
“Eğer beni köyümden ederlerse bir ağaç, bir bitki gibi düşünün, kuruyup ölürüm ben”
Muğla İkizköylüler, zeytinlik alanları maden işletmeciliğine açacak yasa teklifine karşı TBMM önünde açıklama yaptı. Aydın’dan gelen yurttaş, “Sadece benim değil bütün vatanın, milletin borcu bu. Çocuklarımıza borcumuz bu. Eğer geri çekilirsek, savaşmazsak, direnmezsek, mücadele etmezsek elimizde neyimiz var neyimiz yoksa alacaklar. Ben köyümden, koyunlarımdan, suyumdan, evimden vazgeçmek istemiyorum. Eğer beni köyümden ederlerse, bir ağaç, bir bitki gibi düşünün, kuruyup ölürüm ben” dedi.
Muğla İkizköylüler, zeytinliklerin madenciliğe açılmasına ilişkin kanun teklifine tepki göstermek için TBMM Dikmen kapısı önünde basın açıklaması düzenledi.
Açıklamada köylüler, “Havama, suyuma, toprağıma dokunma”, “Maden yasası geri çekilsin”, “Toprağa dokunan eller kırılsın” sloganlarını attı. Basın açıklamasında ilk olarak Muğla'nın İkizköy mahallesinin muhtarı Nejla Işık söz aldı.
Işık, şunları kaydetti:
"Denizli’den, Artvin’den, Çamlıhemşi’nden, her yerden tek ses tek yüreğiz bugün ve tek bir şey istiyoruz. Bu çökme yasasını kabul etmiyoruz. Ama inatla, ısrarla sesimizi duymuyorlar; duyuyorlar ama işlerine gelmiyor. Biz dünden bu yana buradayız, küçük bir grup geldik. Şirketler TBMM’ye alınırken, elini kolunu sallayarak rahat bir şekilde dolaşırken biz köylüler, sadece 6 kişiydik, Meclis’e giriş yasağı koyuldu bize. Burası milletin Meclisi değil mi? Şirketlerin Meclisi mi? Köylülerin, vatandaşların Meclisi mi? Şirketler herkesle görüşecek, vekillerle görüşecek, herkese sesini duyurmaya çalışacak ama köylülerin sesini susturmaya çalışıyorlar. Susturamayacaklar. İçeriye gireceğiz, haykıracağız. Bu yasayı kabul etmiyoruz, bizim üzerimizden hiç kimse günah keçisi çıkarmasın. Bizim zeytinlerimizi, bizim emeğimizi hiç kimse şirketlere feda etmesin, edemez. Zeytinin kıymetini bilmeyen, bir ağaç yetiştirmeyen insanlar burada söz kurmasın. Emekçiler, çiftçiler, üreticiler burada. Bizim karşımıza enerjiyle gelmesinler artık. Enerjinin alternatifleri var ama toprak giderse, su giderse yaşam biter. Bizler insan olarak, canlı olarak sadece kendimizi görüyoruz değil mi? Başka hiçbir canlı görmüyoruz yaşamda. Bizler bu dünyanın hükümdarı değiliz. Hepimiz gelip geçiciyiz. Topraktan geldik, toprağa gideceğiz, bu dünya kimseye kalmayacak. Ama yok ederek değil, yaşayarak ve yaşatarak bırakacağız gelecek nesillere. Bizim derdimiz bu.”
"İhtiyar halimizle topraklarımızı korumaya geldik"
Denizli’den gece yola çıkan Hatice isimli bir köylü de şunları söyledi:
“İhtiyar halimizle topraklarımızı korumaya geldik. Bizim topraklarımız çok verimli. Bak bu kekikler, tam buğday ekmeği, nohut, mercimek, darı, badem, ceviz… Bunları hep toprak yetiştiriyor, kömür yetiştirmiyor. Bu maden yasasını kaldırsınlar. Biz bunun için geldik buraya. Bu onurumuz, gururumuz, avuçlarımızın içinde, nasırlı ellerimizin içinde. Ağaçlarımızı yıktılar, topraklarımızı talan ettiler. Ekinlerimizi, tütünlerimizi gömdüler. Bir de mahkemeye verdiler, yargıladılar beni. Atatürk’ün, atalarımızın koyup gittiği emanete, mirasa sahip çıkalım. Türkiye duysun sesimizi. ‘Ah Kema Paşa, atını bağladın gedikli taşa, biz senin yanına Anıtkabir’e varalım ayaklarımızla koşa koşa.’ Bunu duysunlar. Eser kalsın konuşmalarımız. Zenginin işi biter, parası da biter, güçlünün gücü de biter. Hak bitmez, güç biter. Biz hak aramaya geldik. Bir kilo altına bir avuç toprağımı değişmem. Toprağınıza sahip çıkın. Anamdan doğalı cumhuriyet kadınıyım. Maden yasası geri çekilsin. Topraklarımızı bıraksınlar. Biz yaşamak istiyoruz."
"Ordu’nun altınını getirdim size. Bizim altınımız fındık"
Ordu’dan gelen Cevat isimli bir vatandaş da poşetle getirdiği fıntıkları göstererek şöyle konuştu:
“Ordu’nun altınını getirdim size. Bizim altınımız fındık. Üç bin dönüm maden işlediler Ordu’da. 13 milyon geliri var. Buraya fındık eksen bunun 5 katı 10 katı kar yapar, ülkeye fayda getirir. 13 milyon liranın 5 katını versen bu pisliği Fatsa’dan temizleyemeyiz. Bu yasa sadece Muğlalılara değil, tüm ülkeye geçerli. Nerede bu Türkiye? Nerede halk? Hepimizi vuracaklar bu yasayla.”
"Çam ağaçlarının yerini kumdan dağlar aldı, dere yataklarını molazlar sardı"
Aydın Çini’ye bağlı çok uzak bir dağ köyünden buraya geldiğini ifade eden Zeynep isimli bir başka vatandaş da şunları söyledi:
"Adı gibi top top çamları olan, çam fıstığının yetiştiği yerden geliyorum. Benim adım Zeynep. Köylü kızı Zeynep’im ben. Başka bir ünvanım yok. Köylüyüm ben. Köyüm o kadar güzel ki. Ama 10 yıl öncesinden bir şirket geldi ve o köyümün masalsı güzelliğini yerle bir etti. Benim köyümde öyle bir çam ağaçları vardı ki tek bir güneş ışığı sızıp da giremezdi, o kadar gürdü, o kadar heybetliydi. Öyle dere yataklarımız vardı ki, o kadar berraktı ki suyu eğilip içerdiniz. Benim çocukluğum o derelerde kurbağalarla oynayarak, ayaklarımı suya sokarak geçti. Masalsıydı köyüm ama şu an masalsı köyüm kalmadı. O çam ağaçlarının yerini kumdan dağlar aldı. O dere yataklarını molazlar sardı. Artık derelerden su akmıyor. Artık çamlar kuruyor, hayvanlar ölüyor, meralarımız kalmadı, arıcılık yapamıyoruz. Çam fıstıklarımız artık yetişmiyor.
"Ben köyümden, koyunlarımdan, suyumdan, evimden vazgeçmek istemiyorum"
Ben atamdan, dedemden böyle masalsı bir köy teslim almışken ben çocuklarıma ne teslim edeceğim şimdi? Kumdan tepeleri mi vereceğim, akmayan dereleri mi vereceğim, olmayan su kaynaklarını mı göstereceğim çocuklarıma? Ne verebilirim? Hiçbir şeyim kalmadı elimde. Her şeyimi aldılar elimden. Savaştık, direndik. 10 senedir savaşıyoruz. Annemle babam, şirket tarafından silahlı saldırıya uğradı. Yılmadık. Davalar açıldı, yine yılmadık ve alnımızın akıyla çıktık davalardan, kazandık. Ama eğer ki bu maden yasası çıkarsa, iklim kanunu geri çekilmezse gidebilecek hiçbir yerimiz yok. Yapabileceğim hiçbir şey kalmıyor elimde. Göz göre göre çocukluğumu teslim etmiş olacağım o şirketlerin ellerine. Sadece benim değil, bütün vatanın, milletin borcu bu. Çocuklarımıza borcumuz bu. Eğer geri çekilirsek, savaşmazsak, direnmezsek, mücadele etmezsek elimizde neyimiz var neyimiz yoksa alacaklar. Ben köyümden, koyunlarımdan, suyumdan, evimden vazgeçmek istemiyorum. Eğer beni köyümden ederlerse bir ağaç bir bitki gibi düşünün, kuruyup ölürüm ben."
ANKA
Yorum Ekle
Diğer Haberler
7. Edremit Kitap Fuarı’nda 5. Gün: Şiirden panele, türkülerden müziğe
7. Edremit Kitap Fuarı’nın beşinci günü, şiirden müziğe, güncel tartışmalardan edebiyatın unutulmaz isimlerine uzanan yoğun bir programa ev sahipliği yaptı. Şair Ahmet Telli ve Şükrü Erba...
Sındırgı'da 3.6 büyüklüğünde deprem
AFAD, Balıkesir Sındırgı'da bir deprem daha meydana geldiğini duyurdu. Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde bugün sabah saat 10:46’da 3.6 büyüklüğünde deprem meydana geldi. AFAD, Sındırgı depr...
Türk sularına geri itilen 35 düzensiz göçmen kurtarıldı!
Aydın'ın Didim ilçesi açıklarında Türk karasularına geri itilen 7'si çocuk 34 düzensiz göçmen kurtarıldı. Aydın’ın Didim ve Kuşadası açıklarından lastik bot veya can salları ile Yunanista...
Bodrum'da yangın evlere dayandı, büyük korku yaşandı
Muğla’nın Bodrum ilçesinde makilik alanda çıkan yangın tarım arazilerine oradan mahallenin evlerine dayandı, bazı ahırlar ve inşaat malzemeleri yandı ve zarar gördü, vatandaşlar büyük kor...
Önü arkası kesilmiyor... Balıkesir'de korkutan artçı deprem!
Balıkesir'in Sındırgı ilçesinde 4.3 büyüklüğünde deprem meydana geldi. AFAD'dan yapılan açıklamada depremin 15.21'de ve 5.5 kilometre derinlikte olduğu kaydedildi. Kandilli Rasathanesi is...
Manisa Büyükşehir Belediyesi’nden Tüm Vatandaşlara Hareket Çağrısı
Manisa Büyükşehir Belediyesi, Avrupa genelinde her yıl milyonlarca insanı bir araya getiren Avrupa Hareketlilik Haftası için hazırlıklarını sürdürüyor. 16-22 Eylül 2025 tarihleri arasında...
''Üzüm üreticisi TMO’dan fiyat bekliyor tüccara mahkûm olmamalı"
CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TBO) kuru üzüm için taban fiyatını açıklamamasına tepki gösterdi. Başevirgen, ''TMO hâlâ sessiz, bu durum üreticiler...
Aydın'da Özlem Çerçioğlu Protestosu! Konsere Kimse Gitmedi
Aydın'da belediyenin düzenlediği konser etkinliği boş kaldı. CHP'ye oy veren seçmen, Özlem Çerçioğlu’nun AKP’ye geçmesini protesto etmek için konsere gitmedi. Türkiye'nin gündemi geçen ha...
CHP'li vekilden sert tepki geldi: 'İnsanda arlanma, utanma olur'
CHP Milletvekili Süleyman Bülbül, CHP’den istifa edip AKP’ye geçen Söke Belediye Başkanı Mustafa İberya Arıkan’ın '24 yıllık hasrete son verdim' dediği bir videoyu paylaşıp sert tepki gös...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Orhan Bey'i canlandıracak Mert Yazıcıoğlu'nun partneri belli oldu!
Mert Yazıcıoğlu’nun başrolünde yer alacağı “Sultan Orhan” dizisinin başrol kadın oyuncusu belli oldu. Nilüfer Hatun rolü için Faslı oyuncu Mahassine Merabet ile anlaşma sağlandı. Mert Yaz...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Kan testiniz normal ama siz hâlâ yorgunsunuz…
Laboratuvar sonuçlarınız “normal” aralıkta olabilir ama bu, sizin için yeterli seviyede olduğunuz anlamına gelmez. Fonksiyonel eksiklikler, kan değerleri normal görünse bile dokularda vitamin, mineral veya hormon yetersizliği olduğu durumlarda ortaya çıkar.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.