Şimdi Sıra Türkiye'de

Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, AB üyeliği için bir sonraki adımı Ankara’nın atması gerektiğini söyledi. PKK ile mücadelede işbirliğinin görüşüldüğü toplantının ardından, “Teröristlerin tehdidinden korkmuyoruz” dedi

Kouchner, Ankara temasları kapsamında dün sabah saatlerinde Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile bir araya geldi. İki bakan, başta PKK’ya karşı mücadele olmak üzere, bölgesel konularda işbirliğini artırma konusunda anlaştı.

Görüşmelerde, AB ve NATO kapsamındaki ikili ilişkiler ile Ortadoğu, İran, Balkanlar, Orta Asya ve Afganistan’da bundan sonra atılabilecek adımlar da görüşüldü. Kouchner, Davutoğlu için, “Biz birbirimizi çok seviyoruz ve çok iyi tanıyoruz. Son bir ay içinde en az dört kez görüştük.
Perşembe günü yine buluşacağız. Aslında çoğu zaman verilen izlenim, bazılarının da vermeye çalıştığı izlenim bizim iyi anlaşamadığımız, ama bu doğru değil, biz çok iyi anlaşıyoruz. Ama halletmemiz gereken Avrupa konuları var. ... Bu konuda artık top sizde” dedi.
Bernard Kouchner ayrıca, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın geçtiğimiz günlerde Fransa’ya gerçekleştirdiği ziyaretin, iki ülkenin terörle mücadeledeki işbirliğine örnek olduğunu belirterek, PKK’ya karşı kararlılık mesajı verdi.

‘Vicdanım ayakta’

Kouchner, “Bugünlerde ortalarda birçok tehdit savuruyorlar, ama şunu bilmeliler ki onlara pabuç bırakmamaya kararlıyız” dedi.
Bir gazetecinin, Cenevre’deki BM İnsan Hakları Komitesi’nde İsrail’in Mavi Marmara olayı ile ilgili tasarıda Fransa’nın çekimser oy kullandığını hatırlatarak, bu konuda bir vicdan muhasebesi yapıp yapmadığını sorması üzerine, Kouchner, şunları kaydetti: 

“Öncelikle size vicdanımla ilgilendiğiniz için çok teşekkür ederim, vicdanım hâlâ ayakta. Bu çok acı verici bir olaydı ve başta Fransa olmak üzere bu olaya kesinlikle karşı çıktık, hiçbir tereddütümüz olmadı. Biz olayı ilk kınayanlardandık. Biz İnsan Hakları Komitesi’nde bütün Avrupa ülkelerinin çekimser oy vermesini kararlaştırdık ve bunu yaptık. Bu konuda böyle ortak bir karar aldık, ancak bu Gazze meselesini küçümsediğimiz için değildi. Bu konuda eyleme de geçtik, hatta orada halen açık olan tek hastane ve kültür merkezi Fransızların yapmış olduğudur.”