“Eşit, erişilebilir ve ayrımsız İzmir’i birlikte kuracağız”

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı. Engelli bireylerin “engellenen bireyler” olduğunu belirterek erişilebilirlik kavramına vurgu yapan Başkan Tugay, “Bir gün değil, her gün hayatın önündeki engelleri sevgiyle, emekle aşacağız. Eşit, erişilebilir ve ayrımsız İzmir’i birlikte kuracağız” dedi.

3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle bir mesaj yayımlayarak engelli bireylerin yaşamları boyunca engellendiği alanları hatırlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, daha erişilebilir bir kent için çalışma yaptıklarına dikkat çekti. “Engellenen kardeşlerim” diye seslenen Başkan Tugay, “Sizin için değil, sizinle birlikte çalışmaya devam edeceğim. Önce bir doktor, sonra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak engellenen bireyler olmanıza izin vermeyeceğim. Sevgi ve emek varsa engel yoktur. Bir gün değil, her gün hayatın önündeki engelleri sevgiyle, emekle aşacağız. Eşit, erişilebilir ve ayrımsız İzmir’i birlikte kuracağız” ifadelerini kullandı.

“Yaşam boyu yan yanayız” 
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ilkelerini “erişilebilir, kapsayıcı, hak temelli” şeklinde sıralayan Başkan Tugay, “Toplu ulaşım araçlarında kendi başınıza yolculuk edebildiğiniz, kamu binalarına, özel işletme mekânlarına, parklara, yollara, kaldırımlara, dijital dünyaya erişebildiğiniz, eğitim alabildiğiniz, meslek sahibi olup iş bulabildiğiniz, dilediğiniz kitabı okuyabildiğiniz, dilediğiniz sergiyi gezebildiğiniz, psikolojik desteğe ihtiyaç duyduğunuzda yanınızda belediyenizi bulabildiğiniz bir hayatı kurmak için çalışıyoruz. Nasıl ki engelli bireyler, toplumsal zorluklara rağmen yaşam boyu ayakta kalıyorsa bu şehrin belediyesi olarak biz de yaşam boyu onlarla yan yanayız” sözlerine yer verdi. 
 
“Hepimiz farklı, hepimiz eşitiz” 
Açıklamasında tüm İzmirlilere seslenen Başkan Tugay, “Bugün size, farklılıklarıyla fark edilmeyi bekleyen yurttaşlarımızdan söz edeceğim. ‘Engelli bireyler’ dediğimiz ama aslında engellenen bireyler onlar. Toplumsal hayattaki yanlış tasarımlar nedeniyle engelleniyorlar. Bazısı, kamu binalarına ya da özel kuruluşlara girmekte zorlanıyor. Bu bir hastane de olabiliyor, restoran ya da kültür merkezi de. Bazısı, istediği her kitabı okuyamıyor. Sanat etkinliklerinin çoğu, onlara erişemiyor. Eğitim imkânına sahip olamayanlar var. Bazen de önyargılarla karşılaşıyorlar. İş bulmak, hayata katılmak zor oluyor. Oysa farklılıklarımız, eşitliğimizin önünde engel olmamalı. Hepimiz farklı, hepimiz eşitiz” diye belirtti. 

“Engelleri birlikte aşıyoruz”
Dünya Engelliler Günü’nün Birleşmiş Milletler tarafından 1992 yılında ilan edildiğini hatırlatan Başkan Tugay, 3 Aralık günlerinin engelli bireyleri yılda bir kez anımsadığımız günler olmadığını, bu konunun yılda bir kez fark edilip geçilecek bir konu olmaması gerektiğini vurguladı. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak engelli bireylere yönelik hizmetlerin artarak devam edeceğini ifade eden Başkan Tugay, şöyle devam etti: “Engelleri aşan araçlarımız sizleri evlerinizden alarak kamu kurumlarına, hastanelere, etkinliklere ulaştırmaya devam edecek. Ebeveyn Bilgi ve Eğitim Merkezimizle, Engelli Hizmet Merkezilerimizle ihtiyaç duyduğunuz destekler hep sizinle olacak. Eğitimlerde, etkinliklerde, sporda, sanatta, iş bulma süreçlerinizde hep yanınızdayız. Farkındalık Merkezlerimizde herkese, engellilik durumunu deneyimleme, sorumluluklarını fark etme imkânı veriyoruz. Bizi birbirimize bağlayan farklılıklarımızı farkındalığa çeviriyor, engelleri birlikte aşıyoruz.”

“Bakış açımızı değiştirelim”
Topluma engelli farkındalığı kazandırmayı çok önemsediklerini de sözlerine ekleyen Başkan Tugay, “Ben de potansiyel engelliyim” demediklerini, bu ifadenin meseleye sadece kişisel açıdan bakmak olduğunu belirtti. “Bir zorluğu anlamak için onu yaşamak zorunda değiliz” diyen Başkan Tugay, şu ifadelere yer verdi: “Kendi başımıza gelme ihtimali olmasa da toplumda engellenen bireylerle empati kuralım. Kendi yararımızı düşünmeden başkasının yararını düşünebilelim. Bakış açımızı değiştirelim. Amacımız engelliye yardım etmek değil, engellinin eşit şekilde yaşayabilmesi. Hepimiz ses çıkaralım. Çevremizde etki alanları yaratalım. ‘Ben bu konuda hangi kurumu, kimi, nereyi dönüştürebilirim? Hayatı, herkes için erişilebilir hale getirmek için ben ne yapabilirim?’ diye kendimize soralım."