Silivri'de 'kurultay' trafiği: Özgür Özel'den 'butlan' açıklaması

Kılıçdaroğlu'nu ziyaret eden heyetin ardından İmamoğlu'na bir ziyaret de Özgür Özel'den geldi. Özel, görüşmelerinin ardından kritik açıklamalarda bulundu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tutuklanan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu Silivri'deki Marmara Kapalı Cezaevi'nde ziyaret etti. 

Özel görüşme sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. 

KURULTAY AÇIKLAMASI: ÖNEMLİ OLAN MİLLETİN GÖNLÜNDE BUTLAN OLMAMAK

Özeli CHP'nin 38'inci Olağan Kurultay davasına ilişkin ''30 Haziran tarihinin bende bir itibarı yok. CHP'yi tartıştırmaya çalışıyorlar. Buna hep birlikte cevap vereceğiz. Butlan bir şeyin bütünüyle yok olması. Önemli olan milletin gönlünde butlan olmamak. Allah hiç kimseyi partimizin ve milletimizin gözünde butlan pozisyonuna düşürmesin'' ifadelerini kullandı.

CHP lideri Özel'in konuşmasından bazı kısımlar şöyle:

''Arkadaşlar, yarın başlayacak olan Brüksel ve ardından Almanya seyahatimizden önce ve bu akşamki Büyükçekmece mitingimizden önce bugün Silivri Cezaevi'nde Ekrem İmamoğlu başkanımızı, Sayın Cumhurbaşkanı adayımızı, Büyükçekmece Belediye Başkanımız Sayın Hasan Akgün'ü, Cumhuriyet Halk Partisi önceki dönem Genel Başkan Yardımcısı Sayın Aykut Erdoğdu'yu, yine Beşiktaş Belediye Başkanımız Sayın Rıza Akpolat'ı, Şişli Belediye Başkanımız Sayın Emrah Şahan'ı ve Gazeteci Fatih Altaylı'yı ziyaret ettik.

Bu olacak bir şey değil. Onun duygusallığı içindeyiz bugün hepimiz ve bu akşam bu mitingi gerçekleştireceğiz. Ekrem başkanımızın özellikle kendisinden ilgili değil ama çocuklarından ayrı annelerle ilgili, rehin alınan evlatlarla ilgili ya da yalnız bırakılıp tehdit ve şantaj unsuruna dönüştürülen evlatlarla ilgili çok ciddi bir rahatsızlığı var.

''DİYOR Kİ 'SIRTIMA ALMAYA RAZIYIM''

Diyor ki: Ben bütün yükü tek başıma sırtıma almaya da razıyım. Beni birkaç ay sonra bırakacaklarına şimdi hemen anneleri, evlatları bıraksınlar. Biz yatarız. Nasılsa masumiyetimiz ispatlanınca çıkarız. Ama bu kadar haksızlığın, hukuksuzluğun yapılmasına ciddi itirazları var. Benim Ekrem Başkan'ın babasına yapılanlara gösterdiğim reaksiyonu Sayın Ekrem Başkan hatırlatarak babayla uğraşanın, evlatla uğraşanın, eşle uğraşanın aslında ne kadar çaresiz olduğu konusunda bir görüş birliğine vardık.

''YÜZDE 40'I GEÇTİK''

Gün itibariyle, an itibariyle 12 Haziran'da sahadan dönen ilk haziran ayının anketi gelmiştir. Kararsızlar dağıtılmadan Cumhuriyet Halk Partisi AK Parti'nin 5,5 puan önündedir. İlk kez ilk kez yüzde, kararsızlar dağıtıldıktan sonra yüzde 40'ın üzerinde bir oranla Cumhuriyet Halk Partisi tarihinde diyeceğim, 1977'de 41.4 var ama o zaman anket yok. Tarihte ilk kez ankette yüzde 40'ı görüyoruz. AK Parti ile 6 puan, 6,5 puan farkı görüyoruz kararsızlar dağıtıldıktan sonra. Dağıtılmadan öncesini söyledim. Ve milletimiz haklıyı haksızı ayırmış durumda. Bunu görmek lazım. Ha ben bunları burada anlattığım gibi anlatınca kızıyorlar. Ama buradan söyleyeyim.

''İFTİRA ETMEZSEN EŞİNİ TUTUKLAYACAĞIZ''

Kızdığını Afyon'a sürüyor, yerde yatırıyor. Düzce'ye sürüyor, yerde yatırıyor. Evladıyla tehdit ediyor. Ve en son, mesela bugün duyduğumuz bir şey. Artık yani vicdansızlıkta nelere gidiyorsun? Ben daha geçtiğimiz günlerde hiç tanımadığım bir iş adamını Tekirdağ'da miting yapıyorum ve arkadaşlarımızı ziyaret ediyoruz.

Bugün almışlar, ifadeye götürürken kulağına fısıldıyorlar. Bu kulağa fısıldamak yani mafya bunlar ya. Mafya, devlet falan yönetilmiyor, yargı falan yok. Kulağı demiş ki: "Eşini de gözaltına aldık. İfadeyi ona göre ver." Diyor ki: "Burada bir iftira etmezsen eşini tutuklayacağız." Ve bugün yapıyorlar bunu. Bugün yapıyorlar. Bu gerçekten artık ar damarının çatladığı bir noktadayız. Biz duyduğumuza utanıyoruz. Duyduğumuza katlanamıyoruz.

İnsanlara bunları yaşattırıyorlar. Ve bu şartlar altında milletin vicdanına seslenmek dışında başka yapacak hiçbir şey yok. Ama şunu söyleyeyim son olarak bu konuyla ilgili. Bu açtıkları yoldan yarın başkaları yürümeye kalkarsa dışarıda bir tane AK Partili belediye başkanı, AK Parti'de belediye başkanlığı yapmış bir kişi, bir tane AK Partili milletvekili kalmaz.

''ÇOK ÜNLÜ BİR MANKENE 'SİZ ORADA YAŞAYAMAZSINIZ' DEMİŞLER''

Çok ünlü bir mankene, 'Belediye sizden kamulaştırma yapmış, dava açmamışsınız, tehdit mi edildiniz, rüşvet mi verdiniz' diyorlar. O da 'Hiçbiri' deyince, 'Siz Silivri'de rahat edemezsiniz' diye tehdit ediyorlar. Başsavcıya sesleniyorum, 'Yapmadım, yaptırmadım' de hadi. Milletimize şikayet ediyorum.''

CHP'DE "30 HAZİRAN" HAREKETLİLİĞİ

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu dahil çok sayıda belediye başkanı ve yöneticisi tutuklu olan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 30 Haziran'daki kurultay davası için de hazırlık yapıyor.

Kasım 2023'te yapılan kurultayda Özgür Özel, 812 oyla, 536 oy alan Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı genel başkan seçilmişti.

Bu kurultayın iptali istemiyle açılan davadan "mutlak butlan" (yok sayılması) kararı çıkabileceği ve bu durumda eski genel başkan Kılıçdaroğlu'nun partinin başına geçebileceği iddiaları kamuoyunda gündem olmuştu.

Son olarak, gazeteci İsmail Saymaz, dünkü köşe yazısında, Ankara'da yapılan önemli bir görüşmenin detaylarını aktarmıştı.

KILIÇDAROĞLU "KAYYUMA MI BIRAKAYIM?" DEMİŞ

Saymaz, 30 Haziran'da görülecek olan kurultay davası öncesinde tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun talebi üzerine Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve CHP PM Üyesi Engin Özkoç'un, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret ederek, mutlak butlan ve kayyum ihtimaline karşı partiye destek açıklaması istediğini yazmıştı.

Saymaz, Kılıçdaroğlu'nun ise "Böyle bir açıklama yapamam. Ben kabul etmesem kayyum gelecek. Kayyuma mı bırakayım? Karardan sonra Özgür Özel ile oturur, konuşuruz" yanıtını verdiğini öne sürmüştü.

"Yavaş, Seçer ve Özkoç, görüşme bitiminde CHP Genel Merkezi’ne geçerek, Özel ile görüştü. Özel, 'Böyle bir cevabın geleceğini tahmin ediyordum' dedi" ifadelerini kullanan Saymaz, "Heyet bugün Silivri F Tipi Cezaevi’nde İmamoğlu ile görüşecek ve görüşmeyi ona aktaracak" demişti. 

ÖZKOÇ VE SEÇER, DÜN İMAMOĞLU'NU ZİYARET ETTİ

Kılıçdaroğlu ile görüşen heyette yer alan CHP PM üyesi Engin Özkoç ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, dün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile görüşmek üzere Silivri'deki Marmara Cezaevi'ne gitmişti.

Kılıçdaroğlu'nun yanıtını İmamoğlu'na ilettiklerini belirten Vahap Seçer, "Tabii ki farklı bir cevap almak onun da hoşuna gidecekti. Bizlerin de hoşuna gidecekti" demişti.

ÖZEL, 'KILIÇDAROĞLU' SORUSUNA BÖYLE YANIT VERMİŞTİ

CHP kurultayının 30 Haziran’da görülecek iptal davası ve Kılıçdaroğlu’nun süreçteki tutumuyla ilgili BirGün'ün sorularını yanıtlayan Özel, şunları söylemişti:

“30 Haziran’dan bir endişem yok. YSK kararının zaten kesin olduğu, AYM’ye itiraz süresinin dolduğu bir süreç. Sonuç değil, süreç odaklı, partiyi tartıştırmaya yönelik bir sürecin içindeyiz. Ben bu tartışmaların hep dışında kalmaya çalıştım. Kurultayda, CHP tarihinde bir genel başkanın aldığı en yüksek oya ulaştık. İlk kez bir genel başkanın yaptığı anahtar liste, İsmet Paşa’dan beri delinmeden geçti. Olağanüstü kurultayda da delege iradesinin arkasında durdu. Tüm örgüt, bu süreçte partinin böyle bir tartışmanın içinde olmaması gerektiği konusunda hemfikir oldu."

‘PARTİMİZE SAHİP ÇIKARIZ’

"Geçmiş dönemde de parti içi tartışmalar olduğunda anketlerde düştüğümüz de gözetilince, partiyi bu tartışmanın içine çekmeye çalıştılar. Biz ise ısrarla sürecin dışında kalmayı tercih ettik. Arkadaşlarımız, iyi niyetle Kemal Kılıçdaroğlu’nun da tartışmaları sonlandıracak bir açıklama yapmasını istediler.

Benim ne 30 Haziran’dan ne de devamında olacaklardan bir endişem yok. Ama tutun ki böyle bir şey (Mutlak butlan kararı) oldu, seçmenlerin bize emanetini bir kenara bırakmamızı kimse bizden beklemesin. 19 Mart itibarıyla nasıl Saraçhane’ye sahip çıktıysak, partimize de sahip çıkarız."

Süreci elbette dikkatle takip ediyoruz ama Türkiye’de bu kadar ekonomik sorunlar varken bu gündem içinde boğulmayacağız. Ben veresiye defterini açmak istiyorum, birileri eski defterleri açmak istiyor. Yaşananlar, CHP’ye ve Türkiye’ye kurulmuş büyük bir tuzak. Bu tuzağa düşmemek lazım.” Cumhuriyet