- Özgür Özel'den Avrupalı Lidere Sitem: 'Bize 5 Dakika Ayırmadı'
- Büyükşehir’den Uzundere’de kentsel dönüşüm açıklaması: İnşaat yeniden başlıyor
- Gülşah Durbay'ın vefatının ardından... Şehzadeler Belediyesi'nin yeni başkanı belli oldu
- Ömer Çelik'ten Çarpıcı ‘Suriye’ Mesajı, ‘Önemli Bir Gelişme’
- Alperen Şengün takas iddialarına cevap verdi!
Mideniz duygusal olabilr
Duygularınız midenizi harekete geçiriyor. "Gastroentestinal sistemin “duygulara” karşı bir hassasiyeti var." diyen Psikolog Bülent Baykal, beynimizle bağırsaklar arasında bir bağlantı olduğunu söylüyor. Peki bu durum bizi nasıl etkiliyor, stresli anlarımızda yeme alışkanlıklarımız değişiyor mu ya da kötü beslenme alışkanlıkları mı bizi stres ve kaygı durumuna itiyor?
Çoğunuz duygu durumunuzun yediklerinizi etkilediğini fark etmişsinizdir. Bu da sindirim sisteminizin duygularınızdan direkt etkilenmesi anlamına geliyor. Kızgınlık, mutsuzluk, kaygı, sevinç gibi birçok duygu durumumuz ortaya çıktığında bağırsaklarımızda bir belirtiyi tetikler. Acıbadem Ankara Hastanesi Psikoloğu Bülent Baykal, beyin ve bağırsak bağlantısının psikolojik dışavurumlarını anlattı.
Sevdiğimiz bir yemeği sadece düşünsek bile, mide sıvılarımız aktive olurlar, karnımız tok olsa bile, bazı yemekleri tüketmek isteriz. Bu etki esasında iki taraflıdır. Problemli bir bağırsak sistemi de beyine sinyal yollayabilir. Öyleyse, bir kişinin mide-bağırsak sistemindeki bir sıkıntı, bazen kişide anksiyete, stres ve depresyona neden olabilir veya oluşmasına katkı sağlayabilir.
'Depresyon bir bağırsak hastalığıdır'
Bu durum, insanlarda fiziksel bir problem olmadığı zaman gastroentestanal sistemlerinde bir problem algıladıkları zaman geçerlidir. Fiziksel bir problem olduğu zaman doktor bu problemi çözer fakat herhangi bir vurgu yoksa doktorun kişinin stres seviyesini ve duygu durumunu da göz önünde bulundurduğunu biliyoruz.

STRES AZALDIĞINDA SİNDİRİM SİTEMİ DE DÜZENE GİRECEK
Psiko-sosyal faktörler mide-bağırsak sisteminin fizyolojisini etkilediğini belirtmiştik. Yani, günlük yaşadığımız bizi strese sokan olaylar, olumsuza odaklanan düşünce yapımız, elimizde olmayan kaygı oluşturan olaylar, bağırsak sisteminde kasılmalara, hareketlere ve enflamasyonlara yol açarak bizi enfeksiyonlara daha yatkın hale getirebilir. Araştırmalara göre stres reaksiyonunun mide bağırsak hastalıklarındaki acı-ağrının normalden çok daha fazla hissedilmesine yol açtığı bulunmuştur. Bu sonuçların ışığında, birçok araştırma şunu göstermiş: Fonksyonel mide-bağırsak problemleri olan birçok hastaya, bilişsel-davranışçı yaklaşım uygulanarak stres ve anksiyete azaltma amacıyla destek verildiğinde, sindirim sistemlerindeki semptomlar daha hızlı düzelmektedir.
Stresin sindirim sistemindeki problemlere , örneğin mide ekşimesi, abdominal kramplar,çok yumuşak gayta gibi, yol açıp açmadığını bilirsek, doktorumuzla bunları paylaşıp, daha kaliteli ve çabuk tedavi olma imkanı bulabiliriz. Doktor, psikolojik desteğe ihtiyacımız olduğunu düşünürse, uygun tedaviyi verdikten sonra bizi uygun mercilere yönlendirecektir.
NASIL ANLARIZ?
Bağırsak problemlerimizin stres ve anksiyete ile ilgili olup olmadığını anlamak için genel durumumuza bakmak gerekmektedir.
Fiziksel belirtiler neler olabilir?
Gergin, sert kaslar, özellikle boyun ve omuzlarda hissedilirse; uzun süreli baş ağrısı çekiyorsak; uyku problemlerimiz varsa; kısa sürede hızlı kilo aldıysak veya kaybettiysek; sürekli bir huzursuzluğumuz varsa ve çarpıntı ve titreme hissi yaşıyorsak.
Davranış belirtileri nelerdir?
İşleri ertelemeye ve ağırdan almaya meyilli olduysak; dişlerimizi sık sık gıcırdatıyorsak; verilen işleri tamamlamakta ve konsantre olmakta güçlük çeliyorsak; yemek ve/veya alkol alımında değişiklikler yaşıyorsak ;sigara içiyorsak, normalden çok fazlalaştırıyorsak; Başkalarıyla her zamankinden çok daha az beraber olmak istiyorsak veya hiç olmak istemiyorsak veya çok fazla sosyalleşmeye meyilli olduysak; sık sık stresli olay ve yaşantılarla ilgili konuşuyorsak veya düşünüyorsak.
Duygusal belirtiler nelerdir?
Sık sık ağlama; gerginliğe tahammül edemeyeceği ve dayanamayacağı duygusu; bir türlü rahatlayamama; sinirlilik ; çabuk tepemizin atması; depresyon; konsantrasyon zayıflığı; olayları hatırlamakta eskisine göre güçlük çekme; espri anlayışımızın azalması veya kaybolması; kararsızlık.
Mide-bağırsak problemleri yaşadığımız zaman, bir süre geçtikten sonra durumda değişiklik yoksa veya kötüye gidiyorsa, bu yukarıda belirttiğim belirtilerin kendimizde olup olmadığını kontrol etmemiz ve farkına varmamız gerekebilir. Tabi ki, tüm bu belirtilerin bir kerede olmasını bekleyemeyiz. Kendimizde her bir veya tüm belirti gruplarında en az 2 hafta bir veya birkaç belirti görürsek , bir uzmana danışmamız iyi olacaktır.
SÖZCÜ
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Osteoporoz sessiz ilerliyor: İlk belirti çoğu zaman kırık
Kemik erimesi (osteoporoz), çoğu zaman belirti vermeden ilerliyor. Hastalık fark edilmediğinde ilk işaret bir kırıkla ortaya çıkabiliyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Ö...
Karaciğer için en tehlikeli alkol belli oldu!
OECD’nin Sağlığa Bir Bakış 2025 raporu, yüksek alkollü sert içkilerin karaciğer hasarını en hızlı şekilde tetikleyen içecekler olduğunu ortaya koydu. Rapor, özellikle alkol oranı yüzde 35...
En uzun boylular bu şehirde yaşıyormuş
Erkeklerde ortalama 1.74, kadınlarda 1.60 metre. Bunun sebebi ise genetik, beslenme ve coğrafya... İşte en uzun ve en kısa boyluların yaşadığı şehirler... Türkiye’de yapılan yeni bir araş...
Organları aktif zehirleyen 4 yiyecek!
Ünlü kalp cerrahı Dr. Jeremy London dikkat etmeden tüketilen bazı gıdaların vücudu dolayısıyla organları aktif olarak zehirlendiğini söylüyor. Doktora göre bu gıdalar, düzenli tüketildiği...
Maske geri mi dönüyor?
Avrupa’da hızlı bir artış gösteren grip (Influenza A) vakaları, ülkemizde de görülmeye başladı. Özellikle çocuklar yaşlılar ve kronik hastalar dikkatli olmalı.Viral enfeksiyonlar bu yıl s...
Menopoz ve andropozun etkilerini azaltma yolları
45 yaş sonrası hemen herkesin aklına şu sorular geliyor… Enerjim neden azaldı? Neden daha kaygılıyım? Uyku düzenim niye bozuldu? Üstelik bu tür şikayetleri sadece kadınlar yaşamıyor. Test...
Bu sütü içmek sağlığınız açısından oldukça tehlikeli
Geçmişten günümüze gelen inanışlardan biri de "Çiğ süt daha sağlıklı iddiası". Peki bu gerçekten doğru mu? Uzmanlar sütle ilgili 'Sakın böyle içmeyin' diyerek uyarılarda bulundu.
Kafein faydalı mı zararlı mı?
Kahve, çay, enerji içecekleri, asitli içecekler, çikolata… Hepsi çok fazla tüketiliyor. Dolayısıyla kafein hayatımızın tam ortasında… Bu uyarıcı maddenin enerjiyi ve zihinsel performansı...
Bu alışkanlık meme kanseri riskini artırıyor
Yanlış beslenme alışkanlıklarının meme kanseri riskini artırdığını belirten Meme Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Sina Ferahman, “Sağlıklı sandığımız bazı gıdalar bile fazla tüketildiğinde hormo...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Feyza Civelek harekete geçti.. Dava açıyor
'Kızılcık Şerbeti' dizisinde 'Nilay' karakterini canlandıran Feyza Civelek, son dönemde şahsına yönelik artan iddialar üzerine sessizliğini bozdu. 'Kızılcık Şerbeti' dizisinde 'Nilay' kar...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Osteoporoz sessiz ilerliyor: İlk belirti çoğu zaman kırık
Kemik erimesi (osteoporoz), çoğu zaman belirti vermeden ilerliyor. Hastalık fark edilmediğinde ilk işaret bir kırıkla ortaya çıkabiliyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Özlem Cemeroğlu, kemik kırıklarının hafife alınmaması gerektiğini vurgulayarak erken farkındalığın önemine dikkat çekti.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.