Yeni karakollar roket ve havan ateşlerine dayanıklı

Genelkurmay Başkanlığı İletişim Dairesi Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak, zaman zaman karakolların silah, teçhizat ve imkânları açısından yetersiz olduğu şeklinde yapılan değerlendirmelerin gerçeği yansıtmadığını söyledi. Gürak yeni karakollarda roket ve havan atışlarına dayanıklı malzeme kullanıldığını belirtti.

Genelkurmay Başkanlığı Karargâhı’nda, yaklaşık dört aylık aradan sonra, son dönemdeki gelişmelere ilişkin Tuğgeneral Gürak ve Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Ferit Güler’in katılımıyla basın toplantısı düzenledi. Tuğgeneral Gürak, iç güvenlik harekât bölgesindeki karakolların silah, teçhizat ve imkânları açısından yetersiz olduklarına ilişkin iddialarının ‘tam olarak gerçeği yansıtmadığını’ söyledi. Bu bölgelerdeki karakollarda rütbeli asker sayısında son yıllarda önemli bir artış yapıldığını vurgulayan Gürak, yeni inşa edilen karakolların da dış cephe ve çatılarında, roket ve havan atışlarına karşı taş ve güçlendirilmiş betonarme duvarla yanmaya karşı dayanıklı yapı elemanları kullanıldığını belirtti.

1326 karakol var
İç güvenlik harekâtının yürütüldüğü bölgede, 1068 Jandarma Karakolu ile 258 hudut karakolu olmak üzere toplam 1326 karakol bulunduğunu dile getiren Gürak, şöyle konuştu: “Halen, bölgede 134 karakolla 459 kilometre yolun inşaatı devam etmekte, 61 karakol ve 137 kilometre yolla ilgili ihale çalışmaları sürmektedir. Bu karakolların 169’u TOKİ tarafından, 26’sı ise Milli Savunma Bakanlığı’nca inşa edilmektedir. Ayrıca, Jandarma Genel Komutanlığı istihkâm işgücü kullanılarak, ulaşımı zor ve emniyet sorunu yaşanan bölgelerde yer alan dört karakolun inşaatı tamamlanmıştır.”
Tuğgeneral Gürak, terör örgütünün özellikle Karadeniz Bölgesi’nde yaptığı eylemlerin sebebinin, ‘güvenlik güçlerinin Irak sınırında oluşturduğu sıklet merkezini zayıflatmak, Güneydoğu’da teröristler üzerindeki baskıyı azaltmak ve güvenlik güçlerinin diğer bölgelere ilave kuvvet, istihbarat gayreti ve zaman ayırmasını sağlamak olduğunu düşündüklerini’ belirtti. Son dönemdeki terör olaylarının niteliği incelendiğinde Sarıyayla Karakolu olayı hariç, genelde, mayın ve el yapımı patlayıcıyla (EYP) yapılan eylemler olduğunun görüldüğüne dikkat çeken Gürak, buna karşılık TSK’nın EYP’lerle mücadele konusunda büyük bir mesafe kaydettiğini dile getirdi. Gürak, “2006’da tespit edilip etkisiz hale getirilen mayın ve EYP’lerin oranı yüzde 47 iken, bu oran 2010’un ilk dört ayı itibarıyla yüzde 80’lere ulaşmıştır” diye konuştu.
Toplantıda, gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tümgeneral Ferit Güler, bazı terörist eylemlerine ilişkin önceden alınan istihbarat bilgilerine rağmen gerekli tedbirlerin alınmadığına yönelik iddialara, “Bu haber ve duyumlar mahalli kaynaklar da kullanılarak, zaman, yer ve eylem gücü gibi somut istihbarata dönüştürülmeye çalışılmakta ve ilgili birimlere süratle ulaştırılmaktadır. Dikkat edilmesi gereken husus, geniş bir bölge ve geniş bir süre için verilen çok sayıda duyumun pratikte çok faydasının olmadığıdır” yanıtını verdi.