
Yedikleriniz kansere dost mu düşman mı
İZMİR Kent Hastanesi Beslenme Uzmanı ve Diyetisyen Safiye Koçyiğit, hangi besinlerin kanserden koruduğunu, hangi besinlerin tetiklediğini öğrenmenin sağlıklı yaşam için atılacak önemli adımlardan biri olduğunu söyledi. Koçyiğit, "Yapılan çalışmalar beslenmenin kansere etkisinin yüzde 10 ile yüzde 70 aralığında olduğunu gösteriyor. Beslenmeyle kanser riskini azaltmak bireye bağlı bir sorumluluk. O nedenle de kansere dost ve düşman yiyeceklerin ne olduğunu öğrenip gereğini yapmakta fayda var" dedi.
1-7 Nisan'daki Kanser Haftası kapsamında, kanserden korunmada beslenmenin önemine dikkat çeken Kent Hastanesi Diyetisyeni Koçyiğit, tüketilen yiyecek ve içeceklerin çağın hastalığına olumlu ve olumsuz etkilerinin, üzerinde en çok araştırma yapılan konulardan biri olduğunu vurguladı. Beslenme şeklinin kanser oluşumuna etkisinin ortalama yüzde 30 olarak kabul gördüğünü belirtti. Koçyiğit, kanser oluşumunda etkili beslenme ile ilgili şunları söyledi:
"Yağdan ve hayvansal proteinden zengin beslenme. Süt ve süt grubu besinlerin yetersiz tüketilmesi (Ca, P ve D vitamininden fakir diyet). Sebze ve meyvelerin az tüketilmesi (A, C, E vitaminleri ile beta karoten, likopen gibi antioksidan bileşiklerin yetersiz alınması). Tahıl ve kurubaklagil grubu besinlerin az alınması ve tam tahıl ürünleri yerine saflaştırılmış ürünlerin tüketilmesi (B vitamininin yetersiz alımı). Az posalı beslenme, fazla tuz tüketimi. Fazla miktarda alkol tüketimi. Sıvı yağlar yerine katı yağın ağırlıklı kullanılması, zeytinyağı, balık, balık yağı, ceviz, fındık gibi yağlı tohumların az tüketilmesi. Besinlerin hazırlanmasında yanlış uygulamalar ve vitamin kayıpları. Hatalı pişirme yöntemleri (kızartma, kavurma, mangal, tütsüleme) ile besinde kanserojen maddelerin oluşması ve bunların vücuda alınması. Besinlerin uygun olmayan koşullarda saklanması ile özellikle tahıllarda, baharatlarda ve yağlı tohumlarda toksin ve küf oluşumu. Katkı maddeleri içeren hazır gıdaların fazla miktarda tüketilmesi. Bunlar kanser oluşumunda etkili beslenme ile ilgili faktörler olarak sıralanabilir."
Öte yandan diyetisyen Koçyiğit, bazı besinlerin az ya da fazla tüketilmesinin de bazı spesifik kanser türlerini tetiklediğine ilişkin çalışmalar olduğunu kaydetti. Taş, "Kahve, yapay tatlandırıcılar, klorlu içme suyu, alkol mesane kanseri; Fazla enerji alımı, alkol, sedanter yaşam meme kanseri; Folat eksikliği rahim kanseri; Fazla yağ tüketimi, doymuş yağ, kırmızı et, alkol (özellikle bira), düşük lif, sebze tüketimi, sedanter yaşam kolorektal kanser; Aşırı alkol, sigara, tuzlu turşu gibi gıdalar, düşük vitamin ve mineral alımı, fazla A vitamini tableti kullanımı; ağız içi ve özofagus kanseri; Hepatit virüsü enfeksiyonu, fazla alkol alımı, demir yüklemesi, toksik bileşenlerin birikimi (aflotoksin) karaciğer kanseri; Sigara kullanan kişilerde B-karoten tableti kullanımı akciğer kanseri; Fazla yağ tüketimi, özellikle et kaynaklı doymuş yağ prostat kanseri; Küflenmiş, tütsülenmiş veya tuzlanmış gıdaların fazla tüketimi, ülsere neden olan bakteri ile enfeksiyon mide kanseri oluşumu üzerine olumsuz etki yapmaktadır" diye konuştu.
İZMİR, (DHA)
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Sıvı kaybı böbreklerde hasara yol açıyor
Sıcak havalarda böbrek sağlığının daha fazla dikkat gerektirdiğini söyleyen Nefroloji Uzmanı Dr. Merve Aktar, “Yaz aylarında artan hava sıcaklıklarıyla birlikte terleme yoluyla ciddi mikt...
Bu 3 sessiz belirti sizde varsa kahve sağlığınızı tehdit ediyor olabilir!
Sabah kahvesi olmadan uyanamayanlardan mısınız? Gün boyunca fincandan fincana koşuyorsanız dikkat! Kahvenin fazlası vücutta beklenmedik tepkilere yol açabilir. Birçoğumuz için kahve, güne...
119 ülkede görüldü, yayılıyor: Milyonlarca kişi tehlikede!
Hiçbir sınır tanımadan hızla yayılan tehlike, uzmanları bile alarma geçirdi. Görüldüğü ülke sayısı 100’ü aştı, vaka sayıları tırmanıyor. DSÖ ilk kez kapsamlı bir tedavi kılavuzu yayımladı...
Soğuk su içmek bizi hasta eder mi?
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslıhan Candevir, kavurucu sıcaklarda sıvı kaybına karşı su tüketiminin önemini vurgu...
Kalbiniz kaç yaşında?
“Kalbin biyolojik yaşı” takvim yaşından farklı olarak kalbin yaşlanma hızını gösteren bir kavramdır. Yani kalbin yaşı, kalbin kaç kere attığıyla değil, nasıl attığıyla ölçülür. Bazen 40 y...
Beyniniz ne durumda?
Günümüzde yaşam süresi uzasa da buna paralel olarak alzheimer, parkinson gibi hastalıklar da artıyor… Pek çok insan 70-80’lerinde bunama sorunu yaşıyor. Dolayısıyla günümüzde ‘longevity’ ...
Tehlikeli yükseklik: Gizli hipertansiyon
Tansiyonu olduğunu bilmeyen milyonlarca kişi, kalp krizi ve felç riskiyle yaşadığının farkında değil. Tansiyon değeriniz normal olsa bile gizli hipertansiyonunuz olabilir. Özellikle sabah...
Yorgun, gergin, huzursuz musunuz? Nedeni bu olabilir
Yaz aylarında artan sıcaklıklarla birlikte vücudun su ihtiyacı da yükseliyor. Uzmanlar, yeterli su tüketiminin sadece fiziksel sağlık için değil, ruhsal denge ve stres kontrolü açısından ...
Gençsin ama risk altındasın, bu belirtiye dikkat!
Kardiyoloji Uzmanı Dr. Onur Yıldırım, hipertansiyonun yalnızca yaşlıları değil, genç bireyleri de tehdit ettiğini vurguladı. 40 yaş altındaki bireylerde hipertansiyon oranının yüzde 9 ila...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Somer Sivrioğlu 25 yaş küçük sevgilisiyle havuzda aşka geldi
Somer Sivrioğlu 25 yaş küçük sevgilisi Tilbe Uslu ile tatil pozlarını paylaştı. İkili havuzda birbirlerine karpuz yedirip aşka geldi. MasterChef Türkiye'nin sevilen jüri üyelerinden Somer...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Sıvı kaybı böbreklerde hasara yol açıyor
Sıcak havalarda böbrek sağlığının daha fazla dikkat gerektirdiğini söyleyen Nefroloji Uzmanı Dr. Merve Aktar, “Yaz aylarında artan hava sıcaklıklarıyla birlikte terleme yoluyla ciddi miktarda sıvı kaybı yaşanır. Bu durum, böbreklere gelen kan akımının azalmasına ve atık maddelerin yeterince süzülememesine neden olabilir’’ dedi.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.