stant vereceğiz dedik.Bayraklı Sevgi Yolu’nda ve Özkanlar’da yaptık. Bunların dışında klasik belediyecilik tanımlarını da tek tek yerine getiriyoruz. Parklar, pazaryerleri gibi. Seçim broşüründeki her şeyi hemen hemen gerekleştirdik.

‘Ben inatçı bir adamım’

Ege’nin Sesi:İzmir’de sanırım ilk olacak Tanzim satışları?

KARABAĞ:  Evet ilk sanırım Amasya'da varmış bir belediyenin tanzim satışları. Bu Alyanak'ın çok başarılı bir çalışmasıydı. Benim hayalimde oydu ama yapacağız. Ben  inatçı bir adamım, zorluklar karşısında yılmam.

Ege’nin Sesi:  Osmangazi Özkanlar bölgesi , yani Bornova’dan koparılan kısımdaki modern ve düzenli görünüm ile Bayraklı merkez de dahil çevresi arasında büyük fark var. Bu bölgeyi de aynı düzeye taşımaya yönelik bir projeniz var mı?

KARABAĞ:Evet kentsel dönüşüm. Biliyorsunuz Bayraklı aslında 3 bölümlü bir ilçe. Yamanlar bölgesi, Gümüşpala bölgesi ve Bornova’dan ayrılan bölge ve eski Bayraklı sırtları. Bu bölgeyi bir entegrasyona sokabilmek için şehircilik açısından, kentsel dönüşümün mutlaka Bayraklı’da yapılması gerekir. Bunun içinde biz 60 hektarlık bir alanı kentsel dönüşüme ayırdık, Büyükşehir’den geçirdik. Bu alan işaretlendi Büyükşehir’le protokol içindeyiz. Kentsel dönüşümün yapılacağı 17 hektarlık mini alana 60 hektarlık bölümü de katarak zemin etüdünü İller Bankası’na yaptırdık. Altyapı ve veri çalışması yaptık. Üniversiteye bir anket yaptırdım halkın isteğini de ölçmek amaçlı. Bu ankette %70- 80 bölüm kayıtsız şartsız kentsel dönüşümden yana olduğunu söyledi. % 14’lük bölümü eğer bir ödeme çıkarsa biz bunları kolayca ödeyebilirsek katılırız tanımıyla bize destek verdi. Geriye kalanlar ise biz burada kalmak istiyoruz dediler yani başka yerlere taşınmadan Sulukule örneği gibi bir kentsel dönüşüm olmasın dediler. İzmir’in modern ve çağdaş  bir görünümü kazanması için şehrin genelinde bir çalışma yapmak gerekir. Bornova’dan kopan bölge ile entegrasyonu sağlamak ancak gece konduları kaldırmakla mümkündür.

‘Halkımızı mağdur etmeden bir dönüşüm yapacağız’

Ege’nin Sesi:Bölgeyi ekonomik açıdan canlandırmaya yönelik planlarınız da var mı. Çünkü Bayraklı’da genç nüfus yoğunluğu var?

KARABAĞ:Evet tabii çağdaşlaşma yalnızca modern binalardan ibaret değil. Halkın refahı da ekonomiyle orantılı. Bunun için de Liman arkası ve Turan projelerimiz var ticaret merkezi ve turistik bölge olarak. Liman arkası projenin de hazırlık aşamasında Büyükşehir’e gidecek. Turan bölgesi turizm odaklı bir bölge olacak. Marina projesi var. Bu bölgenin insanları yapılan yatırımlardan her türlü faydalanmalıdır. Halkımızı mağdur etmeden bir dönüşüm yapmak istiyoruz. Modern bölgelerle uyumu sağlamak ancak orta ve uzun vadeli bir çalışma ile mümkündür.

‘Bizimki klasik gecekondu bölgesi değil’

Ege’nin Sesi:Önümüzdeki 3 yılda neler yapacaksınız? En önemsediğiniz proje hangisidir?

KARABAĞ:En büyük ve en önem verdiğim proje kentsel dönüşüm.

Ege’nin Sesi:Halkın kentsel dönüşüme katkı koyması da pek rastlanan bir durum değil aslında. Kötü örnekleri  yaşandığı için genelde çekimser yaklaşım olur. Burada halkın destek vermedini neye bağlıyorsunuz?

KARABAĞ:  Doğru halk da bunu çok istiyor. Çünkü bizim gecekondu bölgemiz eski gecekondular. Yani üçüncü dördüncü beşinci kuşak şehirde doğup büyümüş insanlar . Köyden dün gelmiş bir yapı değil daha farklı diğer bölgelerden. Ve bu insanlar diğer bölgelerle kıyaslama yaptııklarında bir an önce geçiş yapmayı istiyorlar. Parkları yok, yeşil alanları yok, yoları dar yeterli miktarda okul yok. Klasik gecekondu bölgeleri gibi değil. Ben de burada büyüdüğüm için halkı tanıyor, isteklerini de biliyorum.

‘Ben daire alamayacak bir adam değilim’

Ege’nin Sesi: Bir daire satın aldığınız konuşuluyor. Nasıl aldığınızı da paylaşır mısınız?

KARABAĞ:Ben başkan olmadan önceden de mülklerim vardı. Daire alamayacak bir adam değilim seçim sürecinde yaptığımız harcamalar yüzünden banka kredisiyle aldım. Ziraat Bankası Müdürü de buna şahittir. Merak eden varsa buyursun sorsun. Ahım şahım bir para da değil 280 bin TL değerinde bir ev. Taksitleri de maaşımdan ödenmekte.

Ege’nin Sesi:Kızınız nerede çalışıyor, bununla ilgili de spekülasyonlar var?

KARABAĞ:Kızım İstanbul’da sınıf öğretmenliği yapıyor.

Ege’nin Sesi:Belediyenizin bütçesi ne durumda?

KARABAĞ:İlçe belediyelerinin bütçeleri zor durumda son çıkan kanunlar nedeniyle. İlçelerin bütçelerinin %40’ı Büyükşehir’e otomatikman aktarılıyor.

Ege’nin Sesi:AK Partililer ile aranızdaki sorunun gerçek nedeni nedir? Durum kangren haline geliyor gibi?

‘ İddiası olan savcılığa gitsin’

KARABAĞ:Kangren haline falan gelmiyor. Bir iki arkadaşımız var onların içinden meclisi kavga alanı olarak gören. Bu çizgiyle siyasette prim kazanmayı düşünenler var. Bunları orada frenleyeceğiz olay bu. Kangren olmaz aklı başında insanlar var orada.

Ege’nin Sesi:AK Partililerin iddia ettiği gibi olumsuz işler oluyor mu?

KARABAĞ:İddia ettikleri şeyleri götürüp savcılığa versinler. Ben de artık iddia edip ispat edemedikleri konularda kendilerini savcılığa veriyorum. Böyle olayların önünü kesmek lazım. Her meclis konuşmasını müfettişime verip inceletiyorum ortada bir şey yok. Olsa zaten ortaya çıkar. Tüm ihalelerimiz denetlendi. Kaymakamlık geldi inceledi soruşturmaya gerek yoktur dedi ve konu kapandı. Boş iddialarla gündem oluşturmaya çalışıyorlar.

‘Belediye masaları problem çözme masası olmalı’

Ege’nin Sesi:Belediye içerisinde devamlı bir değişime gidiyorsunuz. 2 yılda kadronuz oturmadımı?

KARABAĞ:Kadro sıkıntısı her belediyede var. Yeni kurulmuş bir belediyeyim bana müdür göndermediler. Biz kendi içimizde çözmeye çalışıyoruz tüm sıkıntıları. Belediye personeli bürokratı olmak kolay değil. Klasik devlet memuru bazında ele almak yanlış olur. Uzman olmalı belediye mevzuatını bilmeli , daha uzlaşmacı, insanlarla iletişimi kuvvetli olmalı. Halka karşı tutumu farklı olacak. İnsanların sorunlarını çözmeye ilk geleceği yer belediyeler. Bu masalar çözüm masası olmalı. Problem çıkaran insan masası olmamalı.

Ege’nin Sesi:Basına bir mesajınız var mı?

Düşündükleri her şeyi bizimle paylaşarak yani danışarak yayınlamalarını istiyorum. Ben açık bir insanım, bana ulaşmak kolay, sokaklardayım, kapım herkese açık. İyisiyle kötüsüyle ne düşünüyorsa sorabilirler. Yerel basına her türlü desteği veriyoruz. Vermeye de devam edeceğiz. İzmir’i de İzmir basınını da seviyoruz. Kötü yazsın iyi yazsın mühim değil. Sadece doğrulara dayansın.

‘Benim Ruhum Buna Elverişli Değil’

Tüm sorularımızı açık yüreklilikle yanıtlayan Karabağ, son olarak da Belediyecilik görüşünü anlattığı şu sözlerle dokunaklı mesajlar göndermeyi de ihmal etmedi.

KARABAĞ:Ben belediye başkanlığını geçim yolu veya eşimi dostumu rahat ettirme yeri olarak görmedim.  Bu benim dünya görüşüme aykırı. Sağa sola bakıp basın mensupları yanlış yargılara kapılmasınlar. Belediye’yi asla geçim kaynağı olarak görmedim benim ruhum buna elverişli değil. Biz buraya çalışmaya , insanları rahat ettirmeye geldik.  Çıkan gürültülerinde altında yatan neden bu olabilir. Ben bu belediyeden ne, çaldırırım ne yediririm ne de yerim. İsteyen istediği kadar bağırsın.

Röportaj: H. Kübra Yazgan / Sinan Kara - Ege'nin Sesi